Fatin Rüştü Zorlu'nun kızı komada
27 Mayıs darbesinin ardından Adnan Menderes ve Hasan Polatkan'la birlikte Yassıada'da idam edilen Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu'nun kızı Sevin Zorlu, ölümle pençeleşiyor.

Ahmet Dönmez'in haberi
27 Mayıs darbesinin ardından Adnan Menderes ve Hasan Polatkan'la birlikte Yassıada'da idam edilen Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu'nun kızı Sevin Zorlu, ölümle pençeleşiyor. 70 yaşındaki Zorlu, uzun süredir Metropolitan Florence Nightingale Hastanesi'nde kanser tedavisi görüyordu.
Yakın arkadaşı, Celal Bayar'ın torunu Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali, 'Maalesef doktorlar Sevin'in birkaç günlük ömrü kaldığını düşünüyor. Şu anda komada.' dedi.
Babasının idamının ardından zor bir dönem geçiren Sevin Hanım, ömrü boyunca darbelere karşı çıkmıştı. Sevin Zorlu, idamların ardından devam eden davalara babasının yerine sanık olarak katıldı. Babasının idamından 4 yıl sonra ise annesi kansere yenik düştü.
Annesi Emel Hanım, Atatürk'ün Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras'ın kızıydı. O doğduğunda, dedesi Tevfik Rüştü Aras, dışişleri bakanı sıfatıyla Boğazların statüsünü görüşmek üzere İsviçre'nin Montrö kentindeydi. Görüşmeler sürerken torununun doğum haberini alan Aras, Cumhurbaşkanı Atatürk'e bir telgraf çekerek mutluluğunu paylaştı. Habere çok sevinen Atatürk, cevabında, 'Adı Sevin olsun.' dedi. Ancak Sevin Zorlu'nun hayatı, adı gibi değil soyadı gibi oldu.
Genç yaşta anne ve babasını kaybetti. Eşi Gürbüz Yener'le evliliği de kısa sürdü. Ailesinin tek çocuğu olan Sevin Hanım'ın da tek çocuğu oldu. Oğlu Aslan, Zorlu'nun hayata tutunduğu tek dalıydı. Kendisiyle kader birliği yapan Prof. Naskali, Zorlu'yu yalnız bırakmayan isimlerden biri. 3. Cumhurbaşkanı Bayar'ın torunu Prof. Naskali, Sevin Hanım için, 'Başını hep dik tutmayı başardı. İdamların hukuksuz olduğunu yüksek sesle haykırdı.' ifadelerini kullanıyor.
'Annem, babasının kızı ölümden korkmuyor'
Sevin Zorlu'nun oğlu Aslan Yener, 'Tek dileğim annemin ağrı çekmemesi.' diyor. Şu anda ağrısının olmadığını, buna da sevindiğini dile getiriyor. Yener, annesinin ölüm karşısındaki duruşuna ise hayran. 'O tam babasının kızı.' diyerek, dedesi Fatin Rüştü Zorlu'nun Yassıada'da idam sehpasına çıkarkenki vakarını hatırlatıyor. Doktorların annesi için, 'Hayatımda bu kadar mert ve ölümden korkmayan bir hasta görmedim. Ne ah vah ediyor ne de dırdır.' dediğini aktaran Yener, 'Tıpkı büyükbabam gibi. Nasıl kendi idam sehpasını tekmeleyerek ölüme gittiyse, annem de öyle korkusuzca gidiyor.' ifadesini kullanıyor. Yener, hastalığın 2004 yılında başladığını bildiriyor. Önce bağırsak kanseri olarak başlayan rahatsızlık daha sonra karaciğere sıçramış. Geçtiğimiz mayıs ayında kemoterapi süreci sona ermiş. Ekim ayı başında New York'a giden Sevin Zorlu, oradaki doktorlardan, 'Türkiye'deki tedavi çok başarılı geçmiş. Yapılacak her şeyi yapmışlar.' cevabını alınca yurda dönmüş. Son günlerde durumu ağırlaşınca tekrar hastaneye yatırılmış. Yener, 'Durumu gayet ciddi. Her an her şey olabilir.' diyor.
(Zaman)