ABD'de akademisyenliği bıraktı, Burdur'da tarım yapıyor!

Asker bir babayla ev hanımı bir annenin 2 çocuğundan büyüğü olan Dr. Aynur Ece Onur eğitim almak ve akademik kariyer için ABD'ye gitti. Uzun süre ABD'de kalan Onur askeri ve medikal antropoloji alanlarında uzmanlaştığı Indiana Üniversitesi'nde doktora yapıp, ders vermeye başladı. 2011 yılında dedesini kaybedip de o dönem cenazesine bile gelemeyen akademisyen kendi ülkesine hizmet etmek için Türkiye'ye döndü

GİRİŞ 20.03.2021 09:36 GÜNCELLEME 20.03.2021 09:48
Bu Habere 5 Yorum Yapılmış

ABD’de akademisyenlik yaparken görevini bırakıp memleketi Burdur'un Karamanlı ilçesine yerleşen Dr. Aynur Ece Onur, susuz tarım yapmaya başladı. Uzun yıllar ABD'deki Indiana Üniversitesi'nde Amerikalı öğrencilere eğitim veren Onur, şimdi ise memleketinde traktör sürüp, tarlada ekim dikim yaparak, hem ülkesi ve insanına faydalı olmanın hem de dedesi ve kendisinin hayalini gerçekleştirmenin peşinden koşuyor.

Endüstri mühendisi kadın 7 yıllık mesleği bankacılığı bıraktı, bebek fotoğrafçısı oldu!

 

ABD'de akademisyenlikten susuz tarıma uzanan yolculuk

ABD'deki tüm akademik kariyerini bırakan Dr. Aynur Ece Onur, 2017 yılında İstanbul'a geldi. Bir süre burada kalan Dr. Onur, 2020 yılı temmuz ayında ise dedesinin arazilerinin bulunduğu memleketi Burdur'un Karamanlı ilçesine yerleşti. Makine mühendisi olan kardeşiyle birlikte dedelerinden kalma 135 dönüm arazide susuz tarım yapmaya karar veren Dr. Onur, hedefine ulaşmak için çalışmaya başladı. Arazilerine lavanta ve ölmez çiçek diken Dr. Onur, kardeşiyle birlikte lavanta, ada çayı, kekik, biberiye, ölmez çiçek ve medikal papatya gibi susuz yetişebilen bitkiler üretip, bunlardan çeşitli yağlar, kozmetik malzemeler ve kişisel kullanım ürünleri geliştirmek amacıyla bir de tesis kurmak için düğmeye bastı. ABD'deki günlerinde üniversite amfilerinde kürsüye çıkıp öğrencilerine ders veren Dr. Aynur Ece Onur, şimdi ise Karamanlı'da traktör sürüp, tarlada ekim dikim yaparak, hem ülkesi ve insanına faydalı olmayı hem de dedesi ve kendisinin hayalini gerçekleştirmenin peşinden koşuyor.

Dedeme son vazifemi yerine getiremedim

Dr. Aynur Ece Onur, yaşadığı süreci ve ABD'den Türkiye'ye dönme kararını anlattı. Dr. Onur, "2011 yılında dedemi kaybedince Amerika'dan dönmeye karar verdim. Dedem benim hayatımda çok önemli rol oynamış bir figürdü. Çevresi tarafından çok sevilen ve sayılan bir insandı. Aslında Amerika'ya gitmemi hiç istememişti ama eğitimimize çok önem verirdi. Biz 4 kuzeniz. Hem bizim hem de çevresindeki çocukların eğitiminde maddi manevi çok büyük destekleri olmuştur. Yurt dışında eğitim almamı istemekle birlikte, eğitimimi tamamladıktan sonra Türkiye'ye dönmemi, kendi ülkeme, kendi topraklarıma, kendi insanıma hizmet etmemi gönülden dilemişti. Doktora yeterlilik sınavlarıma hazırlandığım için dedemin cenazesine gelemedim. Indiana eyaletinde yaşıyordum ve 3 uçak, 2 vasıta ile gelmek zorundaydım. Maalesef gelemedim. Bu benim için çok büyük bir üzüntü oldu. Dedeme son vazifemi yerine getirememek hayatımdaki en büyük pişmanlığımdır. Bir daha hiçbir sevdiğimin bensiz toprağa verilmesini istemediğim için Türkiye'ye dönme kararı verdim" dedi.

Bu işe kardeşimle birlikte girdik

Karamanlı'da makine mühendisi olan kardeşi Gökhan Onur ile susuz tarım işine girdiklerini kaydeden Onur, "Akademik kariyerimi tam anlamıyla bırakmadım. Şu an bir üniversitede görev yapmıyorum fakat bağımsız olarak akademik çalışmalarıma devam ediyorum. Ülkeme dönmeye ve susuz tarım yapmaya karar verdiğim dönemde kardeşim de bir Japon- Amerikan şirketinde Ar-Ge müdürüydü. Biz bu işi onunla birlikte kurmaya karar verdik. Öncelikle topraklarımızın analizini yaptırdık. Hangi tarlada ne gibi ürünler yetişeceğinin ön araştırmasını yaptık. Bazı tarlalarda iki- üç ürün denedik. Hangisinden yüksek verim alabileceğimizi tespit edip ona göre ürünlerin dağılımını yaptık. Toplamda dedemden miras kalan 135 dönüm kadar bir arazimiz var. Bu 135 dönüm toprağın şu an 75 dönümü ekili, dikili. Şu an daha yüksek kapasiteli bir makine almak istediğimiz için topraklarımızın bir kısmını boş bıraktık ancak önümüzdeki bir- iki yıl içerisinde yine bu tarlalara lavanta, ölmez çiçek (altın çiçek) dikimi yapacağız, çünkü en çok bu ürünlerden verim aldık" diye konuştu.

Anne ve babamız başlarda çok tedirgin oldu

Kardeşiyle Karamanlı'ya geldiklerinde insanların çok çeşitli tepkileri olduğunu, anne ve babasının ise başta kendilerine çok karşı çıktığını ancak daha sonra en büyük destekçileri olduğunu kaydeden Dr. Onur, şöyle konuştu: "Çok büyük minnetle söylüyorum, babam 60 yaşından sonra traktör kullanmayı öğrendi. Annem tarlada çalışıyor, babam fabrikanın inşaatında çalıştı. Başta biraz tedirgin oldular, mevcut yüksek hayat standartlarınızı bırakıp böyle bir işe giriyorsunuz diye ama şu an bize güveniyorlar. Ne yaptığımızı bildiğimize inandılar. Artık bunun hayalperest bir proje değil, ayakları yere basan, geleceği olan bir proje olduğunu anladılar. Zaten onlar bizi en başından bu şekilde yetiştirmeselerdi ve desteklemeselerdi ne bu eğitimi alabilirdik ne de ülkemize, kendi toprağımıza dönebilme cesaretini bulabilirdik."

Kardeşimin hayali tarım teknolojisine yöneleceğiz

Tarım faaliyetleri kapsamında lavanta, ada çayı, kekik, biberiye, ölmez çiçek ve medikal papatya ürettiklerini anlatan Dr. Onur, "Önümüzdeki aylarda da şu anda fizibilite çalışmaları yapılan aynısefa, ıtır ve civan perçemi üretimi yapacağız. Bölgemizde çörek otu ve anason yoğun bir şekilde üretiliyor. Bunların da yağları çıkarılabilir. Fabrikamızda, ürettiğimiz ürünlerimizi distilasyon (damıtma) makinelerinde işleyerek katma değer yaratıyoruz. Öncelikle şampuan, sabun, krem gibi yan ürünler elde etmeyi ve kozmetik sektörüne girmeyi planlıyoruz. Ardından da ilaç sektörüne girmeyi düşünüyoruz. Nihai hedef olarak da kardeşimin çocukluktan beri hayali olan tarım teknolojisi üretimine yönelmek istiyoruz" diye konuştu.

Tesislerinde 18- 76 yaş aralığında üç jenerasyondan 9 kadın çalıştığını da kaydeden Dr. Onur, bu sayıyı daha da artırarak daha çok istihdam sağlamayı amaçladıklarını söyledi.

KAYNAK: DHA
YORUMLAR 5
  • Deli Dumrul 3 yıl önce Şikayet Et
    Merak etmeyin. Mevcut bürokrasi, hukuk sistemleri gibi işlemler sizi ülkenizden soğutup, geri dönmenize sebep olacaktır. Ama haber kanalları döndüğünüzü yazmayacaklar.
    Cevapla
  • misafir yz 3 yıl önce Şikayet Et
    aynen size katılıyorum
    Cevapla
  • Bülent 3 yıl önce Şikayet Et
    Tebrikler, başarılar dilerim.
    Cevapla
  • SELİM 3 yıl önce Şikayet Et
    Helal olsun gerçekten cesaret isteyen bir karar vermişsiniz Allah kolaylık versin başarılar dilerim..
    Cevapla
  • Yorumcu 3 yıl önce Şikayet Et
    Mutlu olduğun hayatı yaşamak için bir sebep olması gerekmiyor, insanların konuşması da gereksiz. Nasıl mutluysan öyle kal
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Türkiye hakkında alçakça ifadeler: İstanbul Barosu için harekete geçildi!
Son Dakika: Bakan Güler'den Suriye açıklaması