Bilim kurgu dizisi gerçek oluyor: Acılı baba, ölen oğlunun avatarıyla konuştu!

Çin'de insanlar vefat eden aile üyelerini "yeniden görebilmek" için giderek daha fazla yapay zeka kullanıyor. Yeni teknolojinin uygulanmasına ilişkin çekinceler olsa da, bazı uzmanlar "sevdiklerinin kaybıyla yıkılan insanlar için çok ihtiyaç duyulan teselliyi sunabileceğini" söylüyor.

Çin'in doğusundaki sessiz bir mezarlıkta, yaslı baba Seakoo Wu telefonunu çıkarıp siyah granit bir mezar taşının üzerine koyduğunda, oğlunun bir kaydını dinletiliyor. Bu kayıtta ise merhum öğrencinin oluşturulan yapay zeka modelinin söylediği sözler yer alıyor.

ÖLEN ÇOCUĞUN GERÇEĞE YAKIN AVATARI OLUŞTURULACAK

Bu teknolojiyi kullananlardan biri de Seakoo Wu'ydu. Bu teknolojiyi merhum oğlu Xuanmo'nun hayattayken hiç konuşmadığı şeyleri söylediği bir kaydı dinletmek için kullandı. Kayıt yapay zeka tarafından desteklenmektedir. Ses kaydında Xuanmo'nun 

"Benim yüzümden her gün büyük acılar çektiğini, kendini suçlu ve çaresiz hissettiğini biliyorum. Bir daha asla yanında olamayacak olsam da, ruhum hala bu dünyada, hayat boyunca sana eşlik ediyor," sözleri yer alıyor.

Acılı baba, ölen oğlunun gerçeğe yakın bir avatarını oluşturmak için bu teknolojiyi kullanma konusundaki duygularını da paylaştı. "Gerçeklik ile metaveri senkronize ettiğimizde oğlum tekrar yanımda olacak. Onu eğitebileceğim... böylece beni gördüğünde babası olduğumu bilecek," Sanal gerçeklikte tıpkı ölen oğlu gibi davranan bir kopya oluşturmak istediğini de sözlerine ekledi.

OĞLUNU SANAL ORTAMA TAŞIMAK İÇİN VERİLERİNİ TOPLUYOR

Wu, 22 yaşındaki muhasebe ve finans öğrencisi oğlunu kaybettikten sonra onu sanal olarak görebilmenin yollarını araştırmaya başladı. Oğlunun fotoğraflarını, videolarını ve sesini topladı.

Hatta "Xuanmo'nun yüzünü ve sesini klonlayan yapay zeka firmalarını işe almak için binlerce dolar" harcadı. Sonuçlar hala ilkel olsa da, oğlu hakkında geniş bir bilgi veritabanı oluşturmayı başardı.

Yapay zeka aracılığıyla artan 'yeniden dönüş' talepleri konusunda sektör uzmanı:

"Yapay zeka teknolojisi konusunda Çin dünya çapında en üst sınıfta yer alıyor. Çin'de duygusal ihtiyaçları olan çok sayıda insan var ve bu da pazar talebi söz konusu olduğunda bize avantaj sağlıyor."

ÖLEN BİRİNİN AVATARINI OLUŞTURMAK 20 GÜN SÜRÜYOR

Zewei, şirketin yaklaşık 20 gün süren temel bir avatar oluşturmak için 10.000 ve 20.000 yuan (1.400-2.800 $) ücret aldığını da sözlerine ekledi. Kurucu, "Bir kişinin dijital versiyonu, bedeni kaybolduktan sonra bile sonsuza kadar var olabilir" diye ekledi.

'Devrim niteliğinde bir adım!' İletişim kurmak için 'sadece düşünmek' yetecek...

İKİ UCU KESKİN BİR KILIÇ MI?

Bazı uzmanlar bu teknolojinin "yeni bir tür hümanizm getireceğini" ifade ederken, birkaçı bu teknolojinin "psikolojik ve etik sonuçlarını anlamak" için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu savundu.

"Buradaki kilit soru... hayalet botların taklit etmek üzere tasarlandıkları kişiliğe ne kadar 'sadık' olduklarıdır. Temsil etmeleri gereken kişinin anısını 'kirletecek' şeyler yaparlarsa ne olur?" İngiltere'deki Bath Üniversitesi Ölüm ve Toplum Merkezi'nde misafir araştırmacı olarak görev yapan Tal Morse AFP'ye konuştu. Super Brain'den Zhan da bunu "iki ucu keskin bir kılıç" olarak tanımladı.

YILLAR ÖNCE BLACK MİRORR DİZİSİNE KONU OLMUŞTU

Çoğu kişinin severek takip ettiği Black Mirror dizisinde yapay zeka teknolojinin sınırları bir kere daha şaşırtmayı başarmıştı. Dizide eşini bir trafik kazasında kaybeden kadının eşine olan özlemini gidermek için ölenlerin gerçek hayatta avatarını oluşturan bir şirketle anlaştığı sahne yer alıyordu.

Bu bölümde talihsiz kadın eşinin bütün ses ve görüntü verilerini şirkete sunarak onlardan eşine benzeyen bir avatar oluşturmasını istiyor. Tüm bunlar gerçekleştikten sonra başta her şey iyi gibi görünse de zaman sonra kadın, insansı robotun her ne kadar eşine benzese de duygu ve his yönüyle gerçek bir insandan çok uzak olduğunu anlıyor.

Gelişecek teknoloji her ne kadar ileri seviyeye ulaşabilirse ulaşsın, insanlarda bulunan hislerin bir algoritmaya aktarılsa bile bunun herhangi bir duyu ve his yönüyle bir anlam taşıyacağı düşünülememektedir.