Gazze’de ateşkes anlaşması imzalandı. Gazze büyük bir zafer kazandı.

On binlerce Filistinli şehide ve taş üstünde taş kalmamış Gazze’ye bakanlar bu nasıl bir zafer diye sorabilirler.

Savaşların sonuçlarını, insan kayıpları ve bir ülkenin şehirlerinin ne kadar harap olduğu belirlemez; öyle olsaydı ABD Vietnam’da, Sovyetler Afganistan’da, Esed rejimi Suriye’de muzaffer olurdu.

Savaşlar en temelde düşmanın direnme iradesi kırılarak kazanılır. Böylece şartlarınızı karşı tarafa dikte edebilirsiniz.

Ne Vietnam’da ABD, ne Afganistan’da Sovyetler, ne Suriye’de Esed, ne de Gazze’de İsrail tüm barbarlıkları, vahşetleri ve askerî üstünlüklerine rağmen hasımlarının direnme iradelerini yok edemediler. Bundan dolayı da kaybettiler.

İsrail’in nasıl kaybettiğini anlamak için İsrail’in Gazze’deki savaşın başındaki hedeflerine ve ateşkes anlaşması ile ortaya çıkan sonuca bakalım.

1. İsrail Gazze’yi bir etnik temizlikle boşaltarak Filistinlileri Sina Yarımadası’na sürmek istedi, bunu başaramadı.
2. İsrail Hamas ve Kassam Tugayları’nı yok edeceğini, Gazze’yi gelecekte Hamas’ın yönetmesini kabul etmeyeceğini ilan etti. Bugün Hamas’la bir anlaşma imzalayarak bu hedefine ulaşamadığını kabul etmek zorunda kaldı. Hamas’ın liderlerini ve binlerce üyesini şehit etmiş olması taktiksel bir başarının ötesinde bir mana ifade etmiyor. Zira Hamas bu kayıpları hızlıca telafi edecektir. Yahya Sinvar’ın sembolleşmesi, yakınlarını kaybeden yüz binlerce Filistinlinin Hamas’ın etrafında kenetlenmesi, Hamas açısından stratejik bir zafere dönüşmüştür. Filistin meselesinde Mahmud Abbas ve El Fetih bugünden sonra etkisini büyük oranda kaybetmiştir.
3. İsrail Gazze’deki esirleri kurtaracağını, ömür boyu hapse mahkûm ettiği Filistinli direnişçi esirleri ise asla serbest bırakmayacağını ilan etmişti. Birkaç örnek dışında İsrail, esirleri kurtaramadı; yüzlerce Filistinli direnişçiyi serbest bırakmayı kabul etti.
4. İsrailli siyasetçiler İsrail’in Netzarim ve Selahaddin Koridoru’ndan çekilmeyeceğini, Kuzey Gazze’yi ilhak edeceğini, Gazze içinde tampon bölgeler ve yerleşimler kuracağını açıkladılar. İsrail hiçbirini başaramadı, burnu sürtülen işgal ordusu Gazze’yi terk edecek.
5. İsrail 7 Ekim’le ilgili ortaya attığı yalanlarla dünya kamuoyu gözünde, Gazze’de yaptığı soykırımı meşrulaştırmak istedi, bunu başaramadı; aksine İsrail dünya kamuoyu gözünde soykırımcı bir devlet statüsüne düştü.
6. İsrail 7 Ekim’de yerle bir olan askerî caydırıcılğını Gazze’de yeniden tesis etmek istedi. ABD ve Batı’nın tüm askerî, iktisadi ve teknolojik desteğini arkasına alan İsrail ve İsrail ordusu, Gazze’de 15 yıldır abluka altında olan bir avuç direnişçi karşısında rezil rüsva oldu.
7. İsrail 7 Ekim’in şokuyla çılgınca Lübnan’a, Suriye’ye saldırarak farkında olmadan Orta Doğu’da taşları yerinden oynattı. Esed rejiminin yıkılması ile İsrail, yanı başında İslamcılar tarafından yönetilen Suriye ile baş başa kaldı.

Filistin direnişinin Gazze’de kazandığı zafer tabii ki mutlak bir zafer değil ama özgür Filistin’e giden yolda, tarihte ile defa Filistinliler inisiyatifi kendi ellerine aldılar.

Doç. Dr. Enes Bayraklı / Diriliş Postası