Her 4 ergenden biri dijital zorbalık mağduru

Sarıyer Ali Akkanat Anadolu Lisesi Felsefe Kulübü öğrencileri tarafından organize edilen ‘’Toplumsal Cinsiyet Temelli Şiddet, Şiddete Sıfır Tolerans’’ başlıklı çalıştay yapıldı.

Çalıştayda çeşitli atölye ve konferanslara katılan öğrenciler, alanında uzman isimlerle şiddete karşı alınabilecek önlemleri değerlendirdiler. Çalıştayın açılış konuşmalarını Okul Müdürü Faruk Genç, Koç Holding Sürdürülebilirlik ve Paydaş İlişkileri Uzmanı Mısra Özkuş, emekli polis memuru Nuray Toprak, Sosyal Medya Uzmanı Ümit Sanlav yaptılar.

Açılış konuşmasına başta Ali Akkanat Anadolu Lisesi Öğrencileri olmak üzere etkinliğin gerçekleşmesinde emek sarf eden Okul Müdürü Faruk Genç, Gülden Gacaner ile tüm öğretmenlere teşekkür ederek başlayan Ümit Sanlav, zorbalık çeşitlerini fiziksel zorbalık; sözel zorbalık; psikolojik zorbalık; cinsel zorbalık ve siber zorbalık olarak özetledi.

“Siber zorbalık zorbalık türlerinin babasıdır!”

Siber zorbalığı zorbalık türlerinin babası olarak nitelendiren Sanlav; “anlık iletişimin en hızlı olduğu sosyal medya mecraları vasıtalarını olumlu kullandığımızda sınırsız ve sonsuz faydalarından istifade edebilir; zararlı kullanarak sınırsız ve sonsuz kötülüklere imza atabilir, sonsuz zararlarına maruz kalabiliriz. Bu yüzden siber zorbalık yapmak da siber zorbalığa maruz kalmak da çok kolay. Hem bu kolaylık nedeni ile hem de sınırsız iletişim alanı ile diğer tüm zorbalık türlerini içinde barındıran siber zorbalık, tüm zorbalık türlerinin babasıdır” dedi. Sanlav sözlerine şu şekilde devam etti.

“Siber zorbalık; başka bir kişiyi taciz ya da tehdit etmek, utandırmak veya hedef almak için teknolojik platformların kullanımıdır. Siber zorbalık yoluyla işlenen siber taciz ve siber saldırılar hukuki sonuçlara yol açar ve hapis cezası gerektirebilecek müeyyideleri olabilir. Ayrıca her bir sosyal medya kullanıcısı bir yayıncıdır ve bu alanda işlenen suçlar, yayın yoluyla işlenen suçlar sınıfına girer, müeyyideleri daha ağır olabilir.”

“Her 4 ergenden biri dijital zorbalık mağduru”

Birçok çocuk dijital zorbalığa uğradığını ebeveynlerine dahi bildirmekten çekindiği için kaç çocuğun bu duruma maruz kaldığını net olarak tespit etmek mümkün değil. Ancak, siber

zorbalığın yaygınlığı ile ilgili son dönemde yapılan anket ve araştırmalar, yaklaşık olarak 4 ergenden 1’inin siber zorbalığa maruz kaldığını ve 6 ergenden 1’inin de başkasına siber zorbalık yaptığını kabul ettiğini gösteriyor. Ayrıca anketler, ergenlerin yarısından fazlasının en az bir kere dijital medya üzerinden tacize uğradıklarını gözler önüne sermekte.”

Zorbalığın artık okul bahçeleri ya da sokak köşeleri ile sınırlı olmadığını ifade eden Sanlav, çocukların; bir telefon, bilgisayar ya da tablet gibi bir cihaza erişimleri olduğu sürece risk altında olduklarını ifade etti. Sanlav zorbalığa maruz kalan gençlere şu hatırlatmalarda bulundu:

“Mutlaka büyüklerinizle konuşun”

“Her birimiz farkında olmadan siber zorbalıkta bulunmuş , ya da siber zorbalığa maruz kalmış olabiliriz. Bunda utanacak, sıkılacak birşey yok. Bu durum sizin hatanız değil. Sizin hatanız dahi olsa en büyük hata, hataya devam etmektir. Bu durumu konuşun. Ailenizle, büyüklerinizle, öğretmenlerinizle konuşun. Okul yöneticilerinizin bu konuda sizlere yardımcı olmak için işbirliği protokolleri var. Hiç kimseye ulaşamazsanız da sosyal medya üzerinden bana ulaşın ben yardımcı olacağım. Unutmayın ki bu size özel bir durum değil, verdiğimiz eğitimlerde Arnavutköy'den Sarıyer'e, İzmir'den Mardin'e farklı yerlerde yaşayan ve farklı eğitim kültür seviyesindeki birçok gencin hayatının bir noktasında bu zorbalığa maruz kaldığını gözlemliyoruz.

“Ekran görsellerini saklayın”

Siber zorbalığa karşılık vermeyin. Çünkü bunu yapmak durumu kızıştırır ve daha kötü hale getirir. Ancak, tehdit içeren mesajları, fotoğrafları ve metinleri saklamayı ihmal etmeyin. Çünkü bunlar zorbalığı yapan kişinin ailesine, okuluna, işverenine hatta gerekli durumlarda polise bile delil olarak gösterilebilir.

Siber zorbalığı önlemek için deneyebileceğiniz bazı yöntemler:

Zorbayı engelleyin. Hangi platformda gerçekleşmş ise o sosyal medya platformuna geri bildirimde bulunun. Ayrıca siber@egm.gov.tr adresine şikayet edin.

Hesaplarınız için güçlü parolalar oluşturun. şifre ve parolanızı aileniz dışında kimse ile paylaşmayın.

Sosyal medya alanlarınız sizin mahrem alanlarınızdır. Mahrem alanınıza her gelen kişiyi kabul etmeyin, kimliğinden emin olmadığınız insanlarla arkadaşlık kurmayın.

Adresinizi ya da bulunduğunuz yerle ilgili bilgileri asla paylaşmayın.”

Açılışın ardından geçilen çalıştayda Siber Zorbalık konusunda öğrencilerle fikir alışverişinde bulunan Sanlav, farkında olarak ya da farkında olmadan yapılabilecek zorbalıklar ile maruz kalınan zorbalıklara dair korunma yollarını; güvenli ve etik internet kullanımını değerlendirdi.

Çalıştayda ayrıca aşağıdaki konularda atölye çalışmaları yapıldı;

‘’Eşitlik – Kadına Yönelik Şiddet’’

Uzm. Araştırmacı Gökçiçek Ayata / İstanbul Bilgi Üniversitesi İnsan Hakları Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi

’’Ritim ve Oyunlarla Toplumsal Cinsiyet Atölyesi’’

Doç.Dr. Berna Kurt Kemaloğlu/ İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sanat Yönetimi Bölümü

‘’OYUNUN ADI ‘Bİ KERE’’

‘’Akran Baskısı Ve Siber Zorbalıkla Nasıl Başa Çıkılır?’’

TOY (Tiyatro Olay Yeri)

‘’Günlük Yaşamda Şiddet’in Biçimleri’

Doç.Dr. Selen Korad Birkiye / İstanbul Devlet Tiyatrosu Dramaturg

‘’Şiddete Karşı Felsefi Yaklaşımlar’’

Doç.Dr.Çiğdem Yazıcı/ Üsküdar Üniversitesi Felsefe Bölümü

‘’Cinsiyet Eşitliği İçin Ayrımcılığı Konuşuyoruz’’

Melisa Soran / İstanbul Bilgi Üniversitesi SEÇBİR

‘’Medyada Şiddet Halleri’’

Şehlem Kaçar/ İletişim Uzmanı

‘’Oyuncakların Cinsiyeti Üzerine – Şiddetsiz Oyuncaklar Yaratıcı Drama Atölyesi’’

Derya Çelik/ Drama Lideri- Eğitmeni

‘’Medyada Kadın Şiddeti Drama Atölyesi’’

Derya Bulut Aytaç/ Drama Lideri- Eğitmeni