Biz ‘hırsızlık’ diyoruz, onlar ‘80 cm’ diyor. Gelecek’ten açıklama!
- GİRİŞ07.04.2025 08:34
- GÜNCELLEME07.04.2025 08:34
Biz diyoruz, “Medya A.Ş’nin müdürü Murat Ongun’un aylık 350 bin geliri var, 300 bin aylık kira ödüyor.. Ne iş?”
Onlar Duman’ın solisti ile cevap veriyor “Türkiye, Saddam’ın Irak’ına döndü.”
Biz soruyoruz, “Medya A.Ş. müdürü, yetim mi, öksüz mü? Ekrem İmamoğlu niye, ayık geliri 15 asgari ücretli kişiye bedel olan, 350 bin Tl geliri olan adama kirasını ödemede yardımcı oluyor?”
Şarkıcıları Kaan Tangöze, elinde sigara ile cevap veriyor: “Türkiye, Esed’in Suriye’sine döndü.”
Soruyoruz: “Medya A.Ş. müdürü, 15 asgari ücretlinin maaşını bir çırpıda nasıl alıyor? Cumhurbaşkanı’nın resmi maaşından fazla geliri nasıl oluyor?”
Özgür Özel ile cevap veriyorlar: “Bir kara haftada CHP’ye kayyım, İBB’ye kayyım, İstanbul Barosu’na kayyım diyerek başladılar.”
Soruyoruz, “Murat Ongun’a verilecek bahçeli lojman, hangi memura verildi.”
Takipçileri cevap veriyorlar: “hak, hukuk, adalet.”
Soruyoruz: “Murat Ongun’un hakkından feragat edip, oturması istenen Acarkent’teki villanın değeri ne, hakkı olan lojmanın değeri ne? Ongun, 400 bin TL’lik kira getirisi olan bir lojmanı, mütevazı kimliğine aykırı bulmuş, Acarkent’teki 300 bin TL’lik villayı yeterli mi görmüş?”
Kurultay’da genel başkanları cevap veriyorlar: “Kaldırıp gösterin cep telefonlarını.. Bakın bakalım, hepsi aynı mı?”
Soruyoruz: “Eşi ile birlikte yıllardır çalışıp, biriktirdiği parayı; ev satın almak için değil de, lojmanda oturmak yerine, lüks ev kirası ödemek için harcayan toplumda kaç kişi vardır?”
Yolsuzluktan tutuklu Murat Ongun cevap veriyor: “İki kişi arasında idi ama.. Başkanın onayı ile ilk defa açıklıyorum.. Başkan kirayı ödememde bana yardım ediyor.”
Soruyoruz: “5 milyon TL’ye satın alınan villa, bir yıllık peşin 6 milyon TL tahsil edilerek kiralanmasında anormallik yok mu?”
Ekrem İmamoğlu’nun avukatları cevap veriyorlar: “5 milyon TL’ye aldı ama. Bir de Beylikdüzü’nde villa verecekti. Bir de döviz farkı ödeyecekti. Ödeyemedi.”
Soruyoruz: “Bu Ali Nuhoğlu aptal mı? Villayı 5 milyon TL+yapılmamış villa karşılığında satacağına, kendisi yıllık 6 milyona kiraya verse idi. Tapusu da kendinde kalırdı?”
Ekrem İmamoğlu cevap veriyor: “Bizi çekemiyorlar. Cumhurbaşkanı adaylığımızı kabullenemiyorlar.”
Soruyoruz: “İBB başkanının sahibi olduğu şirket, villayı 80 cm yüksek yaparsa, vatandaş 8 metre yükseğini yapıp, ‘ne olmuş ki’ demez mi?”
Ekrem’in satılık kalemleri cevap veriyorlar: “Altı yıldır araştırdılar.. Üç blok 64 bağımsız bölümcük villanın.. Hemen karşısındaki 18 blok betonarme mesken, yüzme havuzunun... Denize daha yakın 6,5 dönümlük arsa üzerindeki 16 bloktan oluşan 8 ikiz villacığın.. Bula bula.. 80 cm imara aykırı yükseklik, teras bölümünün kata katılmasını buldular..”
Soruyoruz: “Hüseyin Köksal, İBB’den her aldığı ihaleden sonra, niye Ekrem’den villa satın alıyor? Bu ikisi arasında bir ilişki mi var?”
Diploması bile hırsızlık ürünü çıkan cumhurbaşkanı adayları cevap veriyorlar: “Çok kötüsünüz.. Kötüler kaybedecek.. İyiler kazanacak.”
Soruyoruz: “Adem Soytekin’ler, Murat Kapki’ler, sizden ihale alan kim var ise, çok kısa sürede trilyoner olmuşlar. Burda bir rant paylaşımı mı var?”
Cevap veriyorlar: “İsrafı önleyeceğiz dedik. Sadece israfı önleyerek, büyük bir kaynak oluşturduk.”
Dayanamıyoruz, karşı soru soruyoruz: “Kime kaynak kazandırdınız. Belediyeye mi. Yoksa müteahhitlere mi.”
Cevap veriyorlar: “Çok dağınık kişilere ihale veriliyordu.. İhale alan firma sayısını azalttık. Büyük bir tasarruf sağladık. Şimdi üç, bilemediniz dört müteahhite verdiğimiz ihale ile paraların dağılmasının da önüne geçtik..”
Tıkanıyoruz.. Zorlanıyoruz.. Bunalıyoruz.. Birazcık nefes alıp, yine sormaya devam ediyoruz:
“Sizden önceki AK Partili belediye başkanı genel sekreterinin yazlık, kışlık, baharlık ayrı ayrı makam araçları olduğunu söylemiş, ama gösterememiştiniz.. Şimdi sizden ihale alanların Ferrarisi, Porschesi, Lamborghini araçları listelenmiş, ne diyorsunuz?”
Cevap veriyorlar: “Bak gözüm, bana ciddi sorular sorun.. Ama çok ciddi olsun, sorularınız.”
Şimdiye kadar ki sorularımız hep sulu imiş, bir tane de kuru soru soralım diyoruz: “Bir AVM’ye, adamlarınız gidip, 5 milyon avro rüşvet istemişler.. Rüşvet istedikleri AVM’nin sahipleri CHP’li. Avukatları CHP’li Adamlar ‘rüşveti vermedik, 197 milyon TL ceza kestiler’ diyorlar..”
Cevap veriyorlar: “Ağaçların yaprakları bile bizi alkışlıyor.. Sen de seçimde, bak göreceksin, bana oy vereceksin..”
Soruyoruz: Cenaze aracında, rüşvet parası taşınmış, böyle bir şey nasıl olabilir?”
Cevap veriyorlar: “cenaze aracında ölüler taşınır güzelim.. Gömülecekler taşınır.. Biz parayı hiç cenaze aracında taşır mıyız? Biz parayı mezara gömer miyiz? Sen buna inanıyor musun. Seçim dönemi gelsin, bak sen de bana oy vereceksin.”
Soruyoruz: “Tüm ihalelerde son durak, İmamoğlu A.Ş.! Niye işler hep dönüp dolaşıp, İmamoğlu A.Ş.’de buluşuyor.”
Cevap veriyorlar: “2019’da ben İBB Başkanı olunca şirketteki görevlerimden ayrıldım.”
GELECEK PARTİSİ’NDEN AÇIKLAMA:
İBB eski Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kent uzlaşısı çerçevesinde altılı masa bileşenleri ile ortak hareket ederek 2024 mahalli seçimlerini kazandığını, bunun planlamasının çok önceden yapıldığını belirten yazılarım çerçevesinde, son hırsızlık operasyonları kapsamındaki kamuoyuna yansıyan CHP’li belediyelerdeki kadrolaşma ile ilgili olarak, Ahmet Davutoğlu’nun iki yeğeninden birisinin İstaç’da, birisinin de Şişli Belediyesi’nde başkan yardımcılığına getirildiğini belirtip, Gelecek Partisi Genel Başkanı’nın bu iddialara niçin sessiz kaldığını sormuştum..
Ben Ahmet Davutoğlu’nun açıklamalarını tarayarak bu notu kaleme almıştım..
Oysa, iddialara yönelik olarak Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ufuk Karcı, ben yazımı kaleme almadan önce, sosyal medya paylaşımında, iddiaları şöyle cevaplamış..
Yazımdan sonra bize de, bu bilgi ulaştırıldığı için, aynen aktarıyorum:
“Genel Başkanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’nun yeğenlerinin belediyelerde çalışmalarına dair mesnetsiz iddialara cevaptır!
Her iki ismin alanlarındaki çalışma tecrübeleri Sayın Genel Başkanımızın Dışişleri Bakanlığının da öncesine dayanır. Şu anki görevlerine atanmalarında da Genel Başkanımızın herhangi bir dahli söz konusu değildir!
Her iki ismin de CV’lerine bakıldığında atanmalarının bilgi, tecrübe ve liyakate dayalı olduğu açık bir şekilde görülmektedir.
Genel Başkanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı dönemindeki ilk açıklaması hafızalarda halen daha canlıdır, ‘nepotizme yer yok!’ Hal böyleyken bu tarz iddialar çamur at izi kalsından öteye geçemeyecektir ve Genel Başkanımızın ahlakına, dürüstlüğüne ve ilkeli tutumunu Allah da millet de şahittir! Kamuoyuna saygıyla duyurulur.” Açıklama böyle..
Açıklama sonrasında CV’lere bakmak istedim.. Tuba hanımın, başkan yardımcısı olduğu Şişli Belediye Başkanlığı’nın sitesinde dahi, özgeçmişi yok..
Diğer yeğen ise, AK Parti iktidarı ile birlikte, THY’de başlamış.. Davutoğlu’nun başbakanlığı ile THY’de yükselmiş.. Hatta Sözcü gazetesi bu açıdan Davutoğlu’nu eleştirmiş.. Son olarak ise, benzer görevler midir bilmiyorum, İBB’ye bağlı İSTAÇ’a bir müdürlüğün başına gelmiş.
Cevap hakkını kutsal biliriz, noter istemeyiz, hakim kararı aramayız.. “Eleştirdiğimiz kişi bize yollasın, başkasını muhatap almayız” kibrini göstermeyiz.. Biz; Davutoğlu’na iftiralar atan, ama kendisinin koşarak gittiği Sözcü grubu değiliz.. Bir alo ile.. Cevabı yayınlarız.. Yayınlamış olalım..
Yeni Akit
Yorumlar6