İran Cumhurbaşkanı Reisi'nin içinde bulunduğu helikopterin pazar günü akşam saatlerinde olumsuz hava koşulları sebebiyle düştüğü açıklandı.

İran Cumhurbaşkanı Reisi ve Dışişleri Bakanı Emir Abdullahiyan hayatını kaybetti…

Bu gerçekten bir kaza mı?

Yoksa kaza süsü verilmiş bir sabotaj, yani suikast mı?

Hava koşulları olumsuz olmasına rağmen neden helikopter kaldırıldı?

Neden birden fazla VIP olarak belirtilen kişi aynı helikoptere bindirildi?

Helikopterin yaşına, gece uçmaya elverişli olmamasına rağmen uçuşun gerçekleştirilmesinin nedeni nedir?

Helikopterler uçuş esnasında sürekli olarak sinyal verir. Ayrıca ALC cihazı aracılığıyla helikopter düşse bile sinyal vermeye devam eder…

Helikopterde ALC cihazı yok muydu? Varsa çalışmadı ya da çalıştırılmadı mı?

Bu soruların cevabı, üzerinden bir müddet zaman geçtikten sonra daha da netleşecektir.

Evet, belki bu sorunun cevabını aramak için çok erken bir zaman dilimindeyiz ancak elimizdeki yapboz parçalarına bakarak okuma yapmaya çalışalım…

Reisi’nin cumhurbaşkanlığındaki İran ile Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı seçilmesinin sonrasında Türkiye-İran ilişkileri eskisine göre daha olumlu bir noktaya taşındı…

Özellikle son bir yılı kastediyorum…

Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın bir yıl önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın göreve başlama törenine katılarak havayı yumuşatmak istediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Sonrasında ne oldu?

Araları özellikle son dönemde çok da iyi olmayan Azerbaycan ve İran’ın yakınlaşma sürecini izledik…

Helikopter kazası öncesi İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Aras Nehri üzerindeki Hudaferin Barajı’nın açılışı için bir araya geldi.

Azerbaycan-İran sınırında yapılan görüşmede, Aliyev ve Reisi birlikte gerçekleştirdiği projenin iki halk ve devlet için büyük önem taşıdığını belirtti.

Görüşme sonrası, liderler ‘Hudaferin’ ve ‘Kız Kalesi’ hidroelektrik santrallerinin açılış törenini gerçekleştirdi.

Türkiye’nin Kuzey Irak ve Suriye’de ‘teröristan’ı kurdurmamak adına kısa zaman içerisinde başlatmayı planladığı sınır ötesi operasyonları da hatırlatarak bir kenara koyalım…

Bu gelişme ve açıklamaları ortak bir zeminde görüp okuduğumuzda; Türkiye, Ermenistan, Azerbaycan ve İran’ın yumuşama sürecinin odağında ‘Zengezur Koridoru’nun olma ihtimali çok yüksek…

Zengezur Koridoru hayata geçtiğinde bölgedeki tüm devletlerin büyük bir kazanç sağlayacağı da aşikar…

Ancak bu koridor, başka bir koridorun ehemmiyetini son derece zayıflatacak…

Hangi koridorun?

Aden Körfezi ile Gazze arasında yaplamaya çalışılan koridorun…

Astana Süreci’ne (Astana Üçlüsü) katılan ülkelerin genişletilmesinin batı açısından rahatsızlık verici olduğunu da unutmayalım.

Gürcistan’da yaşanan olaylar bunun bir yansıması olabilir.

Yine basit bir saldırı olarak geçiştirilmeye çalışılan Slovakya Başbakanı Robert Fico'ya yapılan suikast girişimi…

Fico’nun Rusya’ya pozitif bakış açısı ortada…

Biliyorum bu kadar çok gelişme üst üste konduğunda kafa karıştırıcı olabilir ama işin özünde küresel emperyalist aklın, başka bir deyişle ‘company’nin; “Bizim karşımızdaki herkes ayağını denk alsın” mesajını verdiğini söyleyebiliriz.

Artık dünyada silahlarla kara gücüyle ülkeleri işgal etme dönemi bitmiş gibi gözüküyor.

Gazze’de de bunu görüyoruz.

Küçük bir coğrafya olmasına rağmen, yedi ay gibi bir zaman diliminde terör devleti İsrail amacına hala ulaşamadı. İnşallah ulaşamayacak…

Ülkeleri dizayn etmek için ikinci aşamaya geçildi.  

VIP suikastler sezonu açıldı…

Ülkeler ve milletler bu yolla dizayn edilmeye çalışacak.

Bakıldığında tüm bu gelişmelerin sonuçları, Amerika’nın yani küresel emperyalist yapının işine yarar gibi gözüküyor.

Yani Reisi’nin yaşadığı kazanın ‘suikast’ olma ihtimali çok yüksek…

İran, bunun bir kaza olduğunu dünyaya duyurdu.

Aksi durumda bu suikasti gerçekleştiren güç veya güçlere mukavemet etmesi gerekirdi.

Ayrıca kaza olmadığını duyurması, içerideki Reisi’yi istemeyen paralel yapılanmaların ortaya çıkmasına da neden olabilirdi…

Yani belki de ortak içeridedir…

Kasım Süleymani’nin öldürülmesinden sonra, Türkiye ve Azerbaycan ile ilişkileri geliştirme stratejisini ortaya koyan İbrahim Reisi’nin de hayatını kaybetmesiyle Ayetullah Hamaney’in yerine İran’ın ‘lideri’ olma ihtimali de böylece ortadan kalkmış oldu.

Bu nedenle ‘kaza’ dendi geçildi…

İran’ın pazar gecesi destek olarak Türkiye’den İHA istemesi; kendi İHA’larının yetersizliğini ve Türkiye’nin kat ettiği mesafenin ne kadar ileride olduğunun bir göstergesi olarak kayıtlara geçti.

Anadolu Ajansı, görüntüleri canlı yayınladı…

Bayraktar Akıncı TİHA, 4.5 milyon kişi tarafından izlendi…

Bayraktar Akıncı TİHA’nın Reisi’nin helikopterini bulduktan sonra yurda dönerken çizdiği ay ve yıldız, Türk Devleti’nin tüm bu işlerin arkasındakilere verdiği mesaj niteliğindeydi…