Sanatın ve sporun kitlelere ulaşması bakımından dünyada gelişen olaylara karşı farkındalık oluşturmak, hakkı haykırmak gibi sorumlulukları da vardır.

7 Ekim’den bu yana toplumun derdiyle dertlenen, toplumdan biri olduğunu ortaya koyan sanatçıların, sporcuların, medya dünyasındaki bizler gibi insanların bir ödevi olmalı diye ifade etmeye çalışıyorum.

Filistin için tam 67 gündür kalbimiz kanıyor. Tabi bu söylediklerim vicdanı olanlar için geçerli…

Cüzdanı, vicdanına galip gelmeyenler için geçerli…

Bu katliama, bu soykırıma ses çıkaran, farkındalık oluşturan, İsrail’in zulmüne karşı koyan sanatçılar, sporcular ve medya dünyasından isimler de yok değil…

Şarkıcı Cem Adrian, şarkısını Filistinli çocuklara armağan ederken, “Tarifi mümkün olmayan acılar adına, türkünün bundan sonrasını izninizle kaderine terk edilmiş Filistin halkı için söylemek istiyorum” diyerek; ‘Ne Ağlarsın’ türküsünü seslendirdi…  

Galatasaray taraftarları dünyanın en fazla izlenen spor organizasyonlarının başında gelen Şampiyonlar Ligi’ndeki Manchester United maçında Filistin bayrakları açtı, ‘Özgür Filistin’ diyerek Gazze’deki çığlığı dünyaya duyurdu.
 

Yine Süper Lig ekiplerinden Pendikspor, Galatasaray maçında Filistin'de hayatını kaybeden çocuklara dikkat çekmek amacıyla yüzlerine kırmızı boya sürerek çıktı.
 

Hatırlarsınız Katil İsrail tarafından Han Yunus'a düzenlenen saldırıda öldürülen küçük kız Rim’e babası “O benim ruhumun ruhu” diye veda etmişti… Onun yüzündeki kandan ilham alarak bu eylemi gerçekleştirdiler…

Pendikspor'un Mısırlı golcüsü Ahmed Hassan'ın Türkiye Kupası’nda Isparta 32 maçında Filistin'e verdiği destek gündem oldu. Hassan, attığı gol sonrası formasının altındaki melek olan kız çocuğu Rim ile babasının yer aldığı “O benim ruhumun ruhu” yazılı görseli kameralarla paylaştı…

İtalya Ligi’nde de benzer bir uygulama yapıldı.

Bu arada Filistinli yavrumuz Rim’in doğum günü olan 23 Aralık tarihinin, Dünya Şehit Çocuklar Günü olarak ilan edilmesi ile ilgili ciddi bir çaba söz konusu…

Karikatür sanatçıları, bu soykırımın dünya kamuoyunun gerçeklere kör, sağır, dilsiz kalmaması adına sanatlarını konuşturdu…

Ödül aldıktan sonra konuşmalar yapılır malum. Bazı konuşmalar; sanatçıları dinleyerek, izleyerek onların kariyerlerini bir anlamda var eden insanların sesine ses olurken, kimileri de bu noktada milletin derdiyle dertlenmek şurda dursun toplumun sinir uçlarına dokunmak isteyen açıklamalar yapıyor…

Cem Davran Altın Kelebek Ödül Töreni’nde “ Çocuklar ölmesin şeker de yiyebilsinler” diye mesajını ortaya koydu.

Yine aynı ödül töreninde ‘En iyi müzik grubu’ ödülünün sahibi Madrigal Grubunun solisti Anıl Erdem Cevizci “Yeteneklerini bile fark edemeden ölen çocuklar var” diyerek Gazze’deki katliama sessiz kalmayın çağrısı yaptı…

Bir de Ecem Erkek isimli, daha önceden tanımadığım, toplumun sinir uçlarına dokunan bir tip var. Hadi duyarsızsın, hadi bu milletin derdiyle ilgili bir derdin de yok.

Ama vicdanlı olduğunu göstermek için evdeki köpeğininizin şanslı olduğunu, sokak köpeklerinin şanssızlığından bahsederek ne yapmaya çalışıyorsun?

Bizim evimizdeki, Türkiye’deki çocuklar da çok şanslı, Gazze’deki gibi başlarına bombalar, füzeler düşmüyor. Açlıktan ölme tehlikeleri yok. Babalarının elinde poşetlere girme tehlikeleri yok!

Ben de Türkiye’deki bir baba olarak çok şanslıyım. Evladım bombalar altındayken, enkaz altındayken Gazze’deki Filistinli babaların yaşadığı çaresizliği yaşamıyorum. Ama Gazze’deki babalar bizim kadar şanslı değil maalesef…

Buradan toplumun sinir uçlarına dokunmak isteyen bu ve bunun gibi diğerlerine söylemek istediğim bir şey var: “Mahalle yanarken saçlarınızı taramayı bırakın!”  

Bu milletin gösterdiği ilgi ile bir noktaya geldiniz ve o ödülleri almaya hak kazandınız.

Bir sözüm de size…

Takip ettiğiniz tanınmış insanlar; sizin duyarlılıklarınızı paylaşmıyorsa, yüreği sizin yüreğinizle atmıyorsa lütfen bunlara paye vermeyi bırakın.

Takip etmeyin, izlemeyin.

Prim yaptırmayın…

TÜRK FUTBOLUNA YUMRUK ATILDI

Dün akşam Ankara’da oynanan Ankaragücü - Çaykur Rizespor maçı sonrasında Ankaragücü Kulüp Başkanı Faruk Koca ve iki yöneticisi maçın hakemi Halil Umut Meler’e yumruk atarak yere serdi…

Bununla da yetinilmedi ve iki yöneticisi hakemi yerde tekmelemeye devam etti…

Halil Umut Meler’in elmacık kemiğinin kırıldığı açıklandı.

“Ne için oldu? Niye oldu?” diye sormadan bu atılan yumruğu ve beraberinde yaşananları lanetlemek, kınamak lazım.

Bu yumruk aslında hakem Halil Umut Meler’e değil aslında Türk futboluna atılmış bir yumruktur.

Uluslarası arenada ülkemizi olumsuz duruma düşürmüştür.

Milyonlarca dolar para harcanarak oluşturulmaya çalışılan prestijimize ciddi bir zarar vermiştir.

Ayrıca yapılan milyarlarca liralık spor tesisi, stadyum yatırımlarının da üzerine gölge düşürmüştür.

Bedelini ödemelidir.

Ödeyecek de…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak sıcağı sıcağına açıklamaları yaptı…

Olayın takipçisi olunacağı ifade edildi…

Futbol Federasyonu acil koduyla toplandı…

Çok sert cezaların verilmesi bekleniyor…

Yazıyı yazdığım esnada federasyon tüm maçlar süresiz ertelendiğini açıkladı…

Verilmezse benzeri olayları yaşamaya devam ederiz.

Türk futbolu için dün milat olmalı…