‘Kreş’ ile ‘kreş adı altındaki’ arasındaki fark! Gel anlatayım Sülün Osman!

  • GİRİŞ26.11.2024 09:02
  • GÜNCELLEME26.11.2024 09:02

Peşinen söyleyeyim..

Anaokuluna külliyen..

Kreşe de çok istisnai durumlar hariç, karşıyım..

Anaokulu, 6 yaş ve öncesi çocuğu anne babasından alıp, adı öğretmen de olsa, üçüncü şahıs eli yetiştirilmesi demek..

Kreş, çocukların 0-6 yaş arasında, anne babası değişik sebeplerle yanında olmadığı için, bırakılan ve sadece vakti doldurma amaçlı bırakıldığı yer demek.. Dolayısı ile, anaokulu ayrı, kreş ayrı..

Anaokulu’nda eğitim veriliyor..

Kreşte eğitim yok.. Sadece belli saatlerde çocuğun zorunlu ihtiyaçları giderilecek şekilde vakit dolduruluyor..

6 yaşın da altına inecek şekilde, çocukların anne-babasından koparılmasına karşıyım. Bu yaştaki çocukların öğretmeninin; anne ve baba olduğu kanaatindeyim.

Bu sebeble anaokuluna karşıyım..

Kreş ise. Anne-baba ikisi de çalıştığı durumlarda, çocuğu da haftanın beş günü sabahtan akşama kadar vakit geçirsin diye bir yere teslim etmek olduğundan.

Yakışıksız kaçacak ama, paltonuzu vestiyere bırakmak gibi, arabanızı bir parka bırakmak gibi çocuğu akşama kadar korumada tutacak bir yere bırakma anlamına geldiğinden, buna karşıyım.

Ama olur ya, ayda bir, yılda iki, üç, dört defa, hem anne ve hem babanın çocuğun başında olamayacağı ve çocuğu bırakabileceği bir yakını olmama ihtimaline binaen.. Böyle sınırlı durumlarda, kreş hizmetinden yararlanabileceğini belirtip, esas tartışmaya gelelim..

KUR'AN ÖĞRETİLECEK DİYE İPTAL İSTENDİ
Yıl 2005.

AK parti, belediyelere anaokulu açma yetkisi tanıyan kanun çıkarıyor..

O tarihlerde ortaokulu bitirmeyenlere Kuran öğrenimi yasak..

Milli Eğitim Bakanlığı AK Parti’de olsa da, o tarihlerde bürokratlar kemalistlerden olduğu için. Kuran öğretimi Milli eğitime bağlı yerlerde yapmak, kemalist bürokratlardan gizli olarak. mümkün olmadığından.. AK partili belediyelerde anaokulu açılarak, kemalist MEB bürokratları bypas edilerek Kuran öğretileceği iddia ediliyor..

Ve sıkı durun.

“Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri Kemal ANADOL, Kemal KILIÇDAROĞLU ile birlikte 112 Milletvekili tarafından verilen 28.7.2005 günlü dava dilekçesi.” ile "ultra laikçi dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in dilekçesi" birleşiyor...

Belediyelerin görev ve sorumlulukları maddesine eklenen şu yetkinin iptal edilmesi isteniyor:

“Okul öncesi eğitim kurumları açabilme””

Yeni dönemin, Anavatan kökenli CHP’lisi Ekrem İmamoğlu’na hatırlatalım..

2007'de CHP, belediyelerin okul öncesi eğitim kurumları açması’na karşı imiş..

Sülün Osman diyor ya: “Sıfırdı.. Biz geldik, 105 tane açtık”

Açtığının kreş mi, yoksa anaokulu mu bilmiyor ya..

Açtığı anaokulu ise, CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne 2005'de verdiği dilekçe ile, belediyeye ait anaokuluna karşı olduğunu bilmesi gerekir..

İmamoğlu soyadlı zat, diyorsa ki, “O AK Parti’nin açacağı anaokulu için. Çünkü onlar, Kuran öğreteceklerdi., Tevhidi Tedrisat Kanunu gereği, bütün okulların Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olması gerektiğinden. Anaokulunda Kuran öğrettirmemek için, biz karşı çıkmıştık.”

Bu cevaba ben de, “İşte konunun özeti budur” derim.

Ama gelin görün ki, Anayasa Mahkemesi de, o tarihte tıpkı CHP gibi laikçi bir kafaya sahip olduğu için.

O maddeyi, CHP’ye uyup, 2007 yılında iptal etmiş..

Hani diyor ya Sülün Osman, “Sıfırdı” diye..

İşte bunun için sıfırdı Sülün Osman..

Senin partin Anayasa Mahkemesi’ne gidip, iptal ettirmişti. Dolayısıyla, belediyelerin anaokulu açma yetkisi olmadığı için sayı sıfır idi..

CHP, Anayasa Mahkemesi’ne verdiği dilekçe ile, “okul öncesi eğitim kurumları açabilme ibaresi, Anayasanın, Başlangıç ilkelerine; (..) 42 nci maddesindeki eğitim ve öğretimin, Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devlet’in gözetim ve denetimi altında yapılacağı kuralına, (..) aykırı olup, iptali gerekir.” demişti ya..

Partin CHP, belediyelerin anaokulu açması, Atatürk ilkelerine aykırı demişti ya..

İşte onun için, AK parti döneminde anaokulu açılamıyordu, Sülün Osman..

Dilekçenizde, “Anayasanın Atatürk ilke ve devrimlerini temel alan ruhuyla bağdaşmadığı;” diyordunuz ya..

Onun için, belediyeler Atatürk ilke ve devrimleri sopası sebebi ile, anaokulu açamıyorlardı..

Ama şimdi..

Ekrem İmamoğlu “ben açarım” diyor..

Kendisinin, genel sekreterinin birçok açıklamasında, “çocukların sadece vakit geçireceği yer” anlamında, yani “kreş” olarak değil..

ANAOKULU MU KREŞ Mİ
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat’ın birebir açıklamasından aktarıyorum:

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi bugünkü 21 kreşle beraber (..) 150 kreş hedefine ulaşacak. (..) Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun talimatlarıyla bunun bir okul öncesi eğitim seferberliği olması hususunda (..) okul binalarından okul eğitim programına kadar (...)  okul öncesi eğitimin ne kadar hassas, çocuklarımızın ne kadar hassas olduğunu bir kere daha göreceğiz.”

Yetinmiyor, Şeriye Mektepleri, “Bir ülkede iki ayrı bakanlığa bağlı ayrı ayrı mektepler olmaz. Hepsi Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olmalıdır” diyerek, çaktırmadan dini okulların kapatılmasının arkasındaki uyanıklığı ve sonrasında çocuklarımızın dinsiz yetiştirilmesi için açılan Köy Enstitüleri’ne de atıf yaparak, “Köy Enstitülerindeki insan odaklı bir eğitim seferberliği” cümlesi ile, Mahir Polat, “kreş değil, okul faaliyeti sürdürülmek istendiği’ni ilan etmiş oluyor..

Milli Eğitim Bakanlığı da. Anayasa Mahkemesi’nin kararını, Atatürk ilke ve devrimlerinin gereğini Ak Partili ve CHP’li ve diğer tüm belediyelere hatırlatınca..

Sülün Osman çıkıyor sahneye..

“”Sen kalkmışsın kreşleri kapatacağım diye yazı yolluyorsun. Senin yazın var ya vız gelir, tırıs gider. Hadi gel de kapat.” diyor.

Okuduğunu anlayamayan, üniversite imtihanına girmeden üniversite mezunu olan Sülün Ekrem, devam ediyor:

“Milli Eğitim Bakanı, ‘gönderdiğimiz yazı kreşle alakalı değil anaokulu ile alakalı’ demiş. İşte resmi yazı burada. İlk satırdan itibaren belediyelerin kreşlerini dile getiriyor. Resmi yazıya kreş yazıp, sonra ‘ben kreş demedim anaokulu dedim’ demek bu akla yakışır.”

O zaman Sülün Osman’ın ididalı cevabını ciddiye alıp, Milli Eğitim bakanılğı’nın yazısını okumaya başlayalım:

“(..) belediyelere bağlı kreş adı altında açılan yerler olduğu tespit edilmiş olup, (..) okul öncesi eğitim kurumlarının programında yer alan etkinliklerin yapıldığı ve bu program kapsamındaki eğitim öğretim faaliyetlerinin yapıldığı tespit edilmiştir.”

Ne deniyor?

“kreş adı altında”

Üniversite imtihanına girmeden, Üniversite diploması alan Sülün Osman ne diyor: “belediyelerin kreşleri deniyor.”

Sülün Osman, yayınladığı belgede. “belediyelere bağlı kreş’ kelimelerini boyayıp, devamındaki “adı altında” ifadesini atlamış..

Bak Ekrem.

“Kreş” başka. “Kreş adı altındaki” demek başka..

Yorumlar3

  • Yavuz Sultan Selim 4 hafta önce Şikayet Et
    Aslında Aanadolu Rumeli Müdafa Hukuk Cemiyeti gibi bu müptezellerle mücadele derneği falan lazım, bunlarla başka türlü mücadele edilmez, baksanıza haçlı siyonist gavurunu burada da ne kadar ipsiz sapsız dinsiz imansız kitapsız militan trol hain takımını arkalarına almışlar, ali kıran baş kesen olmuşlar, yok öyle yağma bu ülke sahipsiz değil !..
    Cevapla
  • selim 4 hafta önce Şikayet Et
    hakikaten sülün osman yanında halt etmiş bu farklı bir yapı uzaydan geldi desem uzayda bu tipleri karanlığa bırakırlar kimse görmesin diye
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • SİBGATULLAH 4 hafta önce Şikayet Et
    Vatanını ve milletini her şeyin üzerinde seven pek muhterem A.İhsan ağabeyim!Bir MAKALE ancak bu kadar MÜKEMMEL yazılır.Yüce Yaratan sizden sizde Yüce Yaratandan hoşnut olarak ona dönüp,hoşnut ve razı olduğu KULLARI arasına katılıp FİRDEVİS CENNETİNE(CENNETİN EN ÜST VE ORTA YERİNE)giriniz Slm ve DUALARIMLA.Sakın ha şu ekrem in SAHTEKAR DİPLOMASINI ve ASİ teğmenler meselesini UNUTTURMAYIN
    Cevapla Toplam 6 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat