Suriye'de 14 yıldır süren savaşta, Fırat Nehri'nin doğusunu ABD desteğiyle işgal etmiş olan PKK/YPG/SDG'ye bağlı güçler, 8 Aralık'ta Esad'ı deviren Şam'daki yeni yönetimle görüşmeler yürütüyor.

ORDU İÇİNDE ORDU OLMAK İSTİYOR PKK

Terör örgütü PKK/YPG/SDG'nin, bu görüşmelerde, Suriye ordusu içinde özerk bir yapı olmayı teklif ettiği ortaya çıktı.

Suriye Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra, başkent Şam'da Reuters'e verdiği demeçte, PKK/YPG liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) silah bırakıp orduya katılma sürecini ele almakta geç kaldığını belirtti. Kasra ayrıca, PKK/YPG/SDG güçlerinin, Suriye Silahlı Kuvvetleri içinde kendi askeri bloklarını muhafaza etmelerinin doğru olmayacağını söyledi.

PKK/YPG/SDG elebaşı "Mazlum Kobani" kod adlı Ferhat Abdi Şahin, temel taleplerinden birinin merkeziyetçi bir yönetim olduğunu, SDG'nin Savunma Bakanlığı ile bütünleşmeye açık olduğunu ancak bunun "askeri bir blok" olarak ve dağılmadan yapılabileceğini söyledi. Yani Abdi, silah bırakmayı düşünmediklerini, ordu içinde paralel bir yapılanma talep ettiklerini söylemiş oldu bir nevi.

SURİYE'DEN VETO

Ancak yeni Suriye yönetimi, bu teklifi anında reddetti. Ebu Kasra, böyle bir şeyin kesinlikle mümkün olmadığını, PKK/YPG'nin Savunma Bakanlığı'na bağlanmaktan ve Bakanlık'ın uygun gördüğü askeri dağılımı kabul etmekten başka çaresinin olmadığını aktardı.

TÜRKİYE DE YENİ SURİYE YÖNETİMİ DE KARARLI: TEK GÜÇ ORDU OLACAK

Yeni Suriye yönetiminin en büyük önceliklerinden biri de ülke içindeki çok sayıda silahlı grubu "Savunma Bakanlığı" bünyesi altında birleştirmek. Bu kapsamda, uzun süredir söz konusu tüm gruplarla birebir görüşmeler yürütüyor. Suriye Milli Ordusu (SMO) ve Heyet Tahrir Şam (HTŞ) gibi büyük gruplar orduya katılmayı kabul etti. Ancak SDG'nin böyle bir kararı kendi başına vermesi mümkün değil. Zira ABD, SDG'yi "IŞİD'e karşı kilit bir müttefik" olarak görürken, Türkiye bu oluşumu (SDG) PKK ile bağlantılı bir ulusal güvenlik tehdidi olarak değerlendiriyor. Yine Suriye de ordu dışındaki hiçbir gücü kabul etmeyeceğini söylüyor.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, terör örgütünün Suriye'nin geleceğinde bir yeri olmadığını belirterek, "YPG'nin ortadan kaldırılması bizim stratejik hedefimiz. Ya bunlar kendilerini feshederler ya da feshedilirler yani yok olurlar." demişti.

Suriye'nin fiili lideri konumundaki Ahmed Şara da Kürt halkının Suriye'nin önemli bir bileşeni olduğunu söylemiş ancak Suriye ordusu dışında bir gücün kabul edilemeyeceğini belirterek, PKK/YPG'nin varlığına izin vermeyeceklerini aktarmıştı. Şara, Fırat Nehri'nin doğusundaki krizi çözmek ve daha sonra bu grubu hükümetin silahlı kuvvetlerine katmak için müzakereler yürüttüklerini söylemişti.​​​​​​

MESELENİN TÜRKİYE İÇİNDEKİ AYAĞI

Bu bağlamda, hem Türkiye içinde yürütülen "Terörsüz Türkiye" girişimini hem de Suriye'de örgütün silah bırakması için yapılan görüşmeleri ayrı okumamak gerekiyor.

Eğer hedeflenen gerçekleşirse, Türkiye ve Suriye terör belasından kurtulacak, emperyal güçler kaybetmiş olacak. Ama bu meseleleri çözmek o kadar basit olmayacak, bunun da farkındayız.

Selametle.

Erkan Talu / Haber7