CHP saçı tam örttürmemeyi düşünüyor!
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, türban sorununu biz çözeceğiz dedi ama çözümü ortaya koymadı. CHP'de hummalı bir çalışma yürüten Sencer Ayata hazırladığı rapordan izlenim verdi: "Saçın tamamen kapatılması şart deği"

Üniversitedeki türban yasağı sorunun çözülmesi için kolları sıvayan CHP'de çalışmayı yürüten CHP Bilim Yönetim ve Kültür Platformu Başkanı Sencer Ayata Ekim ayında Kılıçdaroğlu'na sunacağı rapor hakkında bilgi verdi. Cumhuriyet gazetesinden Utku Çakırözer'e konuşan Ayata, "Saçın tamamen kapatılması şart değil" dedi.
Çözüm üretmek istenirse ara yolların bulanabileceğini ve uzlaşmanın çeşitli yöntemlerinin olabileceğini belirten Ayata, "Hatta başı örtme şeklinde ya da şekil çeşitlemesinde bile mutabakat sağlanabilir. Bizim geleneksel baş bağlama tarzlarımızda saçın tamamen kapatılması şart değil. Bir uzlaşma olsa taraflar diyebilir ki “Biz başın örtülmesine ‘evet’ diyelim, ama siz de o bizim bir şekilde daha bir siyasi kimlik gibi algıladığımız görüntüden vazgeçin.” Ama şu anda kazanan hepsini almak istiyor. Bu sorun ancak uzlaşmayla çözülür. O uzlaşmayı da CHP iktidarı sağlayabilir." diye konuştu.
Cumhuriyet gazetesinde yer alan haber şöyle:
Uzlaşmayla çözülür
CHP Bilim Yönetim ve Kültür Platformu Başkanı Sencer Ayata, türban konusunda kimsenin ‘kazandım’ ya da ‘kaybettim’ demeyeceği bir formül konusunda çalıştıklarını, bağlama şekli üzerinde uzlaşılabileceğini söylüyor. Çalışma ekim ayında tamamlanacak
CHP Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu Başkanı Sencer Ayata, üniversitelerdeki türban yasağı konusunda başlattıkları çalışmayı referandumdan sonra 1 ay içinde tamamlayarak CHP yönetimine ileteceklerini açıkladı. Bu konuda din adamlarıyla ve milletvekilleriyle de görüştüğünü anlatan Ayata, konunun iyi niyetle uzlaşma aranması durumunda toplumun farklı kesimlerinin “baş örtme şekli üzerinde mutabakat sağlayabileceği”ni belirterek “İki tarafın da güçlü iddiaları var. Bulunacak uzlaşma her iki tarafa da ‘kaybettim’ dedirtmemeli” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun türban meselesini partisinin uzlaşma ile çözeceğini açıklamasının ardından gözler parti içinde bu konuda çalışma yürüten Bilim Yönetim ve Kültür Platformu Başkanı Ayata’ya çevrildi. Ayata Cumhuriyet’e türban konusuna bakışını ve yürüttükleri çalışmanın ayrıntılarını şu sözlerle aktardı:
Siyasal kimliğe çevirme eğilimi fazla
Türkiye’de köylerde ve kasabalarda çoğunluk hâlâ geleneksel baş bağlama tarzlarını sürdürüyor. Türban farklı bir stil. Türban tarzı baş bağlama kentlerde giderek çoğaldı. Daha genç, daha eğitimli bir kesim bu tarzı benimsedi. Bu modaya uyanların çoğunluğu doğrudan bir siyasi kimlik vurgusu yapmıyor. Nitekim son dönemde ben CHP mitinglerinde bile bu tarz baş bağlayanların giderek çoğaldığını gözlüyorum. Bir de türban tarzı baş bağlamada kullanılan renkler, bağlama tarzı ve beraberinde kullanılan giysiler itibarıyla çok büyük bir çeşitlilik var. Bu farklılığı ve toplumsal çeşitliliği iyi anlamamız gerekiyor. Bir grup için ise türban sadece bir dini veya kültürel kimlik değil. Yani İslamcı kimlik sembolü olarak bağlılık ön planda. Bunu siyasal kimliğe çevirme eğilimi daha fazla üniversitede.
Din ve vicdan özgürlüğü
Türkiye’de din ve vicdan özgürlüğü, dini ibadet üzerinde bir engel var mı diye sorulduğunda bir tek konu üzerinde duruluyor. Türban veya başörtüsü sorunu. Toplumda ve kamu alanlarında bir kısıtlama söz konusu değil. Üniversitelerdeki kısıtlama tartışılıyor. Birçok kimse ve aile fazla sorun yapmadan kabulleniyor üniversitelerdeki durumu ama bazıları kabullenmiyor. Aslında yine kendimizi aldatmayalım. Fiili olarak birçok üniversitede yasak uygulanmıyor. Diğerleri için ise hukuki bir durum var. Burada hassasiyetle üzerinde durulması gereken önemli konular var. Biri din ve vicdan özgürlüğü. Yani başını örtenlerin bunu dini inançları gereği yaptıkları. Siyasi niyet yok demiyorum ama bir an için aramayalım, böyle bir boyutu var. İkincisi eğitim hakkı konusu. Şu veya bu şekilde üniversiteye giremeyen kız çocukları eğitimden geri kalıyor. Bunlar baskı altında tutuluyor olabilir, ısrarlı davranmaları için teşvik görüyor olabilirler. Ama sonuçta eğitim olanağından yararlanmamış oluyorlar.
Saçın tamamen kapatılması şart değil
Çözüm üretmek istenirse ara yollar bulunabilir, uzlaşmanın çeşitli yöntemleri olabilir. Hatta başı örtme şeklinde ya da şekil çeşitlemesinde bile mutabakat sağlanabilir. Bizim geleneksel baş bağlama tarzlarımızda saçın tamamen kapatılması şart değil. Bir uzlaşma olsa taraflar diyebilir ki “Biz başın örtülmesine ‘evet’ diyelim, ama siz de o bizim bir şekilde daha bir siyasi kimlik gibi algıladığımız görüntüden vazgeçin.” Ama şu anda kazanan hepsini almak istiyor. Bu sorun ancak uzlaşmayla çözülür. O uzlaşmayı da CHP iktidarı sağlayabilir.
Din adamlarıyla görüşüyorum
Ben yurtdışındaki bilimsel toplantılarda yüzlerce kez anlattım. Anadolu’da işçi, çiftçi kadınların saçları bazen gözükebiliyor. Saçı hiç göstermeden kapanma, örtme acaba İslamiyetin bir koşulu mu? Bu konuda din adamlarının görüşleri de alınabilir. Parti Meclisimizde ülkemizin önde gelen din adamları da var. Onlarla da bu konuda görüş sahibi, milletvekillerimizle de görüşüyorum ve görüşeceğim.
Ekimde hazırlarız
Bilim Platformu olarak hazırlayacağımız çalışma akademik bir çalışma olacak. Referandumdan sonra bir ay içinde sonuçlandırırız. Nihai kararı genel başkan ve parti
-
Mustafa Çetinkaya 14 yıl önce Şikayet EtCHPye öneriler.. CHPnin başörtüsü yasağı sorununa çözüm önerisinne şapka çıkarıyorum. Kesinlikle dahiyane bir buluş. Nacizane diğer bazı konularda önerilerde bulunayım, telif hakkı istemem İşsizlik: Bütün kamu kurumları günde en az 2 vardiya çalışsın. Böylece personel sayısı 2 kat artar, sigorta başlama yaşı 3e indirilsin, 35 yaşında emeklilik tekrar getirilsin. Ülkede işsiz kalmaz. Üniversite: Sabahçı, öğlenci eğitim olsun. Böylece üniversitede okuyamayan lise mezunu kalmaz.Beğen
-
Demirci Kawazaki 14 yıl önce Şikayet EtDemek o kadın satan subaylar sana bir telefon kadar yakın ha :). Ben anlamıştım zaten senin derdin laiklik maiklik değil mevzu cüzdan mevzusu para için vatanını satan her şeyinide satabilir .Sen cidden darbe yapmak için şu yumuşak denizci pezolaramı güveniyordun hakkatten ? ay kıyamammm hadi sen sütünü içi yat geç oldu derbeyide RÜYANDA GÖRÜRSÜN ARTIKBeğen
-
Mehmet Bodur 14 yıl önce Şikayet EtPAZARLAYACAK FİKİRLERİ KALMADI: SÜNGÜYÜ VE SLOGANLARI ORTA YERE SERİYORLAR.. Zaten hiç olmamıştı fikirleri. Çakma, ordan, burdan arak fikirlerdi. Şimdi bu fikirleri aldıkları yerlere (batıya) düşman kesildiler. Ne yapsalar pazarlayamıyorlar (malda nitelik olmayınca kim neylesin?) onun için tehdit etmeye çalışıyorlar. Yok onun süngüsü, yok bunun sümüklüsü...Beğen
-
musti28 14 yıl önce Şikayet Etkapanmak. kapanmanın şekli mi olur kapat başını gitsin bağlanış şeklide ne beBeğen
-
Demirci Kawazaki 14 yıl önce Şikayet Etimdaaaat denizaltıylan saldırıyolar imdaaaat. Kaçın ey yobazlar bu sefer kemalistler niyeti bozdu Ankaraya Denizaltıylan hucuma geçeceklermiş Meclisin kapısına denizaltı dayayıp içeri girceklermiş . olmaz öyle saçmalık demeyin bunlar kendilerinin seçim kazanabileceklerini bile düşündükten sonra denizaltı olayı daha bi mantıklı geliyor . Hemen şıh hazretlerine gidip kendime denizaltılara karşı savunma muskası yazdıram yobazım ya hesapta kesin ya şıhım vardır benim yada feto cuyumdur elemanda beyin yokki halen anlayamamış MÜSLÜMANIM OKADARBeğen