Bahçeli’nin sırlı sözlerinin şifreleri çözülüyor
- GİRİŞ23.10.2024 09:00
- GÜNCELLEME25.10.2024 08:28
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli..
Son devrin siyasi atmosferini sürpriz çıkışlarıyla bambaşka hale büründürmeyi başaran “anahtar” siyasetçi..
Üst üste iki grup toplantısında gerçekleştirdiği konuşmalar Türkiye’nin dünü ve bugününü olduğu kadar yarınlarını da şekillendirecek türde..
15 Ekim 2024’te, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a hitaben “Çıksın terörün bittiğini ilan etsin” dedi.
22 Ekim’de, yine Öcalan’a çağrı yaparak vites yükseltti: “TBMM’de DEM Parti grubunda konuş, terörü sonlandır!”
Bahçeli, Öcalan’ın İmralı’dan çıkarak kalan cezasını ev hapsinde geçirmesine imkan sağlayacak “umut hakkı” söylemini de dillendirdi..
Ülkenin tamamı bugün bu konuyu konuşacak. Siyasi kulislerde de, çarşıda da, pazarda da, plazada da bu çıkışla ilgili menfi veya müspet muhakkak bir çift söz söylenecek.
Bahçeli’nin “bin yıllık devlet aklının refleksi” olarak nitelendirilen son söylemi oldukça kritik.
Fakat, esas unutulmaması ve üzerinde düşünülmesi gereken çıkışı Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının belli olduğu saatlerde sarf ettiği şifreli kelimelerle gerçekleştirmişti…
*
Tarih 28 Mayıs 2023.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile rakibi 6’lı masanın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda bir kez daha milletin huzuruna geldiği gün.
Türkiye’nin büyük cendereden çıktığı hayati dönemeç..
Bütün şer şebekelerinin kötülükte ittifak ettiği, benzemezlerin hepsinin toplanıp aynı hizaya girdiği, Başkan Erdoğan’ı devirmek için sandığı manipüle etmeye çalıştığı fakat Osmanlı tokadı yedikleri tarihi oylama..
Başkan Erdoğan, 6’lı masanın adayı Kılıçdaroğlu’na yaklaşık 3 milyon oy fark atarak ipi göğüslemişti.
Türkiye ile birlikte Lefkoşa, Bakü, Saraybosna, Kabil, Musul, Gazze, Kudüs, Dakar, Doha, Mekke, Aşkabat, Semerkant gibi kadim kentlerde gönül coğrafyamızdaki milyonlar şükür secdesine varmıştı.
*
Saatler 20:55’i gösteriyordu..
Cumhur İttifakı’nda Başkan Erdoğan’ın en büyük destekçisi MHP lideri Devlet Bahçeli, zafer konuşması için kameralar karşısına geçti.
Herkesin beklentisi coşkun bir söylem, zafer kazanmış kumandan edasıyla kurulacak cümlelerdi..
Fakat oldukça temkinli ve yeni dönemde atılacak zorlu adımların ağırlığını zihninde taşıyormuşçasına sözlerine başladı.
Bahçeli “İç barış” dedi.. “İstikrar ve güvenlik” dedi..
Ülkemizin önünün ardına kadar açıldığını vurguladı.. “Milli geleceğimizin zillete değil, zafere müstahak olduğunun tescillendiğini” sözlerine ekledi..
Eyyamcılar, provokatörler, sermaye çevreleri, bankerler, küresel lobiler, kirli örgütler, tefeciler, ABD ve Avrupa’daki karanlık mihraklara ayar üstüne ayar verdi..
Bahçeli’nin konuşması tam 7 dakika sürdü..
Konuşmasının sonunda alkışlandı.
Elini kaldırarak “Tamam, tamam” diyerek alkışların kesilmesini sağladı..
Ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.
Bahçeli, gazetecinin son sualine cevaben, seçimin 28 Mayıs’ta gerçekleştirilmesi, İstanbul’un fetih yıldönümünün 29 Mayıs olmasına atıfla şu şifreli cümleyi kurdu:
“28 Mayıs, fetih öncesi bir tarih olarak, fethin önemi ne ise siyasete de o önemi kazandıracaktır. Önümüzdeki günlerde çok şey değişecektir. Her şey değişecektir. İnşallah Türkiye değişmez…”
*
Evet, Bahçeli köklü bir “değişimden” bahsediyordu.
Değişimin geniş kapsamlı olacağını, “Her şey değişecek” gibi ciddi bir sözle sarf ediyordu..
Paradigma değişikliğinin altını çiziyordu..
*
Bahçeli boşa konuşmuyordu.
Türkiye Yüzyılı’na gidilen süreçte taşlar yerinden oynayacaktı..
14-28 Mayıs seçimleri sonrasında gerçekleştirilen siyasi, iktisadi, bürokratik ve küresel hamlelerin hemen hepsi işte bu değişen paradigmaya göre şekilleniyor.
Yaşanan her gelişmenin alt başlıklarında bu “değişim” paradigmasının kodlarını görülebiliyor..
Ve Türkiye bugün yepyeni bir ufkun şafağında, yeni bir sürecin limanına demirliyor..
Hayr ola…
Faruk Arslan / Haber 7
Yorumlar5