Muharrem İnce’nin tabiriyle “mangır medyası”nda akçeli kavgalar katlanarak büyüyor.

Birileri, birilerini sürekli aynı sözlerle hedef alıyor.

Sürekli yeni bir gazete, televizyon veya bir yayın grubu oluşturuluyor.. Bir rüzgar estiriliyor.. Ve hep “para” kavgalarına tutuşuluyor.

“Katı muhalifiz”, “çok laikiz”, “fena Atatürkçüyüz” diyenlerin medya sahasında alengirli işler çevirmesi sanki bir adet/anane oldu.

Yeni kavga Sözcü ile Nefes gazeteleri arasında.

Sözcü gazetesi başyazarı Emin Çölaşan, yeni kurulan Nefes gazetesine akçeli işler üzerinden vurdukça vurdu. İki gün arayla iki yazıyla Nefes’e atış yaptı.

Nefes’in perde arkasındaki “para gölgelerinin” kim olduğunu sorguladı.

Sözcü’den Nefes’e giden bütün arkadaşlarına “Gazeteniz hayırlı olsun da, bu işin arkasında ‘büyük patron’ olarak kim var?” diye sorduğunu yazdı.

Arada derede “saçma iddia” diyerek Koç ailesinden, İmamoğlu’ndan da bahsetti.

Esas olarak bir inşaat firmasını itham etti.

ASIL PATRON KİM

Nefes’ten karşılığı ise “oradan-oraya” geçen iki yazar verdi.

“Bu yazı sana hiç yakışmadı Emin Abi” başlıklı makalede, “daha önceki gazetesinde de patronunun yüzünü hiç görmediğini” söyleyen bir Nefes yazarı acayip sözler sıraladı. Açın okuyun..

“Hakiki patron kim”, “para nereden akıyor” sorusuna müşahhas/somut hiçbir cevap vermeksizin baştan sona “Biz şöyle AK Parti karşıtıyız”, “biz böyle hükümet muhalifiyiz” edasıyla pozlar kesti..  Diğer yazar ise “Bu iddia haksızlık” diyerek söz konusu inşaat şirketinin patronları olmayıp 7 günlüğüne Nefes’e reklam verdiğini öne sürdü.

Belli ki bu gerilim peyderpey sürecek.

Peki millet selim akılla bunların yazıp çizdiğine nasıl inanacak?

“Muhalifiz” ayağına nasıl akçeli dolaplar döndürüldüğüne dair “mahalle içi” kavgalar orada ilk değil ki..

MUHALEFET MEDYASININ MANGIR ÇARKI

Kimler kimleri nelerle itham etti?

Birkaçını sıralayalım:

- CHP Parti Avukatı Mustafa Kemal Çiçek, 3 yılda 650 milyon TL’nin parti kasasından fondaş medyaya aktarıldığını, yandaş anket ve araştırma şirketlerine verdiklerini söyledi.

- CHP’nin bir dönem cumhurbaşkanlığına aday gösterdiği Muharrem İnce, CHP’ye yakın medya kuruluşlarının CHP’li belediyelerden düzenli olarak para aldığını ifade etti. İnce, o ‘muhalif’ yayın kuruluşlarını “mangır medyası” olarak nitelendirdi.

- Bir dönem CHP Medya Sorumlusu olan Eren Erdem, “Halk TV’nin aylık 2 milyonluk ödeneğini kestim. Partimi 5 ayda 10 milyon TL kâra geçirdim” diyerek para musluğunu ifşa etti.

- CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol, “Sözcü TV’nin de aralarında olduğu muhalif kanallar CHP’den para alıyor” dedi.

- Gazeteci Can Ataklı, Gezi kalkışması sürecinde kurulanan Artı1 TV için “CHP’den 40 milyon toplandığını fakat bu paranın kaybolduğunu” gündeme taşıdı. O Ataklı’nın şimdi Nefes gazetesinin kadrosunda yer aldığını hatırlatalım.

*

Sözüm ona muhalif medya kuruluşlarının yurt dışından aldığı fonlar..

“Muhalif” gazetecilerin şahsi vurgunlarla nasıl gündeme geldikleri..

Kaçak villa saltanatı kurdukları..

Bunlar sıralanmaya çalışılırsa mesele daha da uzayacak.

İsimleri boşuna “fondaş”a çıkmadı ya?

Pek laik, çok muhalif gazetecilerin angaje olduğu malum partinin yakın zamandaki “Yamyamları doyuramıyoruz”, “Bize ne vereceksin abi” vukuatları ile “para kulesi” skandalları da bu mangır kavgalarının yan unsurudur.

*

Muhalefet maskesiyle süslenen akçe torbalarının altında yamulan kalemlere..

Medya gibi bir sahayı, bir mevziyi, bir cepheyi kaptırmamak gerek.

Faruk Arslan / Haber 7