Çocuğu sürekli övmek özgüven getirir mi? Uzmanlar ters etkiye karşı uyarıyor
Çocuklara özgüveni gelsin diye sürekli "süpersin, harikasın", "ne kadar zekisin" gibi övgü cümleleri kurmak, zannedildiğinin aksine kaygıya sebep olabilir. Uzmanlar sürekli övmenin rahatlatmak yerine kaygı getirebileceğine dikkat çekiyor.
Çocuk yetiştirmek oldukça meşakkatli bir iştir. Anne babalar çocuklarına güzel bir gelecek hazırlamak adına özenle çalışır. Çocuk yetiştirirken, onun ileride başarılı bir birey olması için küçüklükten beri özgüvenli olmasını isterler. Çocuğun özgüven kazanması için bazı yöntemler uygularlar.
Bu amaçla bazen çocuğa fazlaca övgü dolu sözler aktarılabilir. Çocuğun bir şey başardığında övülmesi, yaptığının değer görmesi elbette kişiliği açısından olumlu bir etki bırakır ancak denge kaçtığında ibre tersine dönebilir.
ÇOCUĞUN ÖZGÜVENLİ OLMASI İÇİN SÜREKLİ ÖVMEK DOĞRU MU?
Anne babaların çocuğa haddinden fazlaca "süpersin, harikasın", "sen çok zekisin", "bunu yapabilirsin, bravo" gibi övgü dolu sözler söylemesi kaygıya sebep olabilir. Uzmanlar, övgü ve kaygı arasındaki çizginin hassas bir dengede durduğuna işaret etmektedir.
Yerinde ve uygun dozda söylenen övgüler çocuğun duygusal gelişimi açısından olumlu bir etki doğuracak ve motive edici olacaktır. Keza çocuk bir başarı gösterdiğinde takdir edilmesi, duygusal gelişimi açısından önemlidir.
Yanı sıra gerekli gereksiz her durumda sarf edilen övgüler ise çocuğun her yaptığı için alkış beklemesi ve alkışlanmadığında kaygıya kapılması sonucunu doğurabilir. Dolayısıyla uzmanlar, abartılı ve içi boş övgülerden kaçınılması konusunda uyarıyor.
MOTİVASYON İÇSEL OLMALIDIR
Aşırı övgü, çocuğun sürekli dışarıdan gelecek bir motivasyona ihtiyaç duyma duygusunu besleyecektir. Halbuki gerçek başarı, içsel bir motivasyondan gelmelidir. Bu da çocuğun yanlış yapabilme ve hatalarından ders alabilme özgürlüğüne sahip olmasını gerektirir. Dolayısıyla gerçek özgüven, yaşayarak öğrenmeden ve hata yapmaktan korkmamaktan gelir.
Başarı, bir sürecin sonudur. Sürecin kendisi ise çaba ve emektir. Sürekli sonuca odaklanmak yerine çocuğun gösterdiği çabaya odaklanmak, ona azim ve sabrı tavsiye etmek, özgüven kazandırmada kilit bir rol oynamaktadır.