Önce Fenerbahçe karşısında Kadıköy’de alınan derbi galibiyeti ardından PAOK zaferi ile UEFA Avrupa Ligi’ne yapılan üç puanlı başlangıç…Galatasaray’da şampiyonluk şarkıları bu kez erken söylenmeye başlanmıştı. Ta ki Kasımpaşa 90+5’te Aslan’ın fiyakasını bozana kadar!

Osimhen’in üst düzey performansı ve Icardi’nin de sakatlıktan golle dönüşüyle Galatasaray’ın ligde oynayacağı Kasımpaşa maçı rakip takım taraftarlarının bile sonucunu en çok merak ettiği karşılaşmalardan biri haline geldi. Okan Buruk’un Ali Sami Yen’de Osimhen-Icardi forveti ile Kasımpaşa maçına başlayacağı sarı-kırmızılıların 4-4-2 oynayacağı bilgileri meslektaşlarımız tarafından dile getirilince taraftarlar iyice heyecanlanmaya başladılar. Nitekim cumartesi akşamı maçtan saatler önce on binlerce taraftar stadyumu doldurarak takımlarının şovuna şahitlik etmek için yerlerini aldılar.

Çoğu takım için bir tanesi bile hayal olan Osimhen-Icardi çiftli forvet hattıyla Galatasaray, Kasımpaşa maçına fırtına gibi başladı. Dakikalar 35’i gösterdiğinde Osimhen sarı-kırmızılı formayla ilk gollerini atarken, Arjantinli yıldız Icardi de skor tabelasına ismini yazdırıyordu.

3-0’lık net skorla birlikte sarı-kırmızılıların farkı açacağı yine sansasyonel bir galibiyet daha alarak rakiplerine gözdağı vereceği beklentisi artık iyice oturmuştu. Öyle ki ilk yarının sonlarına doğru artan Kasımpaşa baskısı ve gelen gol bile bu beklentiyi değiştirmiyordu.

Ancak öyle bir ikinci yarı vardı ki; yalnızca siyahla beyaz birbirlerine bu kadar zıt olabilirlerdi. Okan Buruk, skor avantajının verdiği rahatlıkla ilk olarak ikinci yarının başında hafif bir sakatlık yaşayan Osimhen’le Sallai’yi, yaklaşık 15 dakika sonra da Yunus Akgün ve Gabriel Sara’yı oyundan aldı. Dakika 74’ü gösterdiğinde ise bu kez kenara Mauro Icardi geliyordu. Maçın bitmesine neredeyse 20 dakika varken tüm değişikliklerini yapan ve takım kurgusunu tamamen değiştiren Okan Buruk bu hamlesinin bedelini pahalı ödeyecekti. İlk yarıdaki o coşkunun, gollerin yerini doğru dürüst 3 pas bile yapamayan, kendi yarı sahasından topla çıkamayan ve sürekli pas hataları yapan bir Galatasaray takımı almış, Kasımpaşa ön alan baskısı ve rakip ceza sahası çevresinde etkili paslarla sarı-kırmızılı kaleyi yokluyordu. Yani gol bağıra bağıra geliyordu. Nitekim 83. Dakikada Hajradinovic’in penaltıdan attığı gole 90+5’te Nuno Da Costa da eşlik edince maç 3-0’dan dönüyor, 3-3’lük skor Galatasaray için büyük bir şok, Kasımpaşa için ise altın değerinde 1 puanla sonuçlanıyordu.

Maç sonrası basın toplantısında hatasını kabul eden Okan Buruk, yoğun maç trafiğini ve sakatlık endişelerini düşünerek bu rotasyonu yaptığını ancak başarılı olamadığını söyledi. Fakat bu Galatasaray’ın sahasındaki 2 önemli puan kaybını hem de 3-0 öne geçtikten sonra 3 gol birden yiyerek tarihi bir skor alması gerçeğini değiştirmedi.

Geçen sene kafa kafaya giden ve rekorlarla biten lig yarışı düşünülürse 1 puanın hatta atılan 1 golün bile ne kadar önemli olduğu gerçeği hatırlanacaktır.

Bu nedenle görece olarak henüz sezon başında böyle bir hata her ne kadar Okan Buruk’un hanesine eksi yazsa da telafi edilebilir. Ancak Buruk gibi ligin şampiyonluklar yaşamış tecrübeli teknik direktörünün her maçı ciddiye alıp, rotasyon ve oyuncu değişiklikleri konusunda daha dikkatli olması gerekiyor. Aksi halde bunun faturasını önümüzdeki günlerde daha ağır ödeyebilirler.