‘Ders' gibi vizyon toplantısı
- GİRİŞ05.12.2022 11:29
- GÜNCELLEME05.12.2022 14:38
Cumhuriyet Halk Partisi “İkinci Yüzyıl Vizyonu”nu açıkladı.
Çağrının halkta bir karşılığının olup olmadığından...
Geçmişte 'kayyum, sömürge valisi' diye karşı çıktıkları yabancı ekonomistleri bugün 'kalkınma gurusu' diye pazarlamaya kalkmalarından...
Dün "Türkiye'yi Suriye bataklığına sapladı" diye eleştirdikleri adamı bugün "Tecrübe sahibi entelektüel büyük devlet adamı" diye lanse etmelerinden bahsetmeyeceğim.
Ben işin 'iletişim' boyutundayım.
* Bir defa Kemal Bey "3 Aralık'ı bekleyin" deyince beklenti içine girenler yanıldı. Etkinlik, tanıtım ve sunum anlamında AK Parti'nin parıltılı salon toplantılarının çok gerisindeydi.
* Özensizlik daha sunucunun kıyafet tercihinde başlıyordu. Duygu Demirdağ, ceket alıp plajdan sahneye atlamış bir görüntü verdi. Göbeği görünüyordu kadının.
* Vizyon toplantısı panel, çalıştay, konferans havasındaydı. Uzmanların uzaktan bağlanması olayı çevrimiçi üniversite dersine dönüştürdü. Ekonomistler ekrana bakarak, rakam ve grafiklerle anlattı da anlattı. Sanırsın Habertürk'te Ebru Baki piyasa analizi yapıyor!
* Alay-ı vâlâ ile tanıtılan Jeremy Rifkin konuşurken, bağlantı koptu bir ara. Partililer, üstünü örtmek için alkış tuttu.
* Kürsüye gelen Hacer Faggo gibi kimi 'uzmanlar' kafalarını eğip ellerindeki kâğıtlardan okudular. Müsameredeki talebeler misali.
* Rifkin yağış azalımından, iklim değişikliğinden, sanayi devriminden, içten yanmalı motorlardan, Batı tarzı dönüşümden bahsederken; Türk uzmanlar ise 'Türk tipi' orta ölçekli firmalara destek vererek kalkınmaya temas etti.
* Salonda işaret diliyle tercüman bile düşünülmüştü ama simultane tercüman es geçilmişti. Salondakilerin çok büyük kısmı yabancı uzmanın söylediklerini anlayamadı.
* Etkinlik çok uzundu. Bir ara arkadan salonu geniş açıyla gören kamera kesiti sunuldu. Herkes cep telefonuyla oynuyordu. Selvi Hanım’ın uyuduğu görüntüler, eminim salonun psikolojisini bozmuştur.
* Halk TV'nin YouTube'deki anlık izleyici sayısı yarı yarıya düştü. Belli ki ekran başındakiler de sıkılmıştı.
* Twitter'da başlıklar açılmıştı. Konu konu TT yapılan toplantı geleneksel medyada yer bulmadı. Ta ki Kemal Bey konuşana kadar.
* Uzmanların sunumunun kalibresini ölçemem. Lakin, bazı sunumlar güncel bilgiler ihtiva etmiyordu. 2017-2019 verileri baz alınmıştı. Beş senede çok şey değişti.
* Bir yanda çevrimiçi de olsa akademisyenlerin "ciddiyetimsi" duruşu vardı. Diğer yanda siyasetçilerin bildik samimiyetsiz, ucuz, hamasi nutukları.
* 'Yeni Kemal Derviş'ler transfer edilirken partideki 'ekonomistlerin' de sesinin kısılması lazımdı. Bu yüzden Faik Öztrak ve Selin Sayek Böke’ye yarımşar saat süre tanındı. MYK toplantısı sonrası açıklama yapılıyor hissine kapılmak işten bile değildi.
* Bazı büyükşehir belediye başkanları oturacak yer aramış. Gazeteciler için özel bölüm ayrılmamış.
Sözün özü...
Organizasyondaki amatörlüğü görmek için orada olmaya gerek yoktu.
Dünyanın en baba ekonomistlerini de toplasa en afili cümlelerini de kursa CHP'den tek başına iktidar olmaz.
İki sebepten.
Birincisi; sosyolojik gerçekler ve kötü geçmiş.
İkincisi; ortada vizyonu tahkim edecek bir hikâyelerinin olmayışı. O kadar yerel yönetimi ellerinde tutuyorlar ama başarıları yok.
Milyarlarca liralık bütçeyi 'yöneten' bir belediye başkanı, hafta sonu kafeterya açılışında kurdele kesiyordu. Bundan nasıl hikâye çıksın?
Esaretin bedeli
Mehmet Ali Ilıcak, TV Net'te sevgili Taha Hüseyin Karagöz'ün konuğuydu.
Bir dönemlerin hızlı "prenslerindendi" Ilıcak.
Akşam'ın, Tercüman'ın, Bugün'ün sahibiydi.
Dinç Bilgin ile birlikte hareket ediyordu. Gazetesini Sabah grubu basıyor ve dağıtıyordu.
Bir gün Ilıcak matbaa makineleri almak ister.
Dinç Bilgin "Ben sana satayım" der. İki katı fiyat ister.
"Abi aradaki fark niye bu kadar?" diye sorar Ilıcak.
"O da senin özgürlüğünün bedeli" diye cevap verir Dinç Bilgin.
Özgürlüğün bedeli...
"Hamiliğini yaparım ama bedeli var" diyor. Bir tür mafyalık!
Dinç Bilgin, Ilıcak'ı Aydın Doğan'a karşı kışkırtıp, sonra Doğan ile anlaşıp Ilıcak'ı ortada bırakmıştı. Kullanıp atmıştı.
Şimdilerde ismini anan yok.
"Öldü"ğünde haber olacak ancak.
Hangi grup gazete kuruyor?
Fuat Uğur aradı perşembe günü, "Ben ayrılıyorum" dedi. Şaşırdım. Hayırlı olmasını diledim. TV 100'e geçti. Hem ekranda olacak hem yazacak. Yolu açık olsun. Yeni adresine değer katacaktır.
TV 100, bir süredir atılım içinde. Abdullah Ağar, Cihat Yaycı, Ertuğrul Özkök, Erdoğan Aktaş, Hilmi Daşdemir, Latif Şimşek, Hacı Yakışıklı, Barış Yarkadaş, İslam Memiş gibi isimleri transfer etmişlerdi. Fuat Uğur da halkaya dâhil oldu.
TV 100; Ciner Grubu ve Halk TV gibi konumlanıyor. Hem internette hem televizyonda. Yeni konsept bu...
Ciner'den farklı olarak dijital gazete çıkaracaklarmış. Başına da Ertuğrul Özkök geçecekmiş.
Ertuğrul Özkök ile Hacı Yakışıklı'yı buluşturan bir gazete nasıl olur merak ediyorum!
Türkiye
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol