Bu bayramın siyaset bombası da Muharrem İnce’nin CHP’den ayrılıp yeni bir siyasi parti kuracağı iddiası oldu. Kendisi bu iddiayı yalanlamadığına göre, böyle bir ihtimal var. İnce, şu anda nabız yokluyor.

 

CHP’de “parti iyi yönetilmiyor” diyen ve Kılıçdaroğlu’nun ortaya koyduğu yönetim tarzından rahatsız olan çok. Kimi bu duygularını açıktan dillendiriyor, kimi de kapalı kapılar ardında konuşuyor. Tabanda da bir sıkıntı olduğu ortada: Kamuoyu araştırmalarında görünüyor zaten. “Sizce kim Cumhurbaşkanı olmalı?” sorusuna CHP’lilerin verdiği cevaplarda bile Kılıçdaroğlu çok alt sıralarda yer alıyor.

Ancak…

 

Muharrem İnce, bu görüntüye rağmen CHP içinde bir heyecan yaratamadı. Parti yönetimine karşı ciddi bir mücadele başlatmış Kemal Anadol ve Şahin Mengü gibi isimlerle de şu ana kadar temasa geçmiş değil. Ayrıca, onlar bile İnce öncülüğünde yeni bir parti girişimine sıcak bakmıyorlar.

Sonuç olarak, Muharrem İnce’nin CHP Grubu’ndan önemli bir parça koparıp götürme gücü bulunmuyor. Belki Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ile Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün gibi bazı isimleri yanına alabilir. CHP’de yer yer gedikler açabilir.

Hepsi bu!

Ancak, bunu da küçümsememek lazım. İnce bir seçimde kazanamaz, ama CHP’ye pek çok yerde önemli kayıplar yaşatabilir. Bu tabloya bakınca, kurulursa eğer Muharrem İnce’nin partisi CHP ile önemli ölçüde pazarlık imkânı yakalayabilir. Kendisini ve destekçilerini rahatça Parlamento’ya taşıyabilir.

Tabi o pazarlığın parti kurulmadan yaşanması ve Kılıçdaroğu’ndan bazı tavizler koparılması da mümkün!

***
Sonucu görmeden şimdiden şunları söyleyebiliriz:

Muharrem İnce bir siyasi parti kurarsa, kaçınılmaz olarak Millet İttifakı içinde yer alacak. Tersi düşünülemez bile. O durumda da CHP, İyi Parti, SP, HDP cephesinde konumlanacak. Bu da Millet İttifakı’nın iyice yamalı bohçaya ya da Bremen Mızıkacılarına dönmesi demek!

Unutmadan ekleyelim, o ittifakın içinde Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan gibi isimler de bulunacak. Yeni bir ses olarak Muharrem İnce’nin de eklemlenmesiyle çatlak sesler birbirine karışacak.

İttifakın dinamosu olan CHP ve Kılıçdaroğlu’nun işi iyice zorlaşacak.

Hiç de istenen bir durum değil bu. O yüzden kirletmeler ve engellemeler şimdiden başladı. Kulaktan kulağa ciddi bir iftira kampanyası yürütülüyor. İnce’nin Erdoğan’dan destek aldığı ve önüne geniş maddi imkânların serildiği yönünde bir karalama kampanyası şimdiden hayata geçirilmiş durumda.

***
CHP’de yadırganacak gelişmeler değil bunlar. Üstelik geç bile kaldı. Kılıçdaroğlu, son 10 yıldır partiyi değiştirdi, dönüştürdü; belli kadroları etkisizleştirip saf dışı bıraktı. CHP’nin geçmişle ilişkisini kopardı. Yönetim daha düne kadar “CHP kapatılsın” diyenlerle mezhepçi yaklaşımlar gösterenlerin eline geçti.

Yaşananlar, “Yeni CHP” diyen Kılıçdaroğlu anlayışı ile CHP geleneklerine sahip çıkmaya çalışanların mücadelesi olarak da değerlendirilebilir.

Ama Muharrem İnce de, parti içinde mücadele başlatan diğer gruplar da çok geç kaldılar. CHP’de atı alan Üsküdar’ı geçti.

Şimdi işleri birkaç sene öncesine kıyasla çok zor!  

AKŞAM