Türkiye’nin medya sahasına 2007 yılında adım atan Ciner Medya Grubu tarih oldu. Bir dönem Dinç Bilgin ile birlikte Sabah Grubu'nu yöneten, 2007’de Habertürk, 2010’da Bloomberg’in Türkiye ortaklığı ve 2013’te Show TV’yi satın alarak sektörde ivme kazanan holdingin patronu Turgay Ciner, 23 Aralık 2024’te 800 milyon dolarlık satışla medya şirketlerini elden çıkardı.

Turgay Ciner’in medya patronluğundan çekilmesi sessiz sedasız oldu. Fakat farklı sektörlerdeki patronluk serüveni hep kavga-gürültü içinde ilerlemişti.

Çeşitli iş kollarındaki olaylı icraatlarında Ciner, karşısında hep bir medya kuruluşunu görüyordu: Doğan Medya.

MEDYA VE SAVAŞLARIN KAVŞAĞINDA

Bu sebepten dolayı mı medya gücünün farkına vardığı, bu vesileyle mi medyaya girme kararı aldığı bilinmez. Fakat hakikat olan bir şey var, eskiden kendisini hedef alan haberlerin karşısında bir yayın koyamıyordu. Fakat medya patronluğu sürecinde –örneğin maden yatırımları hususunda- aleyhindeki “siyanürle çevre katliamı” gibi ithamlara karşı medyayı amil/etkin şekilde kullandığı görüldü Turgay Ciner’in.

Hatta rakip firmalardan Koç Holding’e ait Demir Export maden şirketi aleyhinde Habertürk’te nasıl sert haberler yapıldığı hâlâ arşivlerde. “Bunu bizden başka hiçbir gazete manşete taşımayacak, hatta haber bile yapmayacak. nedeni ise çok basit, Demir Export bir Koç Grubu şirketi” şeklinde makale/haber cümleleriyle okur karşısına çıkmışlıkları dahi var.

Medya patronlarının birçok sektörde faaliyet yürütmesinin medyaya yansıyan menfi tesirleridir bunlar. Türkiye’nin matbuat tarihinde de, global ölçekteki medya kuruluşlarında da emsali vardır.

Fakat eşine zor rastlanacak olan, bir medya patronunun “iş adamlığı” vetiresinde, aleyhindeki kavga-gürültü haberlerinin bu kadar fazla olması herhalde yalnızca Turgay Ciner için geçerlidir..

KELEPÇELİ SERÜVEN

Ciner’i sıklıkla hedef alan (dönemin) Aydın Doğan medyasının yayınladığı haberlerden birkaçını hatırlatmakta fayda var.

Turgay Ciner’e veda ederken, bu haberleri hatırlamak “sesli geliş, sessiz gidiş” için iyi bir örneklik oluşturacaktır.

Doğan medyasının amiral gemisi Hürriyet gazetesinin 1990’lı yılların sonu ile 2000’li yılların başında Turgay Ciner hakkındaki çoğunluğu asayiş olaylarını kapsayan iddia ve ithamlarından bazıları şu şekildeydi:

ŞİKAYETÇİ OLDU AYAĞINDAN VURULDU

Tarih: 2 Ağustos 1996

Turizmci Ersin Ortaç, Bodrum’daki 10 dönümlük arazisini almak isteyen Turgay Ciner’i reddedince Ciner tarafından “Ayaklarını kırdırtacağım, geberteceğim” şeklinde tehdit edildiği için savcılığa suç duyurusunda bulundu. 2 ay sonra 2 Ağustos 1996 tarihinde villasının önünde ayağından vuruldu.

KARA PARA AKLAMA SORUŞTURMASI

Tarih: 13 Kasım 1998

1998 Kasım’ında dönemin Maliye Bakanı Zekeriya Temizel, bir kıyı bankası ile ilgili 8 milyon dolarlık kara para aklama dosyasının tamamlanarak İstanbul DGM’ye gönderildiğini açıkladı. Temizel gazetecilerin Kamuran Çörtük’ün Bayındır Holding’i ile Turgay Ciner’e ait Park Holding’in de son olaylar nedeniyle incelenip incelenmediğinin sormaları üzerine Temizel, “Bağlantı, belirli işlemler nedeniyle vardır” dedi.

KAÇAK MERCEDES GÖZALTISI

Tarih: 18 Kasım 1998

Turgay Ciner, 18 Kasım 1998 saat 02.00'de Mercedes kaçakçılığı suçlamasıyla evinde gözaltına alındı. Cinerler Otomotiv'in beş yöneticisi de gözaltına alınırken yurda kaçak getirilen 19 Mercedes'e el konuldu. İncelemede 1990’dan itibaren Erenköy Gümrüğü'nden girişi yapılan Mercedes otomobillerin evraklarında eksiklikler bulundu. Haklarında 15 yıl hapis istemiyle dava açıldı.

‘BURUN KIRDIRTAN ALACAK’ GÖZALTISI

Tarih: 27 Kasım 1998

CEYTAŞ’tan 192 milyar liralık iplik alan Büyük Tekstil A.Ş'nin sahibi Recep Akın, borcuna karşılık çek verdi. Devlet Güvenlik Mahkemesi’ne (DGM) başvuran Akın, borcunu ödemediği için Ciner’in adamları tarafından darp edildiğini ve burnunun kırıldığını öne sürdü. Organize Suçlar ve Silah Kaçakçılık Şube Müdürlüğü ekipleri, Turgay Ciner’i, alacaklısını adamlarına dövdürmek suçlamasıyla 27 Kasım 1998 günü gözaltına aldı.

ENERJİ DAVASINDA JANDARMA BASKINI

Tarih: 14 Mart 2001

“Beyaz Enerji Operasyonu” kapsamında, Turgay Ciner’e ait Park Holding’in Genel Merkezi ile bir enerji şirketinde jandarmalarca 14 Mart 2001 günü arama yapıldı. DGM’nin yürüttüğü operasyonda, İstanbul İl Jandarma Alay Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekipleri Ciner’e ait işyerlerini bastı.

USULSÜZ KREDİ ŞAİBESİYLE DGM’LİK

Tarih: 22 Haziran 2001

Turgay Ciner, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredilen Etibank soruşturması kapsamında dönemin Cumhuriyet Savcısı Ercan Cengiz’e ifade verdi. Ciner’in Etibank’tan Bilgin grubuna aktarılan 14.5 trilyon liralık kredi hakkında ifadesine başvuruldu.

Doğan medyası, Turgay Ciner’in 23 Eylül 1980 tarihinde Mali Polis tarafından gözaltına alınarak “20 ton kaçak kağıt” iddiasıyla sorgulandığı süreçte çekilen eli kelepçeli fotoğrafını sıklıkla haberlerinde kullanıyordu.

*

Nesiller değişiyor, devran dönüyor...

Bugün ne Doğan kaldı medyada ne de Ciner.

Matbuat dünyasının iki kutbunun yaşadıkları ve birbirlerine yaşattıkları dizi veya film olacak türde eksantrik vakalar olarak tarihteki yerini aldı..

Faruk Arslan / Haber 7