Enflasyonla mücadelede ‘demir yumruk’ şart!

  • GİRİŞ27.12.2024 08:56
  • GÜNCELLEME27.12.2024 11:20

Suriye’de yaşanan son gelişmeler bize bir kez daha gösterdi ki Cumhur İttifakı’nın, AK Parti’nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tek rakibi muhalefet filan değil; hayat pahalılığı, asgari ücretlilerin ve emeklilerin mevcut pozisyonudur. 

Son günlerdeki televizyon programlarında üstüne basa basa bunu dile getiriyorum. 

Asgari ücret ile ilgili rakam zikredildikten sonra bir süre gözlemlemek istedim.
Belirlenen tutar yeterli mi? 

Yoksa değil mi? 

Bence olması gereken ne? 

Bu yazıda hepsini aktarmaya çalışacağım. 

Asgari ücretle çalışanlara bakarsak az…

Başka bir geliriniz yok ve hanede tek maaş ile geçiniyorsanız 22 bin 104 lira ile büyükşehirlerde geçinmek imkansıza yakın…

İşverenler yönünden bakarsak ise çok ya da dengede… 

İhracatta rekabetçiliği sağlayan işçilik maliyeti avantajının tümden kaybolduğunu iddia ediyorlar.

2025 asgari ücret rakamı bugünkü kurla 628 dolar…

Kiralara göre bakarsak az…

Dolara göre bakarsak çok… 

Geçen yıl açıklanan ücret sene başında 550 dolardı…
Yani konuya baktığınız yere göre azlık, ideal denge ya da çokluk kavramları değişebiliyor.

Benim bu rakam tartışmaları açıldığında her zaman söylediğim bir şey var…

O da rakamın ne olduğundan çok o rakam ile geçen yıla göre ne satın alabildiğinizdir…

Yani geçen seneki asgari ücret ile satın aldıklarınız bu yıldan çok ise açıklanan asgari ücret ‘azdır’…

Lakin fazlaysa ise satın alma gücü muhafaza edilmiş olur. 

2024 yıl sonu itibariyle gerçekleşmesi muhtemel enflasyon oranına baktığımızda yaklaşık 15 puan altında olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız… 

Bu gerçeği göz önünde bulundurduğumuzda; satın alma gücünün muhafaza edilmesi için fahiş fiyat artışlarının önüne geçilmesi elzemdir. 

Devletin ticari ahlaksızlık yapanlara ‘demir yumruğunu’ göstermesi, ahlaksızlığı yapmaya devam edenlere de bu yumruğu indirmesi elzemdir. 

Aksi halde gelir eşitsizliği tartışmalarının önü alınmaz olabilir. 

Ticari ahlaksızlık ya da aşırı kar fırsatçılığı konusu gerçekten yaşadığımız enflasyonun en önemli tetikleyicisi durumunda... 

Yaşanan küresel etkiler (pandemi ve Rusya Ukrayna Savaşı) ve asrın felaketi depremin yol açtığı ekonomik sorunların etkilerinin uzun süre hissedilmesinin altında da maalesef bu neden yatıyor. 

Adı ‘indirim market’ olarak geçen Türkiye genelindeki 3 harfliler olarak bilinen yaygın market ağlarındaki ve diğer zincir marketlerin bazı ürünlerdeki bir yıllık fiyat artışlarını inceledim. 

1 kilogram domates geçen yılın aralık ayında 32 TL iken yüzde 87,5 artışla 2024 Aralık’ta 60 TL olmuş…

1 litrelik ‘boykot’ olmayan portakallı gazoz geçen yılın aralık ayında 18 TL iken yüzde 116’lık artışla 2024 Aralık’ta 39 TL olmuş.

2145 mililitrelik yerli marka sıvı çamaşır deterjanı geçen yılın aralık ayında 129 TL iken yüzde 86’lık artışla 2024 Aralık’ta 240 TL olmuş.

2 kilogramlık toz şeker geçen yılın aralık ayında 67,95 TL iken yüzde 66’lık artışla 2024 Aralık’ta 113 TL olmuş.

5 litrelik ayçiçek yağı geçen yılın aralık ayında 165 TL iken yüzde 132’lik artışla 2024 Aralık’ta 384 TL olmuş.

Yani bazı ürünlerde yüzde 66, bazılarında yüzde 100, bazılarında çok daha fahiş artış yaşanmış…

Fiyatları yüzde 35’in altında zamlanan ürünler de yok değil…
600 gram taze kaşar geçen yılın aralık ayında 150 TL iken yüzde 33 artışla 2024 Aralık’ta 200 TL olmuş.

1 litrelik süt geçen yılın aralık ayında 22,5 TL iken yüzde 17 artışla 2024 Aralık’ta 26,5 TL olmuş.

Örnekleri artırabilmek mümkün…

Dolar yatay seyirdeyken, işçilik ve enerji maliyetlerinde asimetrik bir biçimde artış yokken her yaşanan gelişmeyi bir fırsat bilerek zam yapılmasının önüne geçilebilirse, bahsettiğim ‘demir yumruk’ inerse enflasyonla mücadelede gerçek ve kalıcı sonuçlar alınabilir. 

Hatta temel ürünlerde bazı ülkelerde hayata geçirilen ‘kilit fiyat’ uygulaması da yararlı olacaktır.

Ürünlerin hammadde veya yarı mamül olarak girdiği fabrikadan son tüketiciye ulaşana kadar yolculuğunu detaylı bir biçimde denetlenmesi de bu konuda mesafe kat ettirir.

Bu konuda son dönemde yapılan önemli çalışmalar yok değil…

Örneğin tuvalet kâğıdı benzeri ürünler geçen yılki fiyatlarıyla hemen hemen aynı bazılarında düşüş bile var.

Ancak fiyat artışlarından anlaşılıyor ki tam da yeterli değil…

Ben bu ‘demir yumruğun’ bu yıl çok daha kararlı biçimde inebileceğini düşünüyorum.
İnmesi de gerekir. 

Aksi durumda hükümet ile ilgili “fiyatların fahiş artışlarından devletin elde ettiği vergi gelirinin artmasından ekonomi yönetimi memnuniyet duyuyor” düşüncesi zemin bulmuş olur.

2025 Nisan ayı sonrası ekonomideki makro göstergelerin vatandaşın hissetmeye başlayacağını düşünüyorum. 

Ekonomi kurmaylarından gelen haberler de bu yönde…

Ancak fahiş fiyatlar ile daha sert mücadele olmazsa bu hedefe ulaşmak çok kolay gözükmüyor.

ASGARİ ÜCRET, YAYGIN ÜCRET DEĞİL

Kâğıt üzerinde gözüken sayısı çalışanların yarısı gibi gözükse de asgari ücretle çalışanların oranı tüm çalışanlar arasında o kadar büyük bir dilimi kapsamıyor…

Asgari ücretten devletin vergi almaması nedeniyle işçinin, sosyal güvenlik priminin düşük olması nedeniyle de işverenin işine gelen maaşı asgari ücretten gösterip üzerini elden tamamlayan yüzbinlerce çalışan var. 

Dört çalışandan üçünün asgari ücret ile çalışmadığını düşünüyorum. 

Ayrıca bu konuda denetimler çoğaltılırsa devletin gelir kalemine ilave kaynak sağlamak mümkün olacaktır.

Ancak söylemek istediğim şey bu değil…

Asgari ücret için belirlenen rakam olan 22 bin 104 lira esasen işverenlere bu rakamın altında bir maaş belirleyemezsin demektir. 

Yani vasfı olmayan, ilk defa işe başlayan ya da deneme sürecindeki işçilere verilebilecek maaştır. 

Az da olsa vasfı olan, iş yerine sağladığı katkı ile kendi piyasasını belirleyebilen çalışanların varlığını hiç konuşmuyoruz. 

Yani üstünü verene dur denilecek bir maaş rakamı olarak görülmemesinden yanayım. 

Piyasa, zaten emek yoğun birçok alanda zor bulduğu çalışanları kesinlikle bu rakamda maaş almayacak şekilde fiyatlayacaktır. 

Örneğin İstanbul’da fırıncı ustasıysanız işe başlayacağınız maaş asgari 75 bin lira…
Yeni yılda ise 100 bin…

Ya da kaporta ustası iseniz benzer bir maaşı cebinize koyar, şartlarınızı da kendiniz belirlersiniz…

KALİTESİZ MUHALEFETİN ADRESİ: CHP

CHP Genel Başkanı Özgür Özel yine sokak çağrısı yapmış…

"Artık sokağa çıkmanın ve hakkını almanın zamanıdır. Bir milyon kişi meydana iner rejim değişir” demiş…

Cumhuriyet rejimi ile yönetildiğimizi unutmuş olabilir mi? 

Mümkün…

Kendisi o dönemde aktif siyasetin içerisinde olmadığı için Cumhuriyet mitinglerini organize eden Tuncay Özkan’a sorsun…

Sonuçlarını Tuncay Özkan’dan öğrensin…

Emekli askerleri toplamaya çalış…

Asgari ücretlileri toplamaya çalış…

Tamam, protesto demokratik bir eylemdir. 

Lakin belediye işçilerini metazori ile Ankara’ya toplayıp asgari ücret ile ilgili miting yapmak asgari ücretlilerin sorunlarını çözmez.

Somut, makul ve ayakları yere basan bir yaklaşım getirmek çözüme yardımcı olabilir. 

Ama CHP, bugünlerde yeniden nükseden iç karışıklıkları nedeniyle her zaman olduğu gibi derin bir siyasetsizlik, çökmüşlük yaşıyor. 

İçerisi her karıştığında milleti sokağa dökme tuşuna basıyor. 

Lamba söndürme eyleminin sonuçları malum…

“İnsanları sokaklara toplayabilir ve bundan sonuç alabilir mi?” bilmiyorum ancak yakında ya kurultayı toplayacak ya da partiden istifa eden vekillerin ardından el sallayacak…

Her zaman söylediğimi bir kez daha tekrarlayarak yazımı noktalıyorum.

Türkiye bu kadar kalitesiz, liyakatsiz bir muhalefeti hak etmiyor.

Ferhat Murat / Haber7

Yorumlar58

  • Mehmet 8 saat önce Şikayet Et
    1.Bazı iş yerlerinde vergi dilimi diye birşey var.ücretlerde sene sonunda daha fazla kesinti oluyor. 2.devlet vergilere yüzde 43 zam koydu.marketlerin zam koymasına fahiş fiyat diyor 3.Tarım kredi market fiyatları düşürmek için kurulmadımı ama üç marketten daha pahalı diyor millet 4.Benzin ve motorine indirim yapılırsa fiyatlar düşeceğine inanılıyor. 5.Devlet büyük bir ticari işlet...
    Cevapla
  • Salih 20 saat önce Şikayet Et
    Ferhat Murat'a katılıyorum iyi bir yere değinmiş demir yumruk şart teşekkürler
    Cevapla
  • Salih 20 saat önce Şikayet Et
    Bıravo tebrik ediyorum devletin yumuşak karnı olamaz bu konuda serbest piyasa diye birşey olamaz bu Maketlerin enflasyonun en büyük sebebidir ben bunu terörden farklı görmüyorum bunlara kayyum atansın en az 5sene yoksa bu enflasyon düşmez ben hükümete oy verdim okadar millet vekili ne işe yarıyor indirsinler bu kan emicileri hem enflasyon düşer hemde devlet rahat eder hem insanlar
    Cevapla
  • Faa 22 saat önce Şikayet Et
    Abi yetkilileri halkı uyandırın CHP dem halkı sokağa dökecek müdahale edilirse ABD israıl Fransa müdahalede bulunacak aman acımayın fırsat vermeyin acılennnnn belediyeleri kapatım kayum mm acılen Allah'ım ülkemizi ordumuzu korusun ülkemizde Yahudi Ermeni Hıristiyan mültecileri acılen gönderilsin
    Cevapla
  • Gültepeli Bjk 23 saat önce Şikayet Et
    RTE Türkiye'deki bu haramzade zamm baronlarıyla gece gündüz Halkın ihbarlarıda dikkate alınarak takip edilmelidirler maaşlar cebe girmeden hırsızlar adiler çalıyorlar belediyelere ve maliyeye çok işş düşüyorr oto kontroller artmalı cezalar kapama ve para cezaları artmaktadır kapanan bir markett dahaa hiç görmedikk
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat