Batı Şeria'nın adı değiştirilip ilhak edilecek
- GİRİŞ11.02.2025 08:09
- GÜNCELLEME11.02.2025 10:47
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Binyanmin Netanyahu ile düzenlediği basın toplantısında, Gazze için radikal bir plan açıkladı. Trump, Gazze'yi ABD'nin devralacağını söyledi. "Oraya sahip olacağız." dedi. Gazze'yi "moloz yığını" olarak tanımlayan Trump, bölgedeki 1,8 milyon insanın başka ülkelere yerleştirilmesini istedi. "Gazzelilerin bölgeyi terk etmek dışında alternatifi yok." diyen Trump, ABD kontrolünde bölgenin yeniden inşa edileceğini belirtti. Trump'ın Orta Doğu Temsilcisi Steve Witkoff da Gazze'nin yeniden inşası için 5 yıl, tamamen yenilenmesi için 10-15 yıl gerektiğini söyledi. Bu plan, İsrail devletinin 1948'de kuruluşundan ve 1967'deki işgalinden bu yana ABD'nin bölgeye yönelik en radikal politika değişikliği olarak değerlendiriliyor. Plan, geleneksel iki devletli çözüm olasılığını ortadan kaldırıyor ve uluslararası hukuka da aykırı. Trump yönetimindeki ABD, bu hukuksuzluğa bir yenisi ekleyebilir.
SIRADAKİ HEDEF BATI ŞERİA
Aynı basın toplantısında, İsrailli bir gazeteci Trump'a kritik bir soru aslında. Bu konu gündeme hiç gelmedi neredeyse.
Soru şuydu; "Sayın Başkan, birçok kişinin Yahudi halkının kutsal kitaptaki vatanı olduğuna inandığı 'Yahudiye' ve 'Samarya' bölgelerinde İsrail egemenliğini destekliyor musunuz?"
Trump soruya, "Bunu temsilcilerinizin birçoğuyla görüşüyoruz. Çok iyi temsil ediliyorsunuz ve insanlar bu fikri beğeniyor ancak henüz bu konuda bir pozisyon almadık. Ancak önümüzdeki 4 hafta içinde muhtemelen bu çok özel konu hakkında bir duyuru yapacağız." diye cevap verdi.
İsrailli gazetecinin, sorusunda "Batı Şeria" yerine, Batı Şeria'nın İsrail'deki karşılığı olan "Yahudiye" ve "Samarya"yı kullanması tuhafıma gitti. Çünkü daha önce "West Bank" yani "Batı Şeria" olarak sorardı gazeteciler. Ben de kendimce bir araştırma yoluna gittim ve ilginç gelişmelere rastladım.
Esas konuya geçmeden önce şu bilgiyi sizlere vermek istiyorum. 19 Ocak'ta Hamas ile İsrail arasında Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmaları imzalandı. Bu anlaşmadan sadece iki gün sonra yani 21 Ocak'ta, İsrail, Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Cenin kentine "Demir Duvar" adını verdiği operasyon başlattı. İsrail ordusu, Cenin'de sürdürdüğü şiddetli saldırılarını 27 Ocak'ta Tulkerim'i, 2 Şubat'ta da Tubas'ı kapsayacak şekilde genişletti. Buralardaki operasyonlar hala devam ediyor ve şu ana kadar da 30'dan fazla Filistinli hayatını kaybetti. Bu konuya sonda yeniden değineceğiz.
DİLDE DEĞİŞİMLE İLHAKI BAŞLATTILAR
Şimdi gelelim meselemize. ABD'deki bazı Cumhuriyetçi siyasetçiler, İsrail'in Batı Şeria'yı ilhak etmesini destekleyen politikalar üzerinde çalışıyorlar.
Trump'ın yeniden "ABD Başkanı" olarak Beyaz Saray'a geri dönüşü, İsrail'in işgal altındaki toprakları ilhak etmesini destekleyenleri de cesaretlendirdi. Batı Şeria'nın İsrail tarafından ilhak edilmesini destekleyen siyasiler, bu görüşlerini yansıtan bir dili şimdiden kullanmaya başladılar.
Sadece dilde değil, anayasada da bir değişiklik için düğmeye bastılar. Temsilciler Meclisi ve Senato'daki Cumhuriyetçiler, ABD hükümet belgelerinde "West Bank" yani "Batı Şeria" teriminin kullanılmasını yasaklayacak ve bu ifadenin yerine İsrail'de yaygın olarak kullanılan ve bölgenin İncil'deki isimleri olan "Judea ve Samaria" yani "Yahudiye ve Samarya"nın kullanılmasını sağlayacak yasa tasarısını sundular.
Bu dilsel teklif, İsrail'in 1967'den beridir işgal ettiği topraklar üzerindeki tarihi iddiasını güçlendirmeyi ve desteklemeyi amaçlıyor.
Tasarının savunucusu olan milletvekilleri, Yahudi halkının "Yahudiye" ve "Samarya" üzerindeki yasal ve tarihi haklarının binlerce yıl öncesine dayandığını, ABD'nin "Batı Şeria" gibi siyasi içerikli bir terimi kullanmayı bırakması gerektiğini söyledi. Hatta bu vekiller, Temsilciler Meclisi'nde "Yahudiye-Samarya Dostluk Grubu" bile kurdular.
GÜÇ TAMAMEN CUMHURİYETÇİLERDE
20 Ocak'ta yapılan ABD seçimlerinde, Cumhuriyetçiler sadece başkanlığı kazanmadı; Temsilciler Meclisi ve Senato'da da üstünlüğü alarak Amerikan siyasetinde tam egemen konuma yükseldi.
TRUMP KLASİK ABD POLİTİKASINI ÇÖPE ATTI
İsrail'in Batı Şeria'daki işgalinden bu yana, yüz binlerce İsrailli hem zımni hem de açık hükümet onayıyla buraya yerleşti. Yerleşimlerin sayısının ve büyüklüğünün artması, Filistinlilerin topraklarını daha da kaybetmesine neden oldu.
İsrail'in Batı Şeria'daki hakimiyetini genişletmek, Netanyahu'nun aşırı sağcı koalisyonundaki pek çok milletvekilinin hedeflerinden biri ve pek çok yerleşimci Trump'ın bu projeyi destekleyeceğini umuyor.
Diğer ülkeler ve uluslararası toplum ise, İsrail yerleşimlerini yasadışı olarak görüyor ancak hiçbir adım atmıyor.
İlk döneminde Trump, ABD'nin Batı Şeria'daki İsrail yerleşimlerini yasadışı kabul etmediğini söyleyerek, hem Demokratlar hem de Cumhuriyetçiler yönetiminde uzun yıllardır devam eden Amerikan politikasını tersine çevirmişti. Son Biden yönetimi de İsrail yerleşimlerinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu, ilhaka karşı çıktıklarını söylemişti. Hatta Biden yönetimi, yerleşimci şiddetindeki artışı gerekçe göstererek, ABD'nin Batı Şeria'da huzuru bozan İsraillilere yaptırım uygulamasına izin veren bir kararname imzalamıştı. Ancak Trump, göreve geldiği ilk gün bu emri iptal etmişti.
TRUMP, BATI ŞERİA'NIN İLHAKINA SICAK BAKIYOR
Kısacası ABD Başkanı Trump, yayılmacı İsrail politikalarına destek verdiğini belirtmiş ve ilk döneminde de Batı Şeria'nın büyük bir bölümünün İsrail tarafından ilhak edilmesini destekleyeceğini söylemişti.
Trump, Netanyahu'yla basın toplantısı düzenlemeden önce Oval Ofis'te gerçekleştirdiği bir basın brifinginde, Batı Şeria'nın bir bölümünün ilhak edilmesini destekleyip desteklemediği sorusuna net olarak yanıt vermekten kaçınsa da bu fikri tamamen reddetmedi. İsrail'e atıfta bulunarak "Toprak açısından kesinlikle küçük bir ülke." dedi ve sonra aslında İsrail'in ne kadar büyük topraklara sahip olduğunu anlatmak için bir benzetme kullandı: "Bakın masam Orta Doğu olsun, bu elimdeki harika kalem de hatta kalemin üst kısmı da İsrail. Bu iyi değil mi? Bu oldukça büyük bir fark." Trump açıkça, "İsrail benim koruman altında, ben de Orta Doğu'nun hakimiyim." dedi.
Netanyahu'yla düzenlediği ortak basın toplantısında ise Trump, "İnsanlar bu fikri (ilhak) beğeniyor ancak henüz bu konuda bir pozisyon almadık. Önümüzdeki 4 hafta içinde muhtemelen bu çok özel konu hakkında bir duyuru yapacağız." dedi ve yine ilhakı reddetmedi.
İSRAİL'DE DE BATI ŞERİA'NIN ADININ DEĞİŞTİRİLMESİ MECLİS'TE
İsrail'de de "Batı Şeria" yerine "Yahudiye" ve "Samarya" adlarının kullanılması için yasa tasarısı Meclis'e sunuldu. Yasa tasarısının 12 Şubat günü Knesset'te oylanması bekleniyor.
Yukarıda da bahsetmiştim; bu yüzden İsrail ordusu, Gazze'de ateşkes sağlanır sağlanmaz Batı Şeria'da Cenin ve diğer kentlere saldırmaya başladı. Rehineler takas edildikten sonra Gazze'ye yeniden saldırı olmayacağının da bir garantisi yok.
Dün mesela, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan Filistinlileri Gazze benzeri bir kaderle tehdit etti. Smotrich, düzenlediği basın toplantısında, "Tulkarm ve Cenin, Cibaliye ve Şucaiye'ye; Nablus ve Ramallah, Refah ve Han Yunus'a benzeyecek." dedi.
ATEŞLE OYNANIYOR
Gazze'yi devralıp Filistinlileri başka ülkelere gönderme hedefinde ısrarcı bir Trump yönetimi var. Eğer yakın bir zaman içinde de Batı Şeria'nın ilhakına onay verirlerse, bölgemiz için işler iyice kötü gitmeye başlayacaktır. Bu durumda, İsrail'in uzun vadede barış ve komşularıyla ilişkileri daha da çıkmaza girecektir.
Çünkü bu teklifte tehlikeli olan şey, bir araziye hangi ismin verildiği değil, İsrail'in bu toprak parçası üzerindeki egemenliğini teyit etme girişimin olmasıdır. Ve buna "ilhak" denir, bu sadece uluslararası hukuka göre yasadışı olmakla kalmaz aynı zamanda İsrail'in Sünni Arap dünyası ile ilişkilerini normalleştirme çabasının da ölümü demek olur.
Bu durum, iki devletli çözüm umutlarını zayıflatacağı gibi, bölgede daha fazla siyasi gerginlik belki de yeni bir çatışma çıkmasına da neden olacak.
Ne yazık ki bu didişmeden kim yarar sağlar kestirmek zor. Bizim elimizden de bu konuları gündeme getirmekten, dua etmekten başka bir şey gelmiyor.
Allah sonumuzu hayreylesin; on yıllardır zulümle sınanan Filistinlilere sabır, Müslüman ülkelere ve yöneticilerine nizam ve izan versin. Allah, Gazze ve Batı Şeria'yı "Filistinlilerin Ergenekon'u" kılsın.
Sağlıcakla kalın.
Yorumlar53