G.Saray, G.Sarasız tatsız!
- GİRİŞ13.01.2025 09:03
- GÜNCELLEME18.01.2025 12:28
Henüz birkaç gün önce kupada kozlarını paylaşmışlardı. Bu kez ligde, Fatih Terim Stadı'nda, yağışlı ve rüzgarlı bir günde karşılaştılar. Okan Buruk, Çağdaş Atan karşısında kupada galibiyeti son dakikada kaçırıp, ligde 3 puanı alarak yoluna devam etti.
Maça Başakşehir'in akılcı planı karşısında Galatasaray'ın kilitlenen oyunu ile başladık. Ev sahibi takımın zaman zaman 3'lü, zaman zaman 4'lü savunmalı oyun anlayışı, Galatasaray'ın ayarlarını etkilemişti. Sarı kırmızılı ekip, istediği baskıyı kuramadı, sahaya doğru yayılan rakibi karşısında ritmini bulamadı. Tam bu esnada biraz tempo artınca gelen Barış Alper'in golü ile soyunma odasına önde girildi.
İkinci yarıda yine dengeli oyun vardı ve Başakşehir'in etkili golcüsü Piatek'sahneye çıktı. Başarılı oyuncu durumu eşitledi ancak Barış Alper'in yine sol ayakla bulduğu kritik gol, Galatasaray için puan farkının 11'e çıkması anlamına geliyordu.
SARA İÇİN İYİ GALATASARAY İÇİN KÖTÜ!
Sara'nın yokluğunda Kerem Demirbay, beklentileri karşılayamadı. Brezilyalı oyuncunun Galatasaray için ne kadar önemli olduğu adeta tescillendi. Bu, Sara için iyi; Galatasaray için kötü bir durum. Çünkü ligin özellikle ikinci yarısında Galatasaray için tarihi sezonda, yedek oyuncu katkısı mutlaka gerekiyor. Bu tabloda, belli oyunculara binen yük, ilerleyen haftalarda oyunda ve fiziksel kalitede düşüşe sebep olabilir.
Barış'ın attığı goller dışında daha az oynadığı sol kenardaki performansı iyiydi. Mücadelesi ve o bölgede oynayan Hamza'ya karşı kurduğu fiziksel üstünlük gözden kaçmadı.
GELECEK ADINA DÜŞÜNDÜRÜCÜ
Fakat Galatasaray'ın son iki maçta oyun gücünden ziyade oyuncu performansıyla galibiyete ulaşması, gelecek adına düşündürücü. Çünkü bireysel performans size maç kazandırır ancak oyun gücü sizi şampiyon yapar.
Yunus'un çalışkanlığı, sürekli toplu ve topsuz takımı öne taşıma arzusu dikkat çekiciydi. Topla en doğru zamanda vedalaşmayı artık bir oyun tercihi olarak stiline ekleyen yıldız futbolcu, mükemmel bir sezon geçiriyor. Ancak, sarı kart gördüğü pozisyonda hakeme el kol hareketleriyle yaptığı itiraz ona hiç yakışmadı. Şu an ligin en formda birkaç oyuncusundan biri olan Yunus'un, öfkesine hakim olabilmeyi de stiline eklemesi gerekiyor.
Osimhen'in rakip stoperlerle yaptığı mücadeleler, maçın içindeki keyifli anları oluşturdu. Yıldız golcünün inatçılığı, topa sahip olma arzusu takımın hücum gücünde çok önemli yer teşkil ediyor. İlk golde verdiği pasın şiddeti, Barış'a ideal bir servis oldu. İkinci golde eline isabet eden topun gidip gol ile sonuçlanmasını ise hakem yorumcuları nizami olarak yorumladı. Fakat maçın hakemi Atilla Karaoğlan, kart tercihleri, oyun içindeki genel hatalı kararlarıyla ortalamanın çok altında bir karşılaşma yönetti. Umarım ligin ikinci yarısında yabancı VAR hakemlerinin gelişi, bir nebze olsun şu hakem tartışmalarını azaltır çünkü artık her hafta oyunu hakem odaklı okumak çok can sıkıcı hal almaya başladı.
KAYBETME KREDİSİNİ ELDE ETMEK ANLAMINA GELİYOR!
Galatasaray'ın Göztepe ve Başakşehir gibi ligin sıkı takımlarını kayıpsız geçmesi, ilerleyen aylar için çok büyük avantaj. Zira, bu dönemeçleri 3 puan ile geçmek, puan kaybı olabilecek karşılaşmalarda kaybetme kredisini elde etmek anlamına geliyor.
Sarı kırmızılıların bu sezonu namağlup tamamlayacağını düşünmüyorum. Bir yerlerde elbet puan kaybı yaşanacaktır. Bu, ne kadar geç olursa şampiyonluk yarışındaki psikolojik üstünlük anlamında o kadar avantaj demektir.
Başakşehir'i, kupada ve ligde Galatasaray gibi güçlü bir kadroya karşı ortaya koyduğu oyun için de tebrik etmek lazım. Çağdaş Atan'ın iki maçta da kurgusu, dokunuşları takdir edilesiydi. Kimbilir, gelecekte belki de Premier Lig'de hocalık yapan ilk Türk teknik adam olma yolunda çok değerli bir basamak oldu.
Evren Göz - Haber7
Yorumlar9