Altın klozet Bild'ik yalan
- GİRİŞ07.09.2024 11:22
- GÜNCELLEME08.09.2024 08:54
Türkiye’de İslamofobi’nin en bariz örneklerini sergileyen fonlu medya, dini değerleri doğrudan hedef alamadığı için dolaylı taarruzlarla yıpratma formülü izliyor. Peygamber Efendimiz’e hakaret edemiyor fakat hadis-i şeriflere dil uzatıyor. Kur’an-ı Kerim’e laf söyleyemiyor ama ayet-i kerimeleri itibarsızlaştırmaya çalışıyor. İslamiyet’e açıkça cephe alamıyor, inananlara “ortaçağ kafası”, “gericiler” diye yafta vuruyor.
İslam’a dair kamusal alandaki hedefleri ise Diyanet İşleri Başkanlığı.
Cumhuriyet’in bir kurumu olmasına rağmen..
Mustafa Kemal’in emriyle kurulmasına rağmen..
İlk başkanı, CHP Ankara İl Başkanı olmasına rağmen..
Diyanet’i sürekli hedef tahtasına oturtuyorlar.
Dini yayan, Allah’ın emir ve yasaklarını topluma aktaran, İslamiyet’in nadide yönlerini hutbelerden aksettiren bir teşkilat değil..
İslam’ın ve Müslümanların en zor anlarında dahi çiçekten, böcekten bahseden bir Diyanet istiyorlar.
Belki de; başörtülülerin üniversiteye alınmamasını, Kur’an kurslarının kapatılmasını, okullarda Kur’an ve siyer dersleri verilmemesi gerektiğini, İmam Hatip okullarının kapısına kilit vurulmasını, hayata dair hiçbir İslami hükmün hatırlatılmamasını Diyanet’in söylemesini bekliyorlardır.
Zaman ve zeminini bulurlarsa bunu da söylerler. Fakat şimdilik “fonlarını” verenler İslam’ın bu topraklarda doğrudan değil, dolaylı hedef alınmasını istiyor.
İşte onlardan bir örnek daha..
Siyasi muhalif görünümlü İslamofobiklerin “fonlu” yuvası Birgün gazetesi, Diyanet İşleri Başkanlığı merkez kampüsünde 2000’li yılların başından bu yana kullanılan lavaboların yenilenmesiyle ilgili bir haber yaptı. Lavabo ve tuvaletlerin yenilenmesi için ihale açıldığından bahsetti. Bir diğer İslam garezlisi Halk TV, Birgün’ün haberini aynen aldı. Fotoğraf olarak ise Türkiye’den 7 bin 713 kilometre uzaklıktaki Hong Kong’da çekilmiş bir “altın klozet” görselini kullandı.
Daha önce Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne atılan altın klozet iftirasını bu defa Diyanet’e sıçrattılar.
Çünkü haberde ilgi çekebilecek bir şey yoktu. Basit bir, kamu kurumu tadilat işlemiydi.
Parça tesirli bomba haline getirdiler haberi, o görselle.
Yalan yayıldı..
Diyanet yalanladı..
Halk TV görseli değiştirdi.
Ama yalan sosyal medyada dalga dalga yayılmaya devam etti.
*
Sonra fonlulara o yalanı kimin aktardığını ortaya çıkacak bir haber daha düştü internete.
Almanya’da Yahudi sermayeli Axel Springer’a ait Bild gazetesi devreye girerek, çirkin haberi uluslararası kamuoyuna yayma görevini üstlendi.
“Fonlular” Türkiye’de, “foncular” uluslararası düzeyde iş başındaydı yani.
Bild’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın tokalaştığı fotoğrafı kullandığı haberinin başlığı şöyle:
“Erdoğan'ın tuvalet skandalı”
Haber her alıntılandığında ayrı bir yalanla sürdürülüyor yani.
Önce Diyanet, sonra altın klozet, sonra Erdoğan!
Başlıkta algıyı verdiler..
Spotta ise “Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın baş imamı Ali Erbaş lüksü seviyor ve vergi parası ona akıyor” şeklinde ifadeler yer aldı.
Diyanet İşleri Başkanı “Baş İmam” oldu.
Haberde ise şunlar yer alıyor:
“Türkiye'nin en yüksek dini otoritesi Diyanet, kamu kaynaklarını aşırı derecede israfla kullanmasıyla ünlüdür. Tesis, Türk halkını rahatsız edecek şekilde vergi parasını kelimenin tam anlamıyla tuvalete atıyor. Ve bu, Erdoğan hükümetinin neden olduğu ekonomik kriz ve turbo enflasyon dönemlerinde insanların tasarruf etmeye zorlanmasına rağmen.
Son gösteriş vakası: Tuvalet bakımı için fahiş fatura. Ankara'daki genel merkezde birkaç tuvaletin ‘bakım, onarım ve yenileme’ işinin altı milyon Türk lirası (yaklaşık 160 bin euro) gibi absürd bir maliyete mal olduğu söyleniyor. Bu, BirGün haber platformunun haberinde yer alıyor...”
Devam ediyor Bild’in haberi:
“Ve tuvalet skandalı münferit bir vaka olmamalı. Araştırmaya göre dini otorite bu yılın ilk yedi ayında her gün yaklaşık yedi milyon avroya eşdeğer harcama yaptı! Türkiye’de de pek çok kişi Diyanet’in geçen yıl 160.000 altın kaplamalı Kur’an bastığını hatırlıyor. Dini kurumun başkanı Ali Erbaş, aynı zamanda Audi markalı Alman lüks sedanlarının ahlaksız bir aşığı olarak görülüyor...”
Diyanet tarafından yalanlanan “altın kaplamalı Kur’an” iftirasının nasıl araya iliştirildiğini fark ettiniz değil mi?
Bild’in haberi, “Diyanet hayır kurumundan holding şirketine dönüştü” gibi hezeyanlarla sürüyor.
*
Fon alanlarla fon verenlerin hedefi ortak.
Fon verenler genelde renksiz durur, besledikleri ite-köpeğe “saldır” talimatı verirledi. Şimdi kendileri de topa girmeye başladı.
Bunların asıl ipini kimin tuttuğunu bilmek ise daha mühim.
Almanya merkezli Bild’in sahibi Axel Springer medya şirketinin yayın ilkelerinin 3. maddesini hatırlatalım:
“İsrail’in çıkarlarını dünya üzerinde korumak!”
Yorumlar23