Karacakılavuz dokumasına "özel" dokunuş

MESUT KARADUMAN - Anadolu'nun önemli dokuma merkezlerinden biri olan Tekirdağ'ın Karacakılavuz Mahallesinde yok olmaya yüz tutmuş Karacakılavuz dokumasını yaşatmak için açılan kursa katılan 38 yaşındaki down sendromlu Meral Özer, dört pedallı tezgahta kilim ve benzeri ürünleri dokumayı sürdürüyor.

Özer, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Trakya Kalkınma Ajansı tarafından açılan kursa katıldı. Özer, dedesiyle gelmeye başladığı kursta ninelerinin mirası Karacakılavuz dokuması örmeyi öğrenmeye başladı.

Eskiden belde olan Karacakılavuz Mahallesi'ndeki eski belediye binasında 25 kadının katıldığı haftanın 3 günü birer saat olmak üzere 3 ay süren kursta kendini geliştiren Özer, bu dokumayı gelecek nesillere aktarmak için sanat öğreniyor.

Dokumayı çok iyi öğrenen Özer, tezgah başında hem boş zamanlarını değerlendirip sosyalleşiyor hem de ürettiklerini satarak ev ekonomisine katkı sağlıyor.

Kurs eğitmeni Çiğdem Tarar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk olarak öğrenmek için kursa gelen Meral'ın artık ürünlerini satarak ev ekonomisine de katkı sağladığını söyledi.

Kurslar sayesinde Meral gibi güzel bir insanı tanıma fırsatı bulduklarını belirten Tarar, "Meral'i biz tanıyorduk ama bizlerle birlikte olması, bizimle birlikte yapmaya başlamasına çok sevindik." dedi.

Tarar, kursun ilerleyen dönemlerinde Meral'in hırsını gördükçe özel insanların da bu kültürü yaşatabildiğini ve öğrenebildiğini gördüklerini anlatarak, "Bunun üzerine gitmeyi planladık. Özel durumu olan kişileri bir araya getirip onlara bu dokumayı öğretmek istiyoruz. Buradaki kadınların çoğu bu kültürü biliyor. Büyüklerinden öğrenmişler ve kültürün ölmesini, kaybolmasını istemiyorlar." diye konuştu.

Tarar, Tekirdağ cicim dokumaları veya Karacakılavuz dokumaları olarak bilinen dokumaları yaygınlaştırmayı hedeflediklerini aktararak, şunları kaydetti:

"Bizler de bu kültürün yaşatılmaya devam etmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Meral ilk geldiğinde biraz çekiniyordu. Zamanla birbirimizi çok sevdik. Meral'in özel bir insan olması ve onun bu işi öğrenmesi bizim için çok daha önemliydi ayrıca bundan ekonomik olarak gelir sağlamasına vesile olmamız bizim için büyük bir mutluluk. İnşallah Meral'in örnek olmasını diliyoruz."

-"Dokumayı çok seviyorum"

Tezgah başında çok mutlu olduğu gözlenen Meral Özer de hem ürettiği hem de aile bütçesine katkıda bulunduğu için mutlu olduğunu belirtti.

Her sabah dokuma tezgahının başına büyük istekle oturduğunu ifade eden Özer, "Dokuma yapmayı çok seviyorum. İşimi seviyorum. Rahmetli annem benim bu işi yaptığımı görse çok sevinirdi. İyi ki dokuma kursuna gelmişim, iyi ki hocamla tanışmışım. Bu işten para kazanmak çok güzel. Kursa devam etmek istiyorum, hiç bırakmak istemiyorum. İlk başta biraz zor oldu ama öğrenince çok sevdim." ifadelerini kullandı.