Sadece saatler kaldı... İlk Türk astronot konuştu: Zorlandığım eğitim süreci olmadı

Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğuna başlamasına sadece saatler kaldı. Bu gece saat 01.11'de gerçekleşecek fırlatma, İstanbul ve Ankara’daki meydanlardan ve bilim merkezlerinden takip edilebilecek. 

Fırlatma töreni, bugün saat 23.00’ten itibaren Kızılay ile Taksim’deki planetaryumlardan da takip edilebilecek. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından İstanbul ve Ankara’daki meydanlara, ‘dome çadır’ adı verilen dev kubbeli alanlardan planetaryumlar oluşturuldu.

Alanın etrafına Alper Gezeravcı’nın fotoğrafları, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye Uzay Ajansı, Milli Teknoloji Hamlesi ve Türkiye’nin ilk insanlı uzay misyonunun logoları yerleştirildi.

"BOŞA GEÇİRECEK ZAMANIMIZ YOK"

CNN Türk'te Hasret Kaya'nın sorularını yanıtlayan Gezeravcı "UUİ'de 14 gün kalıyor olacağız, her bir dakikamız çok değerli, boşa geçirecek zamanımız yok. Toplam 13 deney gerçekleştirmeyi planlanıyor. TÜBİTAK bünyesinde hazırlanan deneyler mevcut. Tıp alanında deneylerimiz var. UUİ'deki yer çekimsiz ortamın etkilerini araştırıyor olacağız" dedi.

Uzay yolculuğuna saatler kaldı: İşte yapılacak 13 deney

"DENEYLER YAPILACAK"

Ege Üniversitesinden hocalarımızın ortaya koyduğu çalışma. Sadece Tuz Gölü değil, dünyanın bütün farklı coğrafyalarında benzer bitkilerle yapılan çalışmalar var. Ülkemizde yetişen endemik bitkinin bu alanda bu çalışmanın içinde ana obje olarak belirlenip moleküler yanıtların karşılaştırılmasını yapmayı planlıyoruz. Önümüzdeki yıllarda Ay ve Mars ortamında kurulması planlanan yaşan döngülerine uyum sağlayabilecek güçlü bitkilerin araştırmasına yönelik çok önemli bilimsel bir araştırma.

"ZORLANDIĞIM EĞİTİM SÜRECİ OLMADI"

Kısa bir zaman diliminin içinde vakit alan eğitim sürecini tamamlamayı başardık. Zaman kısıtı açısından zor olduğu söylenebilir. Bilimsel olarak zorlandığım eğitim süreci olmadı. 4 kişilik ekipten oluşuyoruz. Görevli komutanımız NASA bünyesinde 5 kez uzaya çıkmış tecrübeli bir astronot.

Sadece 100. yılımıza kısmet olan bir adımdı. Bir yere varış değil bir başlangıç hikayesi olması sebebiyle önemli.