Artık "Cambazlara bak"mayalım
- GİRİŞ13.02.2025 19:03
- GÜNCELLEME13.02.2025 19:24
Meşhur hikâyeyi bilirsiniz. Eskiden gösterilerde, sirklerde ya da kumpanyalarda yankesiciler, izleyicilerin paralarını çalabilmek için dikkatleri cambaza çekermiş. Birisi “cambaza bak”, “cambaza bak” diye bağırıp işaret edince izleyiciler oraya odaklanır, diğer yankesiciler de fırsattan yararlanarak izleyenlerin ceplerini boşaltırmış. Bu meşhur hikâye, gündem saptırmayı en iyi tasvir eden anlatılardan biri olarak sıkça dillendirilir.
Türk futbolunda bundan daha kötüsü olamaz herhalde dediğimiz bir olayı unutamadan maalesef yeni skandallar karşımıza çıkıyor. Özellikle son yıllarda yaşadıklarımız, 100 yılı aşkın futbol tarihimizin tamamında yaşananların toplamından fazla olaylara şahit olmamıza neden oldu. Son olarak Galatasaray – Adana Demirspor karşılaşmasında, Adana Demirsporlu futbolcuların hakem kararlarını protesto ederek sahadan çekilmeleri ve maçın tatil edilmesi zaten sıkıntılı olan futbol gündemimizi iyice gerginleştirdi. Kim haklı, kim haksızı bir kenara bırakarak işin başka bir boyutuna dikkatinizi çekmek istiyorum. Zira artık söylenecek, eleştirilecek ne yeni bir şey kaldı ne de yapılacak bir hamle.
Federasyon başkanları, MHK başkanları ve kurullar, kulüp başkanları değişiyor, futbolcular gelip gidiyor ama ne yazık ki Türk futbolundaki kronikleşmiş sorunlar bir türlü düzelmiyor. Ve maalesef bu sorunlar hem spor gündemimizi hem de ülke gündemimizi gereksiz yere meşgul ediyor. Bir de üstüne futbolda uluslararası anlamda bir arpa boyu yol alamadığımız gibi, ülkemizin milyon dolarları da gereksiz yere yurt dışına gidiyor.
4 BÜYÜK KULÜBÜN BORCU 50 MİLYAR TL’YE YAKLAŞTI
Bu kadar başarısızlığa bu kadar krize rağmen bile daha dün sona eren kış transfer döneminde bile Süper Lig takımları 33’ü yurt dışından olmak üzere 58 transfer yaptılar. Bunların birçoğu milyon dolarlık maliyetleriyle rekorlar kırdılar.
Süper Lig’de en fazla taraftar sayısına sahip ve en fazla şampiyonluk yaşayan takımlar olan Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’un 2024 yılı Aralık ayı itibariyle borçları tam 47,5 milyar TL olarak açıklandı. İnanılmaz bir rakam. Şöyle bir karşılaştırma yapabilirsiniz. Devletimizin Gençlik ve Spor Bakanlığı için 2025 yılında ayırdığı bütçe 231 milyar TL. Yani bu bütçenin yaklaşık 5’te 1’i. Bu örnekleri çoğaltabiliriz. Ama düşünün bu 50 milyar TL gereksiz transferlere harcanıp buhar olacağına ülkemizin gençleri için ya da amatör branşlar için harcansaydı ne olurdu? Yine bazıları taraftarlık yaparak “ama şu takımın fazla, şu takımın az” diye bu rakamlara itiraz edebilirler. Onu da söyleyeyim; 4 büyük takımın da borçları birbirine yakın! Galatasaray 14 milyar, Fenerbahçe 12 milyar, Beşiktaş ve Trabzonspor ise 10’ar milyar TL.
CAMBAZA BAKMAYALIM
Yazımın başında anlattığım kısa hikâyeye dönecek olursak; biz hakemleri, penaltıları, transferleri konuşurken, ülkenin milli serveti olan milyarlarca lira buharlaşıp gidiyor. Üstelik ortada hiçbir başarı da yok. O nedenle bu saatten sonra yapılacak en mantıklı şey cambaza bakmamak. Bırakalım kendi kendilerine gösteri yapsınlar. Çünkü artık boşa harcanacak ne bir liramız ne de bir dakika zamanımız var!
2028 Olimpiyat Oyunları öncesi birçok branşta milli sporcularımız çalışmalarına başladılar. Başta güreş, okçuluk, tekvando ve jimnastik olmak üzere gözbebeğimiz milli gururlarımızın bayrağımızı yeniden dalgalandıracağına İstiklal Marşımızı yeniden dünyaya dinleteceğine eminim. Enerjimizi, zamanımızı ve en önemlisi de kaynaklarımızı artık doğru şekilde kullanmamın ve gençlerimize yatırım yapmanın vakti gelmedi mi?
Yorumlar2