Siyonist soykırımcı Netanyahu geçtiğimiz Salı günü Trump’ın davetlisi olarak Waşinton’a gitti. Netanyahu, Gazze’de 27 bini çocuk ve kadın, 18 bini sivil, yaşlı, hasta olmak üzere yaklaşık 50 bin insanı en vahşi saldırılarla katlettiği için Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından suçlu bulundu. Bunun üzerine dünyanın pek çok ülkesinde hakkında tutuklanma kararı verilen bir mahkûm olan soykırımcı Netanyahu ABD’nin yeniden seçilen başkanı tarafından krallar gibi ağırlandı.

Birbirini ağırlasınlar, yakışır da. At ata, it ite yakındır, buna lafımız olmaz ama itlerin ittifakından hayır çıkacağını sananların her seferinde hayal kırıklığı yaşamaları da kendileri için utanç verici bir durum olmalı.

Trump Gazze soykırımcısı Netanyahu’yu ağırlarken yaptığı açıklama ile ABD’nin Gazze’de işlenen cinayetlere, soykırıma ne kadar ortak olduğunu ortaya koymaktan çekinmedi. Dünyanın patronu olduğunu ve her istediğini yapabileceğini zanneden Trump daha görevi devralmadan önce Grönland’ı alacağını, sonra Meksika Körfezi’ne sahip çıkacağını söylemişti. En son gözünü “Ukrayna’nın verimli toprakları”na diken emlakçı Trump, Gazzelilerin onbinlerce şehid verdiği halde terk etmediği vatanlarına el koymak istiyor.

Trump Netanyahu ile Vaşington’da yaptığı ortak açıklamada, "ABD, Gazze Şeridi'nin kontrolünü devralacak. Oraya sahip olacağız ve sahadaki tüm tehlikeli patlamamış bombaların ve diğer silahların sökülmesinden, yıkılmış binalardan kurtulmaktan sorumlu olacağız… Gazze'de uzun vadeli bir sahiplik düşünüyorum. Bu bölgeye ve Orta Doğu'ya büyük istikrar getirecek. Bu düşünmeden yapılmış bir karar değil. Bu bölgeye ABD'nin sahip olması ve istihdam yaratmasının harika bir şey olacak…” dedi.

Dünyaya bir emlakçı gibi bakan Trump dünyanın her yerini “arsa” olarak görüyor. Vatanında yaşamadığı için, vatanı uğruna bedel ödemediği için vatan nedir bilmez Trump. Vatan şuurunda olmayan biri için yeryüzü alınıp satılır yerdir. Değerden mahrum anlayışın ürünü olan bu yaklaşımın altında vatansızlık yatmaktadır.TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’un dediği gibi, “Gazze sizin şirketinize satılık kupon arazisi değildir.”

Evet, dünya pek çok cani liderle karşılaştı, dünya pek çok ırkçı liderle de tanıştı ama dünya bu kadar ahmak olanıyla tanışmamıştı.

Bakınız bu ahmak başka neler söylüyor:

Çok yakından inceledim, aylardır çalıştım Gazze son derece tehlikeli bir bölge. Bu fikir en üst düzeyde liderlerden son derece büyük bir takdir aldı. Gazze'ye ABD'nin sahip olması herkes tarafından söylendi…

Kim bu “herkes”?

Hangi liderler takdir etti?

ABD hangi hakla Gazze’ye sahip olacak?

Bir Arap şeyhi çıkıp sorsa ya:

Hangi hakla Gazze’ye el koyuyorsunuz? Bu hakkı size kim verdi?

Demezler, diyemezler!

Eminim ki Trump odasında böyle şeytani bir hayal kurmuş, sonra düğmeye basıp gazlı içeceğini istemiş. Şaka desen şaka değil, fikir desen fikir değil… olsa olsa çoktandır başlayan hamakatlıkevresinin devamı dersiniz. Demek zorundasınız çünkü sadece son çeyrek yüzyılda Afganistan’dan Irak’a, Filistin’e, Libya’ya kadar bölgenin dört bir yanını kan gölüne çeviren Amerika iken Trump kalkmış, "Amerika ve İsrail bölgeye sükûnet ve istikrarı yeniden getirecek; refah, fırsat ve umudu uluslarımıza, Arap ve Müslüman uluslar da dâhil olmak üzere Orta Doğu'daki tüm insanlara yayacağız." gibi saçma olduğu kadar gerçek dışı sözler sarf ediyor.

Neyse ki dünyanın bu ahmaklığa tepkisi olumluydu. Fransa, Almanya, Çin, Rusya, BM ve pek çok ülke bu saçmalığın kabul edilemez olduğunu vurgulayan açıklamalar yaptı.

Trump’a sert tepkiyi gösteren Dışişleri Bakanı Hakan Fidan,“Trump'ın Gazze açıklaması kabul edilemez, Filistin meselesi tam da bu nedenden dolayı başladı... Filistinlilerin sürgün edilerek İsraillilerin getirilmesi ile başlandı. 1967 sınırlarına göre bir Filistin Devleti ile bu sorunun çözüleceğine dair bir görüş var. Trump'ın iki devletli bir çözüm için bir şey söylediğini görmüyoruz. Tehcir meselesi bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil. Bunun tartışmaya açılması bile yanlış. Bu kötü, abesle iştigal bir açıklama.” diyerek Türkiye’nin yine haklı tarafta durduğunu gösterdi.

Trump bu açıklaması hayata geçmez. Buna onun ne gücü, ne ömrü yeter.

O zaman neden böyle bir açıklamaya gerek duydu?

Bu saçma açıklamayla;

Trump soykırım bağlamında tartışmaların odağındaki İsrail’i kurtarmak istedi. Ayrıca Arapları da ABD’ye para transferi için sıkıştırmayı düşünüyor. Bu açıklamaya bir de “Trump saçmalaması” deyip geçmek lazım.

Ahmet Ay / Milat Gazetesi