Erzurum Kongresi’nde Mustafa Kemal Hilafetçi Ve Saltanatçıydı

  • GİRİŞ01.07.2017 09:42
  • GÜNCELLEME03.07.2017 07:17

1919’un Temmuz’unda başlayan Erzurum Kongresinde ve 4 Eylül 1919’da başlayan ve bir hafta sürüp 11 Eylül 1919’da biten Sivas Kongresi’nde yani her ikisinde, çok enteresan ve bize anlatılan millî mücadele tarihine ters düşen bir takım kararlar alındı.üstelik bu kararların altında başkan sıfatı ile Mustafa Kemal paşa’nın imzası bulunmaktaydı..

Madde 1- Osmanlı toplumunun bütünlüğü ve millî istiklalimizin temini ve Makam-ı Muallâ-ı Hilâfet ve Saltanatın korunması için Kuvay-ı Milliye’yi üstün ve millî iradeyi hakim kılmak kat’i esastır. 

Madde 2- Osmanlı Hükümeti, bir dış baskı karşısında memleketimizin herhangi bir parçasını terk ve ihmâl etmek zaruretinde bulunduğu taktirde Hilâfet ve Saltanat makamı ile vatan ve milletin emniyet ve bütünlüğünü sağlayacak her türlü tedbir ve karar alınmıştır. 

Yani her iki kongreden de, Saltanat’a ve Hilâfet’e bağlılık kararı çıkmıştı.  Hem Erzurum’da hem de Sivas’ta vazifeli delegelerden bir kişi bile, anlamaz mı yahu bu tahta oturan “güya” hainin ihanetini Bu nasıl bir durumdur böyle Herkes her şey hakkında bir fikir üretiyor da, bir Allah’ın kulu niçin bu ihanetten ima yoluyla dahi olsa bahsetmiyor 

Kâzım Karabekir, Sivas’ta bulunmaz. Millî Mücadele tarihinin bütün kurmay heyeti onu çağırır, fakat o Sivas’a gitmez., “Hepiniz zaten oradasınız. Bana ne gerek var. Siz beni, ben de sizi temsil etmiyor muyum Orada ne karar alırsanız ben onlara uymaya ve altına imza atmaya razıyım. Siz orada kongre yaparken ben de burada Erzurum, dolayısıyla doğu illerini koruyayım.” demiştir gitmemiştir kongreye. Fakat telgraf aracılığı ile Sivas’la Erzurum arasında düzenli bilgi akış sağlanır. Sivas Kongresi hakkında Kâzım Paşa şunları söylemiştir;

            “…Mustafa Kemal Paşa’nın kongreye başkan olduğunu Rauf Bey’in ve İsmail Fazıl Paşa’nın başkan yardımcısı olduklarını öğrendim. 4 Eylül de görüşmeler başlamış. Ve Sivas Kongresi’nin başında Padişah’a bir telgraf çekilmişti. Telgraf metni şu şekildedir;

            …Tarihimizin kaybettiği en büyük millî felâketlerden çıkarak, boyun eğmeye mecbur olduğumuz Mondros Mütarekesi feci hükümleriyle dıştan ve içten süre gelen tecavüzlerle, hükümlerinden düşürülüp geçersiz kaldı Bu hale karşı etkisiz bir siyaset takip eden Vekiller Heyeti bu milletin haklarını savunamıyor ve devlet ve milletin açık haklarını ayaklar altına aldırıyor. Dolayısıyla millet, umumi meclisin anayasamızdaki mutlak açıklığa rağmen halâ toplanmadığını göz önünde bulundurarak vatanın yok olmasını önleyecek son tedbirleri almak için bütün yüce memleketlerimizin delegelerinin iştiraki ile Sivas’ta genel bir kongre yaptı. Kongre genel heyeti, Allahın yardımına dayanarak yüce Hilâfet ve Saltanat makamınızın ve milletin ve memleketin meşru haklarını ve gerek şimdiye kadar müdafaa hususunda alacağı tedbirleri görüşmeye başlamıştır. Bu uğurlu vesile ile Yüksek Hilâfet makamınıza sadakat ve bağlılığını teyid etmeyi dinî ve millî bir vazife addeder. 

 5 Eylül 1919 Sivas’ta Toplanan Umumi Kongre Heyeti”

6 Eylül 1919’da, Kâzım Paşa, Erzurum’dan Sivas’a 20 maddelik bir görüşme listesi gönderiyor. Burada ilginç olan durum, kongre devam ederken Kâzım Paşa, görüşülmesini istediği maddeleri çok rahat bir biçimde dikte edebiliyor. Bu arada Kâzım Paşa’nın statüsü nedir 9. Ordu Müfettiş Vekili. Yani padişaha bağlı resmî bir devlet görevlisi. Bu sıfatla kongreye müdahale ediyor. Eğer Padişah’ta en küçük hainlik alâmetleri görülseydi Sivas’taki delegelerden en azından bir tanesi bu duruma itiraz edip; bu kongre sivildir, ve ihanet içerisindeki bir adamın kumandanı vasfıyla bir adam bize kararlar dikte edemez diyemez miydi? İşte bu 20 maddelik beyannamenin 7. ve 18. maddeleri şöyle diyor; 

“Madde 7; Milletin emellerini ve mukaddes gayesini itiraz ve küçümsemekle beraber zat-ı hazreti padişahîyi aldatarak milletin istek ve bağlı olduğu kurtuluş ve selâmet yolundan haberdar etmemek ve padişah hazretlerinin emirlerini suistimal etmek… 

Madde 18; İstiklâl ve millî varlığı yok edecek bir siyaset takip ve bununla Padişahı  iğfal ve milletten gizleyerek bir küçük cemiyet teşkili ve bunu ecnebilere milet temsilcileri diye göstermeğe çalışmak ve bu suretle milleti ani emrivakiler karşısında bulundurmak…”

            Aynı konuda,  aynı zaman dilimi içerisinde Mustafa Kemal de muzdariptir. Ve Sivas Kongresinden İstanbul’daki İçişleri Bakanı Adil Bey’e zehir zemberek bir telgraf çekecektir. 10/11 Eylül 1919 tarihlerini taşıyan bu telgrafta, “Siz, Milleti, Padişahına düşüncelerini aktarmaktan men ediyorsunuz” diyecektir. Dikkat edilirse, Mustafa Kemal Paşa, padişah ile milletin açık açık görüşememesinden şikâyetçi. Hâlbuki Padişah gerçekten hain olsaydı, Paşa, Sultan ile millet görüşemiyor diye mi şikâyetçi olurdu Yoksa Padişah milletle görüşüyor ve halkı rahat rahat kandırabiliyor diye mi şikâyetçi olurdu Sizce hangisi akla daha yatkın

            Kongre 11 Eylül 1919’da bitti. Ve bu Anadolu harekâtı yani Heyet-i Temsiliye bu kongre sonrası 6 maddelik bir tamim yayınlar. Bu tamimin de 6. maddesi okunmaya değer bir niteliktedir. Şöyle ki;

            “Milletin dileklerini zat-ı şahaneye arz ve iletmeye muvaffak olup da milletin itimadına haiz meşru bir hükümetin teşkiline kadar haberleşme merkezi Sivas’ta kongre heyet-i temsiliyesi olacaktır.”

            İşte enteresan bir durum daha, Mustafa Kemal Paşa’nın başkanlık yaptığı kongre üyeleri, kongrenin başında ortasında ve sonunda padişaha bağlılık yemini ediyor ve bu durumu bütün memlekete bildiriyor. Alın size hain padişah ve Erzurum ile Sivas kongresi ilişkisi…

        

Yorumlar2

  • akıncı 7 yıl önce Şikayet Et
    En azından; "devlet", "millet", "vatan", "bayrak", "atatürk", "islam" kavramlarını doğru ve yerli yerinde anlayacak kavrayacak kadar bilgi, birikim ve donanıma sahip olamayışınızın en önemli sebebinin, emperyalist ve yerli işbirlikçilerinin kurduğu kumpas ve tuzaklar olduğunu, devletler oyununu, kuru, sığ din-iman anlayışınızla bu hayati kavramlar üzerinden devlete, devleti kuranlara, millete, İslam'a, hain olmasanız bile cehaletinizle büyük zararlar verdiğinizi daha da geç olmadan anlayın artık.. içerisine itildiğiniz çukurlarda debelenip durmayın..
    Cevapla
  • enver 7 yıl önce Şikayet Et
    birlik ve beraberliği tesis amaçlı makyajlı görüntü vermek zorunluluğu ihtimali olabilir mi acaba?
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat