Anadolu köylerine huzurevleri yapmalıyız…
- GİRİŞ09.12.2022 08:41
- GÜNCELLEME10.12.2022 10:27
Yaşlı başlı insanlar görüyorum sokaklarda.
Yorgun, bitkin, ait olmadıkları bir dünyaya hapsedilmişler sanki.
Nereye gittiklerini, nasıl selam vereceklerini bilmiyorlar, oturdukları bankta kimi beklediklerinden bile haberleri yok.
Büyük şehrin hengâmesinden, gürültüsünden bıkmışlar usanmışlar.
Hafızaları silinmiş…
Çoğu eşini kaybetmiş, çoluğu çocuğu büyük şehirde yaşadığı için onlar da mecburen kalkıp gelmiş buraya.
Ya da getirilmiş.
Adam yalnız kalmış, eş dost dedikodu yapmasın diye, babalarını burada yalnız bıraktılar, demesinler diye alıp getirmişler.
Bu insanlar…
Muhtemelen evlatlarına yük olmamak için emekli maaşlarını, kenarda köşede biriktirdiklerini veriyorlar, aile bütçesine katkı sunuyorlar.
Ama olmuyor…
Çünkü yaşlılar, çünkü gözlerinin feri kaçmış, çünkü tahammül sınırlarını zorlayan hasretleri var, çünkü çaresizliği iliklerine kadar hissediyorlar.
Ne istediklerini biliyorum…
Onları o kadar iyi tanıyorum ki, nerede nefes alacaklarını, nasıl mutlu olacaklarını çok iyi biliyorum.
Bu insanları kurtarmak lazım…
Şimdi beni iyi dinleyin.
Özellikle Anadolu’daki ilçe belediye başkanları iyi dinlesin.
Güzel hizmetler yapıyorsunuz, bunu görüyorum ve haddim olmayarak takdir de ediyorum.
Şöyle yapacaksınız…
Belediye başkanı olduğunuz ilçede kaç köy var, bu köylerin birbirlerine uzaklıkları nedir, önce bunları belirleyeceksiniz.
Sonra birbirine yakın köylerin ortak noktasını bulacaksınız, fiziki olarak “ortak noktadan” bahsediyorum.
Daha sonra gerekli kurumlarla görüşeceksiniz, hesap kitap yapacaksınız ve buralara otuzar, kırkar odalı, geniş bahçeli, huzur evleri yapacaksınız.
Yani üç beş tane köyün ortak kullanabileceği huzurevleri yapacaksınız.
O köylerden büyükşehirlere gitmiş, orada çile çeken, sıla hasretiyle yanıp tutuşan yaşlı insanları geri getireceksiniz.
Sadece yalnız yaşayanları değil…
Eşiyle beraber dönmek isteyenleri de davet edeceksiniz.
Sonra o huzurevlerine birer tane araba tahsis edeceksiniz.
Nasıl edeceğiniz biliyorsunuz, anlatmama gerek yok, iki tane lüks arabayı satsanız en az dört tane kullanışlı minibüs alırsınız.
Kolay yani…
Her sabah o köylere gidecek bu arabalar, huzurevinde kalan yaşlıları kendi köylerine dağıtacak.
Neden?..
Çünkü bu insanlar oralarda yaşadı, fidan dikti, bahçe suladı, namaz kıldı, hayvan baktı, babasının mezarına gitti Fatiha okudu.
Aynı şeyleri yapacaklar.
Gün boyu köylerinde vakit geçirecekler.
Akşam üstü tekrar onları köylerinden alıp sıcak huzurevine getireceksiniz.
Yemeklerini yiyecekler, namazlarını kılacaklar, sohbet edecekler, ajansları dinleyecekler ve hemen köylerinin yanıbaşında, atalarının mezarlıklarının yanında huzur içinde uyuyacaklar.
Bu ring böyle devam edecek.
Böyle olunca ne olacak biliyor musunuz?
Kimseye yük olmayacaklar, şehir onları yormayacak, çocukları iki arada bir derede kalmayacak, daha önemlisi kimseye boyun eğmeyecekler.
Şimdi siz…
Bu benim söylediklerime bakıp, ya bu bayağı pahalı iş, bunun altından kalkabilir miyiz, diyorsunuz ya.
Öyle demeyin…
Çok kolay, çok ucuz ve çok da hayrlı bir iş olacak.
Anadolu köylerinin ortak huzurevlerinden size dualar edilecek.
“Proje olsa da yapsak” diyen varsa size çok özel bir proje sunuyorum, hemen kolları sıvayın.
Oralarda o yörenin insanları çalışacak, üç kişi olur beş kişi olur, ona bakmayın.
Güzel bağlar kurulacak, koca metropollerde griye dönen o yaşlı gözler yeşerecek, göreceksiniz.
Anadolu köylerine huzurevi yapmanın zamanı geldi.
Yapın bunu, dedeleriniz, nineleriniz için yapın.
Siz yapın biz yazalım, anlatalım.
Bir şenlik olsun bee...
Yorumlar26