11 Temmuz’da 11.252 en yüksek seviyesini gören BİST-100 endeksi bu tarihten itibaren düşüş trendine girerek 8566 en düşük seviyesine kadar geriledi.

Tam da o günlerde hararetli hararetli  acaba dip neresi tartışmalarını sürdürürken, 5 Kasım itibariyle endekste yükseliş hareketi ile birlikte bir toparlanma çabası gözlemliyoruz.

Öyle ki BİST-100 endeksi bu hafta 9.744  puan ile en yüksek seviyesini bile test etti. Her ne kadar bu hafta borsa tarafında yataya bağlayan bir seyir olsa da, son dönemdeki  yükselişin nedenlerinin irdelenmesinin kıymetli olduğunu düşünüyorum.

ABD İLE OLAN SORUNLAR ÇÖZÜLME İHTİMALİ ARTTI
Borsadaki son dönemdeki toparlanmanın ardındaki ilk neden 5 Kasım’da Trump’ın ABD seçimlerini kazanmasının tüm dünya borsalarına olduğu gibi Türkiye’ye de olumlu yansıyacağı beklentisi oldu. Piyasa, Trump ile liderler düzeyinde Biden dönemine göre çok daha iyi ilişkiler kuracağımızı ve bu sayede ABD ile olan S-400, F-35 ve Halkbank davaları gibi sorunların en azından bir kısmının çözülme ihtimalinin arttığını düşünüyor.

ÇİN'DEN BOŞALACAK PAZAR TÜRKİYE İÇİN FIRSAT OLABİLİR
Ayrıca Trump’ın seçimi kazanmasıyla, Rusya-Ukrayna savaşının sona ereceği ve bu sayede Türkiye’nin bu bölgeye çok daha fazla ihracat yapabileceği beklentisi de borsayı yukarı çeken faktörlerden biri oldu. Öte yandan ABD, Türkiye’nin ikinci ana ihracat pazarı. ABD’nin, özellikle Çin’e uyguladığı güçlü gümrük tarifeleriyle Çin’den boşalan pazarı Türkiye’nin doldurabileceği beklentisi de kısmi olarak etkili olmuş olabilir.

Borsada 9750 kritik direncine doğru yükselişin en önemli itici gücü ise son dönemde hem Enflasyon Raporu sunumu hem de son PPK metninde Merkez Bankası’nın Aralık ayında faiz indirimine gideceğine dair çok güçlü sinyal vermesi oldu. Hem Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın enflasyon raporu sunumundaki hem de son PPK metninde de görülen bazı olumlu ve yumuşak tonlamalar Aralık ayında bir faiz indirimi yapılacağı beklentisini doğurdu. Borsa bu faiz indirim beklentileri ve Trump zaferinin de etkisiyle güçlü dirençlerinin hızla kırarak 9750’nin kıyısına kadar yükselebildi.

Borsada 3. çeyrek bilançolarının sona ermesi, borsa üzerindeki baskıyı hafifleten bir diğer unsur oldu. 3. çeyrek bilançolarının kötü gelmesi bekleniyordu; ancak buna rağmen 9 aylık finansalların beklenenden daha kötü gelmemesi ve bazı büyük şirketlerin beklentinin üstünde kâr açıklaması, 4. çeyrek bilançolarına dair bakışı kısmi de olsa olumluya çevirdi. Bu beklentiyle piyasa, bilançolar açısından 3. çeyrekte en kötünün görüldüğünü, 4. çeyrekte her ne kadar kötü bilançolar olsa da, 3. çeyrek kadar zayıflık olmayabileceği umudunu taşıdı. Bu da borsaya ivme kazandıran bir diğer faktör oldu.

Kanımca bu hafta Orta Doğu’da İsrail ile Hizbullah arasında imzalanan ateşkes anlaşması da borsa için olumlu bir diğer unsurdu. Gerçi bu hafta hem bu ateşkes haberi hem de borsa da yakın vadede açığa satış yasağının kaldırılacağı haberi gelse de  borsanın 9700 direncini kırmada bir hayli zorlandığını görüyoruz. Bana kalırsa bu zorlanma çok da şaşırtıcı değil. Çünkü 9700-9750 bandı çok güçlü bir direnç. Haliyle yakın vadede güçlü katalizör eksikliğini de göz önüne alacak olursak bu dirençten kar satışı gelmesi oldukça doğal.

AYLIK ENFLASYON YÜZDE 2 GELEBİLİR

Önümüzdeki hafta Salı yani 3 Aralık’ta Kasım ayı enflasyonunu alacağız. Ben %2 civarında bir aylık enflasyon geleceğini düşünüyorum. Her ne kadar enflasyonun mevsim etkilerinden arındırılmış hali ve bazı alt detayları çok daha kıymetli olsa da, olur da 3 Aralık’ta %2’nin altında bir enflasyon verisi ile karşılaşırsak, bu borsada 9750 direncinin kırılmasını bir hayli kolaylaştırabilir.

Hatta öyle ki psikolojik sınır 10.000 ve hatta benim için çok daha önemli ve güçlü direnç 10.400’e doğru yükselişler çok da şaşırtıcı olmaz. Çünkü düşük gelen enflasyon piyasada enflasyona dair olumlu algıyı güçlendirirken, her ne kadar fiyatlamalara fazlasıyla dahil olsa da, Aralık ayındaki faiz indirim beklentilerini çok daha güçlü hale getirebilir. Açıkçası iyi diyebileceğimiz bir enflasyon verisi alsak da, ben beklemediğimiz veya bilmediğimiz olumlu bir gelişme olmaz ise bu yıl için şimdilik kabaca 10.500 seviyesi üzerinde tutunmanın çok kolay olmayabileceğini düşünüyorum.

Tam da burada merak ettiğim bir konu var. Geçen haftaki yazımda da dile getirmiştim; borsa tarafı faiz indirimlerini fazla coşkulu fiyatlıyor. Bu nedenle piyasa haftaya gelecek olan enflasyonun %2’nin altında gelmesini 10.500 üstü seviyelere yükselmeyi sağlayan bir Noel rallisi için bahane olarak kullanabilir mi bundan çok emin değilim. Her ne kadar bu durumun olasılığı benim nezdimde düşük olsa da, yine de hep beraber izleyip göreceğiz.