Şehiti sen değil, yobaz dediğin millet verdi, Tolon!
- GİRİŞ08.11.2024 08:13
- GÜNCELLEME08.11.2024 08:13
Bu ülkenin 20 milyar dolarını çalan Cem Uzan’ın işçisi Saygı Öztürk, Hurşit Tolon’u ağırlamış..
Hurşit Tolon kim?
28 Şubat sürecinin hemen sonrasında, Ege Ordu Komutanlığı yapmış, şimdi emekli bir general..
Demiş ki Tolon:
“Omzumda şehit taşıdım, bırakılırsa mahvolurum.”
Tahmin ettiğiniz gibi, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin, “PKK’nın lağvedilmesi için çağrı yaparsa, Öcalan ile ilgili umut hakkı düzenlemesini düşünürüz” açıklaması için bu sözleri sarfetmiş..
Devam etmiş Tolon:
“Binlerce şehit verdik. Millete ne diyeceğiz.”
Bu sözleri sarfeden herkes için, kural olarak benim söyleyeceğim şey şudur: “Diline kurban.”
Ama bu sözleri istismar için sarfeden birisi olursa..
Hele hele o kişi.
Kendisine emanet edilen 20 yaşındaki Mehmetçikler, PKK’lı teröristlerin kurşunlarına hedef olurken, general rütbesine kadar ve hatta bugün bile ağzından “Terör örgütü PKK” kelimesi çıkmayan birisi ise..
Orda “Dur bakalım” demek, bizim görevimizdir..
O kişi, görevde olduğu dönemde, “PKK” demediği gibi, bir de fazladan, çarşaflı, sarıklı dindar insanları hedef göstermiş ise..
Onları yobaz diye tanımlayıp, irtica ile mücadele ettiğini söylemiş ise..
“PKK birinci tehlike olmaktan çıktı. Artık irtica birinci tehlike” manşetlerinin atıldığı dönemde, o gazetelere alkış tutan birisi ise..
O adama, “dur bakalım” demekten de öte, gerçek yüzünü ifşa etmemiz gerekir..
Soyut anlatımlardan hoşlanmam..
Somut somut aktaralım..
2002 yılında, Hurşit Tolon ile ilgili, arşiv araştırması yaptım.
Tolon açıklamaları içinde, PKK kelimesi hiç geçmiyor.
Yani, bu paşa, şimdi diyor ya, “Binlerce şehit verdik” diye..
Aslında o vermemiş, binlerce şehidi.
“Yobaz” diye suçladığı bu millet vermiş.
O da istismarını yapıyor.
Bir defa olsun, PKK terörünü, irticayı lanetlediği gibi lanetlememiş..
Ama bakın 24 Aralık 2002’de, Kubilay’ı anma töreninde ne demiş:
“Laik Cumhuriyetimiz’e karşı olan yobazlara inançlı yüreğinizle karşı koyarken, haince şehit edilişinizin 72. yılında tekrar huzurunuzdayız. Bizler her zaman olduğu gibi bundan sonra da irtica ile mücadelede yüksek duyarlılığı ve kararlı tutumumuzu sürdüreceğiz. Bundan Hiç kuşkunuz olmasın..”
Hani “PKK ile mücadele edeceğimizden hiç kimse kuşku duymasın” cümlesi?
O gün, ondan önceki gün, sonraki gün? Sonraki ay?
Yok..
Tarih 2 Ağustos 2003.
Yüksek Askeri Şura toplantısına, Ege Ordu Komutanı Hurşit Tolon da katılıyor. Yemek daveti gazetelerde şöyle haber yapılıyor:
“Yemekte türban krizi YAŞ’ta bu yıl bir de ilk yaşanıyor. Her yıl geleneksel olarak sırasıyla Genelkurmay Başkanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın ev sahipliğinde şûra üyelerine verilen akşam yemekleri, bu yıl sadece Çankaya’da gerçekleşecek. Başbakan Tayyip Erdoğan, eşi türbanlı olduğu için, şûra üyelerine teamüller gereği vermesi gereken akşam yemeğini iptal edince, askerler de akşam yemeklerini generallerle sınırladı. YAŞ’ın asker üyeleri dün Merkez Orduevi’nde kendi aralarında eşleriyle akşam yemeği yedi. Erdoğan’ın sadece Sezer’in Çankaya’da vereceği yemeğe eşi Emine Erdoğan olmaksızın katılacağı öğrenildi.”
Tolon’dan, bu habere bir yalanlama var mı?
“Biz başörtüye karşı değiliz. Başbakan’ın eşinin başörtüsü sebebi ile böyle boykot falan, asla bizim haddimize değil..” demiş mi? Dememiş..
Başörtüye bu tavrı gösteren ve bu haberi yaptıran, yapıldığında sessiz kalan Tolon, PKK aleyhine 2003 yılında bir cümlesi, bir boykotu, kınaması var mı?
Arşiv haberlerde arıyorum.. Yok..
Tarih 21 Ağustos 2003:
Bugünün Sözcüsü, o günün Gözcüsü’nün başlığı şöyle:
“İki ordu komutanının ciddi uyarısı: Sinsi eylemlerin farkındayız”
Haber içindeki Tolon’un konuşmasından cümleler de şöyle:
“Bugünlerde sinsice yürütülen laiklik karşıtı faaliyetleri görmezden ya da anlamamazlıktan geldiğimizi sananlar, ya aldanmakta ya da aldatılmaktadır. Bölücülüğün ve irticanın panzehiri Atatürk ilke ve inkılaplarıdır.”
Bölücülük diyor da. PKK diyemiyor.. Tek bir askere kurşun sıkmamış dindarlar için “irtica” diyor da.. Şimdi hatırladığı binlerce şehidin katili için “Terör örgütü PKK” diyemiyor..
Tarih: 18 Ocak 2004. Posta gazetesinde manşet:
“Tolon Paşa bombaladı”
Haber içinde de Tolon’un sözleri şöyle aktarılıyor: “Kim diyebilir şeriat tehlikesi yok diye. Domuz bağıyla bağlananları ben mi bağladım. Bağ evlerinde küçücük çocukların kafasına zehiri kim akıttı.”
Geldik 11 Nisan 2004’e.
Dün Sözcü’de o gün Gözcü’de Hurşit Tolon haber olmuş..
“Tolon Paşa yalan mı söylüyor?” başlığı atılmış..
Haber metninde de şunlar yazılı:
“Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon’un ‘Çarşaflı, cüppeli, sarıklı kişilerin sayısı artıyor’ şeklindeki irtica uyarısına vatandaştan destek geldi”
Vay ahlaksızlar vay..
Vay yalancılar vay..
Rahatsız oldukları şey, PKK’lı teröristlerin elindeki Amerikan silahları değil.. Kadınların üzerindeki çarşaf..
Ama şimdi gelmişler, “şehit tabutu taşıdım” diyorlar..
Şehit tabutu taşıdı isen, bana irtica için söylediğin sözlerin binde birini, PKK’lı teröristler için sarfettiğini göster..
Bana, Cuma dergisi için açtığın ve istediğin tazminatın binde birini istediğin, PKK’lı yayın organlarına açtığın davayı göster..
Haydi göster de görelim..
Göster de, “paşa” mısın, yoksa PKK’nın bitmesinden korkan “maşa” mısın nesin, görelim..
Yeni Akit
Yorumlar14