21 yıl önceki pazar poşeti ve bugünkü ile kıyas!

  • GİRİŞ13.01.2025 09:10
  • GÜNCELLEME13.01.2025 09:10

“Erdoğan, 21 yıldır pazara uğramıyor” diye başlık atmış, Sözcü gazetesi...

“Padişahlar bile tebdil-i kıyafet ile halkın arasına karışırdı” diye de devam ettirmişler, algı operasyonlarını..

Erdoğan’ın değil pazar, dünyayı dolaştığını, gitmediği ülke kalmadığını gizlemişler.

“Abicim, sesin çok detone”den bahsetmemişler..

“Hava almak gibi, su kullanmak da en tabii haktır. Suyu ucuzlatacağız” diyenlerin, suya her şeyden fazla zam yapmasını yazamamışlar..

Onların yazdıklarının peşine takılmayı doğru bulmasam da..

Onların oluşturdukları gündemi konuşmayı, tuzağa düşmek olarak kabul etsem de..

Bir seferliğine istisna yapalım..

Tuzaklarına düşelim..

Diyorlar ki: “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 21 yıl önceki pazar alışverişinin maliyeti bugün 40 kat arttı.”

Tam tarihi de vermişler, 27 Mayıs 2004’de, başbakan koltuğunda oturan Tayyip Erdoğan, Kırkkonaklar Çukurca Birlik Mahallesi’nde kurulan bir semt pazarını ziyaret etmiş ve aldıklarına toplamda 26 TL ödemiş..

Aslında gerçek rakam 26 milyon TL..

Onlar algı yapıyorlar, “26 TL’cik” diyorlar..

Ben de kendilerine algı ile karşılık vermeyeyim, “AK Parti TL’deki altı sıfırı 1 Ocak 2005 tarihinde attı da. Pazardan yaptığınız alışverişte bile, milyonlarla ifade edilen değerlerden kurtulmuş olduk” diyeyim.. Ama bunun, cebimize değil, moralimize bir katkısı olabileceğini söyleyip, altı sıfır atılınca cebimize daha fazla para girmiş olmadığını hatırlatıp devam edelim..

“Fiyatlar hiç artmasın” diyenlere, “Eyvallah” derim.

“Ne ürünlerin fiyatları artsın, ne de maaşlar altı ayda bir ayarlanmak zorunda kalınsın. Sadece refah payı kadar, maaşlarda iyileşme yapılsın” diyenlere, “eyvallah” derim..

Ama gelişmekte olan, büyümekte olan ülkelerde klasik sorun bu..

Enflasyon var.. 

Maaşlarda da sürekli değişme var..

Bu değişiklikler sırasında, mala/hizmete gelen zam, maaşta karşılanamıyorsa, işte orda sorun vardır..

Ama, mala/hizmete gelen zam, maaşa gelen zammın altında ise..

“Ürünlere şu kadar zam geldi” diyerek, maaşa gelen zammı gizleyerek bir değerlendirme yapılamaz..

Sözcü tam da bunu yapmış..

Pazardan yapılan alışverişte cepten çıkan parayı söylemiş.. Aynı ürünleri bugün alabilmek için, cepten ne kadar para çıkması gerektiğini hesaplamış..

Ama 2004’de cebe giren asgari maaş ile bugün cebe giren asgari maaş arasındaki farkı hesaplamamış..

Matematik bilmediklerinden mi?

Olamaz.

Çünkü “2004’de pazardan alınanlar 26 TL” demişler, “bugün aynı torbanın aynı ürünlerle dolması için 1,044 TL lazım” demişler. Arada 40 kat fark olduğunu hesaplamışlar..

Demek ki matematik biliyorlar..

Ama 2004 yılında asgari ücret ne kadardı, bugün ne kadar, onu hesaplamadan, hükmü vermişler: “Cumhurbaşkanı vatandaş içine çıkamıyor!”

Onların yapmadıkları hesabı, biz yapalım..

2004 yılında Erdoğan’ın pazardan yaptığı 26 TL’lik alışveriş, mayıs ayında gerçekleştiği için, mevsimi uygun denk düşen çilek var, karpuz var, yeşil erik var. Salatalık var.. Fiyatlarında değişiklik açısından kış-yaz ayrımı yapmamıza gerek olmayan yumurta, soğan ve simit de, 2004’teki pazar alışverişinde yer alıyor..

Dikkate ettim.

Tarihde ilk defa Sözcü gazetesi, mevsimsel fiyat değişikliği yaşanan ürünlerdeki bu durumu dikkate alarak, 21 yıl öncesi ile 21 yıl sonrasının kıyaslamasını yapmış..

2004 yılında karpuz, erik ve çilek fiyatları ile bugün kışın ortasında karpuz, yeşil erik ve çilek fiyatlarının kıyaslanmasının absürtlüğünü dikkate alarak, ikisi arasında sadece mevsim açısından kendiliğinden kat kat fazla olacağı gerçeğinden hareketle, bu ürünlerin yıl içindeki ortalama fiyatını esas almış. Bu hesaplama tarzı doğru..

Ama asgari ücretteki değişiklikten hiç bahsetmemeleri, Türkiye’de muhalefetin ne kadar içler acısı bir durumda olduğunu ispatlıyor..

Öyle ise, asgari ücretteki değişimi de biz verelim. Havaları fosss diye sönüversin..

Pazar alışverişinde, fiyatlar 40 misli olmuştu ya.

Bakalım asgari ücret ne kadar artmış..

2004 yılında asgari ücret, 303 milyon TL. Durun, küçük dilinizi yutmayın. Dedik ya, altı sıfır atıldı.. Yani 2004’te asgari ücret, 303 TL. 

Bugün ise asgari ücret, 22.104 TL.

Meyve sebze, simit 40 katı artarken, asgari ücret 72 kat artmış.

Diyebilirsiniz ki, 22.104 TL’lik maaşı henüz almadık.

Haklısınız..

17.002 TL üzerinden kıyas yapalım..

2004 yılına göre asgari ücret, 2024 Aralık ayındaki asgari ücreti baz aldığımızda, 56 kat artmış.

Ürünler 40 kat, asgari ücret 56 kat artmış..

Şimdi vatandaşın huzuruna çıkamayan kim, söyler misiniz? Ürünler 40 kat artarken, asgari ücretin 56 kat artmasını sağlayan Cumhurbaşkanı mı, yoksa hesabı çarpık yapan Sözcü ekibi mi?

21 yıl önce asgari ücretle o ürünlerden (ürünlerin hepsini bir poşet olarak değerlendirirseniz), 12 poşet alışveriş yapılabiliniyordu (hesabımı, tartışma olmasın diye, 2024 asgari ücreti ile yapıyorum).. Bugün ise, (2024’te geçerli olan) asgari ücretle, ayrı ürünlerden 16 poşet alışveriş yapabilir hale gelmişiz.

Daha mı iyiye gelmişiz, daha kötüye mi gitmişiz?

Ege Cansen mi anlatır, Mahfi Eğilmez mi. 

Yoksa Nobel ödüllü ekonomist diye bize tanıttıkları Daron Acemoğlu mu bu konuda uzmandır, bilmiyorum..

Selin Sayek Böke de, bu konulardan anlıyor olabilir..

Eğer arzu ediyorlarsa, Faruk Öztrak’dan da yardım alabilirler. Ali Babacan’a da sorabilirler..

Cebe giren para, 56 kat artıyor. 

Cepten çıkan para ise 40 kat artıyor..

Dün mü daha iyiydik, yoksa bugün mü?

Haydin bakalım, size kolay gelsin..

Ki, bugün için şu avantajı da, artık sık sık konuşmamız lazım..

Türkiye genelinde, sabit geliri olan kişi sayısı, nüfusa oranla 21 yıl önce kaç idi?

Bu oran, bugün kaç?

AK Parti’nin ekonomistleri, bu istatistikleri yapıp, kamuoyuna açıklamalılar..

2004 yılındaki pazar alışverişi ile 2025 pazar alışverişini kıyaslayıp, “Yandık bittik mahvolduk” diyenlere, meydanı boş bırakmamalılar..

“O günkü asgari ücret ne kadardı? Bugünkü ne kadar” diye hatırlatmalı.

Devam etmeli:

O tarihte nüfusumuzun sadece dörtte birinin eline sabit bir gelir geçiyordu. Bugün ise nüfusumuzun yarısının sabit geliri var..

Bu ne demek oluyor?

Dün her aileye bir maaş girerken..

Bugün her aileye iki maş birden giriyor..

Yani asgari ücretin o günkü miktarı ile bugünkünü kıyaslamak da yetmez..

Bugünkünü ikiyle çarparak hesap yapmanız gerekir..

Diyeceksiniz ki, “Asgari ücretleri bile kıyaslamadan, Sözcü’nün yaptığı hesap ile vıdı vıdı yapan muhafazakar insanlar içimizde dolaşırken, 21 yıl önce kaç kişinin sabit geliri varmış, bugün kaç kişinin hesabını, hiç yapamayız.”

Ne diyebilirim ki, siz de haklısınız..

Yorumlar18

  • Kaan 1 hafta önce Şikayet Et
    Ellerinize sağlık
    Cevapla
  • Turan 1 hafta önce Şikayet Et
    Dün her aileye bir maaş girerken.. Bugün her aileye iki maş birden giriyor.. Tabi eskiden bir evi babanın çalışmasıyla geçindiriyorud. Şimdi anne ve çocuklar da çalışmak zorunda geçinmek için. Ne güzel bir yazı helal olsun size....
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • eda 1 hafta önce Şikayet Et
    Kendisi memnunsa sorun yokkkk... Gerçi onlara dokunmaz ki
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • BAYBURT LU HASANAĞA 1 hafta önce Şikayet Et
    VATANINI,MİLLETİNİ,DEVLETİNİ.BAYRAĞINI,YÜCE İSLAM PEYGAMBERİNİ,YÜCE İSLAM DİNİNİ her şeyin üzerinde seven pek muhterem A.İ.KARAHASANOĞLU ağabeyim!Bir MAKALE ancak bu kadar MÜKEMMEL yazılır.Yüce Yaratan sizden sizde Yüce Yaratandan hoşnut olarak ona dönüp,hoşnut ve razı olduğu KULLARI arasına katılıp FİRDEVİS CENNETİNE (CENNETİN EN ÜST VE ORTA YERİNE)giriniz Selam ve DUALARIMLA Yüce Yaratana
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • FATİH SULTAN MEHMET 1 hafta önce Şikayet Et
    VATANINI,MİLLETİNİ,DEVLETİNİ.BAYRAĞINI,YÜCE İSLAM PEYGAMBERİNİ,YÜCE İSLAM DİNİNİ her şeyin üzerinde seven pek muhterem A.İ.KARAHASANOĞLU ağabeyim!Bir MAKALE ancak bu kadar MÜKEMMEL yazılır.Yüce Yaratan sizden sizde Yüce Yaratandan hoşnut olarak ona dönüp,hoşnut ve razı olduğu KULLARI arasına katılıp FİRDEVİS CENNETİNE (CENNETİN EN ÜST VE ORTA YERİNE)giriniz Selam ve DUALARIMLA Yüce Yaratana
    Cevapla Toplam 4 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat