Fransa’da katliam olur mu?
- GİRİŞ03.11.2020 10:42
- GÜNCELLEME04.11.2020 08:40
Fransa'da Emmanuel Macron'un 2 Ekim konuşmasından sonra çok hızlı gelişmeler yaşanıyor. Özelde seçim yatırımı gibi görülse de artık bu iş tamamen farklı yönlere doğru gidiyor. Fransa Müslümanları ve Türkler endişeli. Peki böyle bir ortamda yakın geçmişte Yahudilerin yaşadığı gibi bir katliamı Müslümanlar da yaşar mı? Bu soruya cevap vermeden önce gelin olayları özetleyelim.
Macron “ayrılıkçı unsurlara karşı yasa” adı altında Müslümanları hedef aldı. İlk başta sözde radikal, kafa kesiciler, terörü destekleyenler diye Arap derneklerinden başladı.
Mesela Şeyh Yasin Kollektifi ve Barakacity kapatıldı. Bunlar dindar olarak öne çıkan dernekler idi. Hele Barakacity 26 ülkede büyük insani yardım projelerine imza atıyordu. Coronavirüs krizinde hastanelere maske ve koruyucu malzemeler temin ettiler. Ancak İçişleri Bakanı onları terörden değil nefret suçundan kapattı. Kararnamede Batı, Yahudi ve Mason karşıtlığı yapılıyor dendi. Arabistan’a düşmanlık dendi. Hatta daha da ileri gidip sosyal medya paylaşımlarına yapılan yorumlar delil olarak kabul edildi. Şimdi ise hiçbir dini yanı olmayan sadece Müslümanları İslamofobiye karşı hukuki olarak savunan CCIF derneğini de 10 gün içinde kapatacağını söyledi.
Ülkücüler ve Milli Görüş hedefte
Şimdi ise ülkücüler sıraya konuldu. Karabağ işgali nedeni ile Ermeniler Fransa'da tüm hatları aktif ettiler. Türklere karşı provokasyon yaptılar. Bazı Türkler ile kavga çıktı. Bunun üzerine kendilerine ülkücü diyen bir grup sokağa çıkıp tekbir sesleri ile "biz buradayız Ermeniler nerede" diye bağırdılar. Başka hiçbir şey yok. Boş sloganlar ve birkaç arbede. Ermeniler polisle çok daha fena tartıştılar ama tabiki medya gücün olmayınca bunları duyuramıyorsun.
Ha bir de Ülkücüler sözde Ermeni anıtına “RTE” ve “Loups Gris” yazmışlar yani Bozkurt. Ülkücüleri bilen herkes asla bunu yazmayacaklarını onun yerine en azından üçlü hilal yapacaklarını bilir. Birileri iyi bir oyun oynuyor.
Bunun üzerine İçişleri Bakanı ülkücülerin derneklerinin kapatılacağını açıkladı. Kapatılacak evet yasaklanma kelimesini kullanmadı. Ama bahsedilen ülkücülerin bir hukuki oluşumu yok. Sosyal medyada mesajları yayıp, toplanan birkaç genç var.
Zaten bunun kamuoyuna bir iç mesaj olduğunu artık iktidarda olmadığı halde fikirleri ile yöneten Marine Le Pen de söylüyor. Attığı bir twitte asıl tehlikenin Avrupa’yı Müslümanlaştırmak isteyen Milli Görüş camileri olduğunu, suçlarının da okul açmak olduğunu ifade ediyor. Erbakan Hoca’nın Avrupa ile ilgili sözleri hiç bu kadar Fransızca ulaşmamış idi.
Fransa’da bugüne kadar kim ne derse desin hiçbir Türk cami ve derneğinden terörist çıkmamıştır. Hatta Arap camilerinden de çıkmamıştır. Bütün teröristlerin profillerine bakıldığında camiden çok gece kulübü mensuplarıdır.
Durum bu olmasına rağmen bu dernekler hedef alınmaktadır. Bununla iki şeyi amaçlıyorlar. Bir taraftan Türkiye’ye gözdağı veriyorlar. Sen bizim dediğimizi yapmazsan burada vatandaşların tehlikede diyorlar.
İkincisi de Türkler arası kavga çıkarmak istiyorlar: Erdoğan uslu dursa böyle olmazdı diyenleri çoğaltmak için.
Peki katliam olur mu?
Fransa medyasında daha önce kin ve nefret saçan bazı kişilerden bahsetmiştim. Hepsi de şu anda tüm televizyon kanallarına çıkıyorlar, her gün farklı bir medyadalar. İnanılmaz derecede Müslüman düşmanlığını besleyip herkesi terörist ilan ettiler. Bunların başında gelen Eric Zemmour, geçen gün bir radyo programında çok ilginç bir açıklama yaptı. Medya, Müslüman avında olduğu için bu açıklamaları görmezden geldi.
https://www.youtube.com/watch?v=tWf9R10CWok&feature=youtu.be&ab_channel=MollahJ%C3%A9rusalem
Zemmour, Fransa polisinin İsrail tarafından eğitildiğini ve yakında “kaybedilen toprakları” (yani banliyöleri) geri almak için büyük bir operasyon yapacağını ve bu operasyonda da büyük katliamlar olacağını açıkladı. Hatta operasyonun adının “Ronce” olduğunu açıkladı.
Zemmour’a göre polis kısa sürede çok öldürmeyi İsrail’den öğreniyor. Aynı videoda eski bir polis ise Zemmour’un bunu açıklamasını eleştiriyor ve olayı doğruluyor.
Öte yandan başka bir videoda Yahudi hahamların batıda Müslümanlar ile Hristiyanların birbirine gireceği ve bu işten Yahudilerin kazançlı çıkacağını anlatan bölümler var.
https://www.youtube.com/watch?v=JSi8eClW2a8&feature=youtu.be&ab_channel=MollahJ%C3%A9rusalem
Ve kamuoyu hazırlığı
Ve asıl mesele burada başlıyor. Çünkü birileri kolay bir şekilde size komplocu dese de gelişen olaylar bunu gösteriyor. Önce bu dernekler üzerinde itibar suikastı, DAESH’E, şuna buna bağlama operasyonu yapıldı. Ancak tepki çekmemek için de bu operasyonların Müslümanlara değil teröristlere ve radikallere yapıldığı anlatıldı.
Peki olay burada bitti mi? Pazartesi günü Fransa medyasında bir haber yayınlandı. Haberde Fransa Güvenlik Konseyinin RG tarafından (Fransız istihbaratı) hazırlanan raporun ele alındığı anlatılıyordu.
https://www.europe1.fr/societe/information-europe-1-menace-terroriste-ce-que-disent-les-services-de-renseignement-a-macron-4002325
Bu rapora göre RG, Müslümanları 3 gruba ayırmış. “Ilımlı Müslümanlar”, “aşırı dinciler”, “islamistler”. Sonra rapor diyor ki; birçok ılımlı Müslüman bu dönemde aşırı dinciliğe kaydı. Aşırı dinciler de silahlanmaya karar verdi. Kiliseler, okullar vs hiçbir yer güvende değil. Bu haberlerle şu anda Fransa sokaklarında binlerce teröristin olduğunu söylemeye başladırlar.
Bu yaşıma geldim Fransa’da hiçbir radikal ile karşılaşmadım. En fazla radikal olarak “oy vermek haram” diyen insanlar gördüm ki onlar hiçbir şeye karışmıyor.
Kim bu silahlanmak isteyen radikaller? Nerede nasıl yaşıyorlar? 5 milyon Müslüman neden bunları görmüyor?
Cevabı elbette yok ama dediğim gibi Irak’ın kitle imha silahları gibi deliller üretiyorlar. Zemmour’u dinleyince de evet katliama doğru gidiyoruz demekten insan kendini alamıyor. Burada terk fark bu “terörizme, aşırı dinciliğe karşı mücadele” adı altında olacak. Dolayısıyla hiç kimsenin umurunda olmayacak.
Dikkat ederseniz ılımlı Müslüman kalmadı imajını yaymak istiyorlar. Bu yüzden legal ne kadar dernek varsa hepsini susturuyorlar. Hiçbir şiddete karışmamış dernekleri ya kapatmakla ya da yola getirmekle tehdit ediyorlar.
Fransa’da çok büyük oyunlar oynanıyor. Bu oyuna nasıl bir cevap vereceğiz o da ayrı mesele.
Avusturya saldırısı
Bu satırlar yazılıp daha yayına göndermeden önce Avusturya’da bir saldırı gerçekleşti. İlk belirlemelere göre saldırganlar Daesh üyesi çıktı. Avusturyalı yetkili öyle diyor. Anlamadığımız Daesh sempatizanı nasıl böyle silahlanabildi? Daesh ile alakası olmayan derneklere, camilere bol operasyon yaparken bunların serbest olması neyi ifade ediyor?
Öte yandan Fransa’da çok nadir de olsa aklıselim insanlar “Neden sürekli Fransa hedef tahtasında? Fransa kendini sorgulamalı” diyordu. Ve ne hikmetse Avrupa’nın başka bir ülkesinde saldırı oldu. Dolaysıyla artık o savunma da geçersiz olmuş oldu. Demek ki olay sadece Fransa ile sınırlı değilmiş.
Yorumlar1