Güney Kore'de ne oldu? 6 saatlik sıkıyönetimin perde arkası

  • GİRİŞ05.12.2024 09:03
  • GÜNCELLEME06.12.2024 10:02

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, hiç kimsenin beklemediği bir anda, gece yarısı ulusa sesleniş konuşması yaptı. Muhalefeti Kuzey Kore'yle çalışmakla suçladı. Ülkede sıkıyönetim ilan edildiğini duyurdu.

Bunun üzerine muhalif milletvekilleri ve halk ayaklandı.. Askerlerin kuşattığı parlamentoya giriş yapan vekiller sıkıyönetimin kaldırılması için önerge sundu. Tamamının kabul oyuyla birlikte, Parlamento Başkanlığı sıkıyönetim kararının geçersiz olduğunu ilan etti. Askerlerin kışlaya dönmesi gerektiği, aksi halde suçlu sayılacakları vurgulandı.

6 saat süren sıkıyönetimin kaldırılmasının ardından; muhalefet partileri, Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol'un görevden alınması için önerge sundu.. Yeol'un göreve devam edip etmeyeceği ilerleyen günlerde belli olacak.. Olacak olmasına ama Yeol'ü bu hamleye iten ne oldu?

KARARIN ARKASINDA ÜÇ SEBEP OLDUĞU DEĞERLENDİRİLİYOR

Yeol, Güney Kore’nin sadık bir Amerikan müttefiki olmasını savunan bir lider.. Kuzey Kore ve Çin politikalarında Washington’ın çizgisini takip ediyor. 

ABD’yle savunma iş birliğini artırma ve askeri harcamaları yükseltme hedeflerini ön planda tutuyor. 

Kuzey Kore’nin oluşturduğu tehdidi sık sık gündeme taşıyan Yeol, Güney Kore’nin toprak bütünlüğünün tehdit altında olduğunu iddia ederek bu durumu politik bir argüman olarak kullanıyor. Yeol'ün muhaliflerle ilgili iddialarına somut kanıtlar sunmaması, suçlamaların siyasi bir manevra olduğu şüphesini doğuruyor.

Güney Kore muhalefetinin Kuzey Kore ve Çin politikalarına yaklaşımı, Yeol yönetiminden oldukça farklı bir çizgiye sahip.  Diyalog ve iş birliği odaklı bir politika izlenmesini istiyorlar. Bölgesel istikrarının sağlanması için Kore Yarımadası'nda barışçıl bir çözümden yanalar. Kuzey Kore'nin nükleer silahlanma faaliyetlerine karşı, yaptırımların yanı sıra diplomatik yollarla çözüm aranmasını öneren siyasetleri;  Askeri tatbikatların da sınırlandırılması gerektiğini savunuyor. Dolayısıyla birinci çatışma noktası burası..

YOLSUZLUK İDDİALARI VE EKONOMİK ÇIKARLAR ÖN PLANA ÇIKIYOR

Öte yandan Yeol yönetimi son dönemde yolsuzluk iddialarıyla karşı karşıya. Sivil toplum kuruluşları, hükümetin şeffaflıktan uzak olduğunu, devlet kaynaklarının kötüye kullanıldığını iddia ediyor. İddiaların merkezinde, Yoon'un eşi Kim Keon-hee'nin devlet işlerine müdahale ettiği ve nüfuzunu kullandığı suçlamaları bulunuyor.

Haziran 2024'te başlatılan bir kampanyada, yolsuzluk iddiaları ve Kuzey Kore ile artan gerilimler nedeniyle; Yoon'un görevden alınması talep edilmiş ve kısa sürede 810 binden fazla imza toplanmıştı.. Sıkıyönetim kararının bir başka sebebinin bu iddiaların üstünü örtmek olduğu öne sürülüyor..

Ekonomik açıdan da görüş farkı oldukça derin. Çin, Güney Kore'nin en büyük ticaret ortaklarından biri konumunda.  Muhalefet, bu ekonomik bağların korunması ve geliştirilmesi gerektiğini, ABD ile olan ittifakın Çin ile ilişkileri zedelememesi gerektiğini savunuyor. Yeol ise özellikle Trump'ın seçilmesinin ardından Pekin yönetimiyle arasına mesafe koyma taraftarı.

MOON TARİKATI SIKIYÖNETİM KARARININ NERESİNDE?

1954 yılında Kuzey Kore'den Güney Kore'ye kaçan rahip Sun Myung Moon tarafından kuruldu Moon tarikatı. Dünya çapında bir din devleti kurulmasını amaçlayan herkesin Korece konuşmasını amaçlıyorlar. Fakat tarikat, yalnızca dini bir hareket değil. Küresel güç oyunlarında önemli bir konumda.

Soğuk Savaş döneminden bu yana anti-komünist söylemleriyle dikkat çekiyor Moon. Öte yandan Kuzey Kore'yle temaslar da kurmayı ihmal etmiyor.

Japonya Başbakanı Şinzo Abe'nin ölümünü hatırlarsınız. Abe, Çin karşıtı duruşuyla tanınıyordu. Trump suikastinin hemen ardından Cumhuriyetçiler, Abe'yle özdeşleştirdi ABD'nin yeni başkanını.. Perde arkasında Çin'in olduğuna işaret ettiler.

Yeol'ün yaklaşımı belki de kendisine yönelik bu tip yeni bir saldırıyı engellemekti. Belki de tarikat, Pekin'in Güney Kore'de artan Amerikan nüfuzunu azaltmak için bir arka kapı.. Bunların cevabı henüz net olmasa da, demokratik anlamda güçlü bir ülkede yaşanan totaliter deneme; oldukça şüphe uyandırmaya devam edecek..

Yorumlar2

  • GEREKSİZLİK 2 hafta önce Şikayet Et
    Türkiye ,Kore Savaşı'nda her ne kadar ABD tarafinda yer alsada, ABD Türkiye ilişkisinde, ütülen taraf, Türkiye,Zarları hileli atan abd oldu, Bu gün ABD nin Dünya piyasasında zerrekadar manevi itibarı kalmadı,Türkiye De şangaya yaklaşmayı uygun buldu, Kore tümden çin etkisinden kurtulamaz, çine mecburlar, İkiye ayrılması Tümden saçmalık, aynı kultur aynı millet, Bizans oyununa geliyor.
    Cevapla
  • Hakan Sönmez 2 hafta önce Şikayet Et
    Öyle de olsa 2bin şehid vererek döndüğümüz Kore'de yüzbinlerce müslüman var. En azından etkileşim doğdu ve Koreliler Türkiye'ye minnettar.
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat