Mucize başka nasıl olur
- GİRİŞ21.08.2024 09:07
- GÜNCELLEME21.08.2024 09:07
Akparti’nin
22 yılda ülkemize kazandırdıklarını normal şartlarla anlatmak mümkün değildir. Buna -halk diliyle- ‘mucize’ diyerek anlatabiliriz.
Neden?
ÜLKELER NASIL KALKINDI
BİZ NASIL KALKINDIK
Bir ülke
Sadece siyasi iktidarlarla kalkınamaz.
Devletin dinamik organları destek verirse eğer.. o zaman kalkınır.
Peki, bizde böyle bir şey oldu? Hayır! Buna rağmen Akparti 22 yıllık kesintisiz kalkınmayı nasıl başardı ona bakalım:
NEDEN “MUCİZE” DİYORUM
Maalesef Akparti
İktidara geldiğinde (2002) devletin anayasal kurumları dahil
Ülkenin tüm dinamik baskı grupları Akparti ’ye destek vermek şöyle dursun.. cephe alarak başarısız olması için ellerinden gelenini yaptılar.
KİM BUNLAR
- Başta Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer
- MGK
- Yargı (HSYK) Daha sonra bunun FETÖ’cülerle dolu olduğu anlaşılacak ama o günkü şartlarda Akparti lideri Erdoğan da bir müddet bunlarla beraber yürümek zorunda kalmıştı. Eğer MGK ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanında dursaydı; daha 2003’te FETÖ’nün tasfiyesine başlanmış olacaktı.
- Anayasa Mahkemesi. Bu mahkeme iki defa Akparti’yi kapatmak istedi. Takdiri ilahi 1 oyla kapanmaktan kurtuldu. Akparti’nin nasıl muhataralı bir ortamda icra-i hükumet yaptığı buradan anlaşılıyor.
- Yargıtay
- Danıştay
- Sayıştay
BÜROKRASİ
Listeyi biraz daha uzatmak mümkün ama gerek yok. Buna kısaca “BÜROKRASİ Akparti’ ye karşıydı” diyelim yeter.
Peki,
Bürokrasi bugün hükumete ayak uyduruyor mu? Maalesef buna da “Evet” diyemiyorum. Gördüğüm ve duyduğum kadarıyla bürokrasi dün de Akparti’ ye karşıydı bugün de. Mevzu dağılmasın diye nedenlerine girmeyeceğim. Maksadım Akparti tüm bu zorluklara rağmen nasıl büyük bir başarı kazandığını anlatmak.
BAŞKA KİMLER AKPARTİ’YE KARŞIYDI
Başta sermaye grupları TÜSİAD vs.
Medya
Baro.. Mühendis odaları.. tabipler odası vs. vs. vs. bilinen tüm baskı grupları
Dün de karşıydılar bugün de…
NELER KAZANDIK
Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan ve kadrosu
Yukarıda saydığım tüm engellemelere rağmen 22 yılda ülkemizi nereden nereye getirdiğini kategorik olarak 4 maddede özetlemeye çalışayım:
- Teknolojide ülkemizi taa diplerden alıp dünyanın ilk 3-4 ülkesi arasına soktu. Artık eskisi gibi elimizdeki paramızla gelişmiş ülkelere karşı boynumuzu büküp silah vb. teknolojik ürünler dilenmiyoruz.
Hemen hemen
Bize gerekli tüm silah ve teknolojik ürünleri ülkemizde üretebiliyoruz.
- Akparti ülkemizin makus talihini değiştirerek muazzam altyapı projelerini hayata geçirdi. Böylece ileri ülkelerin seviyesine hatta birçok konuda onların seviyesinin üstüne çıktık. Buna örnek olarak otoyollarımız ve havalimanlarımız gösterilebilir. Bugün geldiğimiz noktada İstanbul havalimanımız Avrupa’da birinci otoyollarımız ise Almanya hariç tüm Avrupa ülkelerinden daha üstün durumda.
Bundan başka;
Dünyanın sayılı barajlarını, sulama kanallarını, hastanelerini, başta Marmaray olmak üzere köprü, viyadük ve muazzam tünellerini, her ile üniversite, hızlı trenler, uzaya fırlatılan yerli ve milli uydular ve daha sayamayacağım yüz yılda yapılamayacak yüzlerce hizmeti tüm engellemelere rağmen Akparti yapmayı başardı.
- En önemlisi
Bu ülkenin kahir ekseriyetini teşkil eden Müslüman mütedeyyin halkımız.. horlanmadan aşağılanmadan, dininin vecibelerini yerine getirebildiği ve bu ülkede birinci sınıf vatandaş olduğunu Akparti döneminde yaşadı.
Mesela;
Çocuklarımızın sorunsuz bir şekilde üniversiteye başörtüsü ile gitmelerini sağladı. Bunu bugün hafife alanlar var
Ama
O günkü Türkiye’ye gittiğimizde
Başbakanın bile çocuklarını başörtüsü ile okutamadığını bunun için yurtdışına gönderdiğini,
Hatta başbakanın eşi
Ülkenin ‘First Lady’ si Emine Hanım’ın GATA’ya Nejat Uygur adlı tiyatro sanatçısını ziyarete gittiğinde içeri alınmadığını, kapıdan çevrildiğini bugün kaç kişi bilir…
Bu örnekten çıkarak o günlerde nasıl bir Türkiye’de yaşadığımızı hayal edin.
Şimdi ise;
GATA’daki doktor ve hemşireler hatta rektör bile başörtülü. Bugün başörtülü subay, pilot, polis, vali ve kaymakamlarımız var.
Bunlar hep Akparti’nin gerçekleştirdiği sessiz devrimlerdir.
Ülkenin mütedeyyin insanlarına yapılan hizmet sadece bu değil.
Kur’an kurslarından okullarda çocukların dini eğitim derslerine kadar birçok iyileştirme yapıldı.
-
AYASOFYA
IMF
BM
SİYONİSTLERE VERİLEN CEVAP vs.
Ayasofya
Bizim için Kızıl Elma idi.. açtı
Taksim’e cami yapılamaz dediler.. yaptı
Çamlıca Camisini Anadolu yakasının adeta kubbesine kondurdu
IMF’yi parasını cebine sıkıştırıp kovdu
BM’de tüm müstekbirlerin gözünün içine bakarak dünyanın 5’ten büyük olduğunu haykırdı
Siyonizm temsilcisini tüm dünyanın gözü önünde haddini bildirerek, sözlerini tokat gibi suratına yapıştırdı.
NETİCE
Akparti
Tüm engellere rağmen 22 yılda bunları yaptıysa,
Bir de batı ülkelerinde olduğu gibi engele çengele takılmadan yoluna devam etseydi daha neler yapardı Allah bilir.
Kaldı ki, bu saydıklarım Akparti’nin hizmet dökümü değil. Daha saymadığım o kadar çok şey var ki… Hepsini yazsam sayfalar yetmez.
Mesala;
15 Temmuz hain darbesi var
FETÖ ile içeride ve dışarıda olan mücadele var
PKK ile içeride PYD/YPG ile dışarıda olan mücadele var
Tarihin kaydettiği ve ülkemizin 11 şehrinin yıkıldığı en büyük deprem var
Korona-Pandemi süreci var
EYT var
16 milyon emekli 4-5 milyon sosyal yardım alan var
Hendek- Kobani kalkışması var
Gezi Parkı ile hükumetin düşülmek istenmesi var
MİT TIR’larını durdurulup ülkenin kaosa sürüklenmek istenmesi var
Yani var oğlu var.
Ben kısacık değinmeye çalıştım.
Tüm bunlara rağmen
Tayyip beyin kıymetini biliyor muyuz? Maalesef hayır!
Hâlbuki
Cumhurbaşkanımızın sadece 15 Temmuz’daki duruşu ile ona ömür boyu şükran borcumuzun olması gerekirdi.
Neden?
Çünkü eğer 15 Temmuz’da başımızda Demirel olsaydı ve Demirel şapkasını alıp gitseydi
Veya Kılıçdaroğlu olsa ve o da tankların arasından ‘salimen’ sıvışıp gitseydi bugün biz ne olurduk?
Amerika’nın üçüncü sınıf bir sömürgesi olurduk.
Başka ülkede olsa
Tayyip beyin adına şiirler şarkılar bestelenir meydanlara heykelleri dikilirdi
Ama bizde
Son yapılan seçimde ona yenilgi yüzü tattırıp
15 Temmuz’a ‘tiyatro’ diyenler.. tankları alkışlayanlar kazandı
Ne diyelim… Bu da bizim makus talihimiz.
Ama
Her şeye rağmen
Akparti ’ye gönül vermiş Reis’e can-ı gönülden bağlı olan milyonlar var. Bir gün gelip Türkiye’nin 5’ten de büyük olduğunu.. Bayrağı da göndere çekecek olanlar yine onlar olacaktır.
20.08.2024
Emin Batur
Yorumlar2