AK Parti 7 Ekim’de olağanüstü büyük kongresini yapacak…

4-5 Kasım tarihlerindeki CHP Olağan Kurultayı’nın onda biri kadar gündem olmadı…

Neden olmadı?

Kavga yok, gürültü yok, uzlaşı var, koltuk kavgası söz konusu değil…

Ayrıca AK Parti ülkenin mevcut sorunlarına yönelik çözüm üretmekle, sıkıntıları çözmekle ve yerel seçimlere en iyi strateji ile hazırlanmakla meşgul…

Yani zamanını milletin kendisine verdiği görevi icra etmek için harcadığı için AK Parti kongresini gündemde fazla göremiyor ve duyamıyoruz.

Ahmet Davutoğlu ve Binali Yıldırım değişiminin gerçekleştiği kongrede dahi CHP’de yaşanan mücadelenin çeyreğinin yaşanmadığını ifade etmek lazım...

Ancak muhalefetteki durum bunun tam tersi…

Seçimlerin üzerinden tamı tamına 127 gün geçmiş muhalefette ana konu koltuk kavgaları…

Millet size bu görevi mi verdi?

Millet muhalefete şunu söyler: “Hükümetin eksiklerini ifade et, çözüm önerilerini önümüze koy ve iktidara aday olduğunu hissettir.”

Özellikle CHP başta olmak üzere muhalefet seçim öncesinde de milletin sorunlarıyla ilgilenmediği, çözüm önerilerini koyamadığı, koltuk-makam kavgaları/krizleri yaşadığı, kendi doğrularını ve dezenformasyonlarını topluma kabul ettirmeye çalıştığı için kaybetti.

Seçim sonrasında da durum AK Parti’nin efsane sloganında olduğu gibi devam ediyor; “Durmak yok, yola devam!”

Hadi seçimden önce bunu anlamadınız, bari seçim sonuçlarından idrak edebilseydiniz diyeceğim ama idrak etme arzusunun söz konusu olduğunu da sanmıyorum.

Muhalefetin bu tutumu aslında; ‘127 günde hükümetin tüm uygulamalarının doğru ve eksiksiz olduğu algısını’ oluşmasına olanak sağlıyor.

Bu durumdan en memnun olanın Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan olması beklenirken, onun da rahatsız olduğunu açıklamalarından rahatlıkla anlayabiliyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, en çok hayıflandığı konulardan birinin dişine göre muhalefet bulamamak olduğunu şu cümlelerle ifade etmişti: “Bunca yıl Başbakanlık yaptım, Cumhurbaşkanlığı yaptım şöyle dişime göre bir ana muhalefet bulamadım.”

AK Parti’nin iktidar olması ve iktidarda kalmasının en önemli parametrelerinin başında uyumu, kavga ortamının olmaması, şahsi siyasi hırs/hesapların öne çıkartılmaması ve üretemeyenin/metal yorgunluğu yaşayanın değişmesi geliyor.

Değişimin en fazla yaşandığı yer AK Parti…

Yanı sıra kavganın hiç olmadığı yer de AK Parti…

Uyumun hakimi olduğu ittifak da AK Parti’nin başını çektiği Cumhur İttifakı…

7 Ekim cumartesi günü Ankara’da gerçekleşecek kongreyi AK Parti’den gelen davet üzerine biz de yerinde izleyeceğiz…

MYK’da da önemli değişiklikler olması bekleniyor.

Ama kavga beklenmiyor…

“Kavgalı eve kız vermezler” ve “Gürültü duymak istemeyen bakırcı dükkanına girmez”

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, yıllardır bu iki atasözünün hakkını veren bir siyaset ortaya koyuyor…

Kavgasız evin kongresi, gövde gösterisine ev sahipliği yapıyor ve seçmene de güven veriyor.

Bir yanda birlik beraberlik görüntüsü ekranlara yansırken öte yanda kavgalar, sandalyeler, tehditler manşetleri süslüyor…