Halep: Savaş yorgunu bir şehrin portresi
- GİRİŞ02.12.2024 09:08
- GÜNCELLEME14.12.2024 09:09
Suriye’nin ikinci en büyük kenti Halep, bir kez daha savaşın eşiğinde. 5 bin yıllık tarihinde yüzlerce saldırıya, savaşa ve yağmalamaya rağmen ayakta kalan kent, bir dönem dünya üzerindeki en güzel kentlerden biriydi. Aynı zamanda dünyanın en önemli ticaret merkezlerindendi. Yıllar boyu Hititler'den Bizanslılara, Romalılardan Osmanlı'ya kadar birçok medeniyetin izlerini taşıdı. 2011'deki iç savaşın izlerini hâlâ toparlamaya çalışan kent, kendini bir kez daha çatışmaların ortasında bulacak. Peki neden önemli?
Suriye’de Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif silahlı gruplar, ülkenin en büyük ikinci kenti Halep'i aldı. Silahlı örgüt Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) ve müttefikleri, 27 Kasım Çarşamba günü Esad rejimine yönelik operasyon başlattı. Operasyonun adı da "Saldırganlığı Caydırma (Rad'ul Udvan) Operasyonu".
İÇ SAVAŞIN SEMBOLÜ KENT
Halep, bir zamanlar Suriye'nin en büyük şehriydi. Aynı zamanda ülkenin sanayi ve finans merkeziydi. Mart 2011'de Suriye iç savaşı başladığında bu şehir, diğer kent ve kasabalarda görülen büyük çaplı protestolara tanık olmadı. Ancak Temmuz 2012'den itibaren muhaliflerin Esad rejimini devirmek ve Suriye'nin kuzeyinde kontrolü ele geçirmek için bir saldırı başlatmasıyla önemli bir savaş alanı haline geldi. Ülkede Esad karşıtı muhaliflerin ayaklanmasına, IŞİD ve farklı gruplar da eklenince çok cepheli bir iç savaş başladı. Zaman içerisinde silahlı isyancı gruplar ülkedeki bazı bölgeleri ele geçirdi, kentin batısı Şam rejimi doğusu ise isyancılar tarafından kontrol edilen bir kente dönüştü ve iç savaşın sembolü haline geldi.
SAVAŞLARIN KURBANI BİR ŞEHİR
Halep, Arapça adıyla Halab, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri. 4 bin yıldan fazla süredir birçok medeniyete ev sahipliği yapan kent, MÖ 3. binyıldan itibaren Hititler, Asurlular, Persler, Yunanlar, Romalılar ve Bizanslılar gibi birçok medeniyetin hakimiyetinde kaldı. Zaman içerisinde İslamiyet ile birlikte Emeviler, Abbasiler, Selçuklular, Eyyubiler ve Osmanlılar gibi İslam medeniyetlerinin önemli bir merkezi oldu. Hititlilerin eline geçene kadar Yamhad Krallığı'nın başkentiydi. Daha sonra kent, coğrafi konumu nedeniyle Akdeniz ile doğudaki topraklar arasında ticaret yapan tüccarlar için önemli bir ticaret merkezi oldu. MS 636'da Arap Müslüman birlikleri tarafından fethedildi. Yaklaşık 80 yıl sonra, Emevi Halifesi Süleyman'ın iktidarında kente Ulu Cami inşa edildi. 10. yüzyılda Kuzey Irak ve Suriye'de hüküm sürmüş bir Şii Arap hanedanı olan Hamdanilerin başkenti oldu. Daha sonra Bizans İmparatorluğu, Haçlılar ve Selçukluların Halep ve çevresinde, bölgenin kontrolünü ele geçirmek için mücadele ettiği bir dönem yaşandı. Geçirdiği savaş sonrası 12. yüzyılın ortalarına kadar toparlanamadı. 13. yüzyılda Eyyubi yönetimi altında kent, büyük bir refah ve genişleme dönemi yaşadı. Ancak Moğolların 1260'da kenti fethetmesi her şeyi değiştirdi. 1300'lü yılların ortasında kenti etkisi altına alan veba salgını ve 1400'te Timur İmparatorluğu'nun kenti yağmalaması, kenti bir kez daha altüst etti. 1516'da Halep, Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası oldu. Kısa sürede kent, Doğu ile Avrupa arasında bir ticaret merkezi olarak konumlandı. Halep'in ticaret güzergahlarında geçiş merkezi olma rolü, 18. yüzyılın sonlarına doğru azaldı. Suriye'nin bağımsızlığını kazanmasının ardından Halep, başkent Şam ile rekabet edebilecek büyük bir sanayi merkezine dönüştü. 2005'e gelindiğinde nüfusu 300 binden 2,3 milyona çıktı. Günümüzde Halep'in nüfusu çoğunlukla Sünnilerden oluşuyor. Halep ayrıca Suriye'deki en büyük Hristiyan nüfusa sahip. Kentte Ermeni, Şii ve Aleviler yaşıyor. Halep, 1986 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alındı. 2011 yılında başlayan Suriye iç savaşı nedeniyle büyük ölçüde zarar gören Halep, yeniden inşa edilmeye çalışılmakta.
HALEP'İ ALAN NEYİ KAZANIR?
Halep, Türkiye sınırına yaklaşık 50 kilometre mesafede. Anadolu'dan Suriye'ye, Suriye'den Anadolu ve Akdeniz'e geçişte önemli bir rota üzerinde yer alan Halep, Türkiye için de büyük bir stratejik öneme sahip. Halep, 2019'dan beri rejimin kontrolündeydi. Halep'in kontrolünü ele geçirmek, nüfuzdan daha fazlasını getirecektir. En önemli ödül ise ikmal yolları olacaktır. HTŞ'nin hedefi, kendileri için kritik önemde olan M5 karayolunu da ele geçirmek. Şam-Halep karayolu olarak bilinen M5 karayolu, 2020'de rejimin eline geçmişti. HTŞ ve müttefikleri, M4 ve M5 karayollarının kesişim noktasında da kontrolü ele geçirdi ve rejimin ana ikmal hatlarını da kesmiş oldu. Bundan sonraki dakika ve günlerde neler yaşanacağını hep birlikte göreceğiz.
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol