İttifak ve 31 Mart 2019 Seçimleri
- GİRİŞ07.11.2018 08:32
- GÜNCELLEME08.11.2018 09:23
AK PARTİ , MHP, BBP ve HÜDA PAR’ın da Cumhurbaşkanlığında Erdoğan’ı desteklediğini açıkladığı 24 Haziran genel seçimlerinde yapılan ittifak, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ortaya çıkan milli bir dayanışmanın ruhuna uygun olarak yaşanan bir sonuç olmuştu.
Bir bakıma bunu şöyle de ifade edebiliriz: İttifak vatan, beka , İstiklal gibi temel kavramlar konusunda duyarlı olan kesimlerin üzerinde buluştuğu bir zemin oldu.
Partilerin bu kararları son derece isabetli oldu ve bilindiği gibi seçim sonuçları da verilen kararların doğruluğunu ispatladı.
24 Haziran genel seçimleri bu zemin üzerinde yapıldı ve önemli bir başarı elde edildi.
Bu sonuçlara bakılarak, geçtiğimiz ay AK PARTİ ve MHP, 31 Mart yerel seçimlerinde de bu ittifakın devam edeceğini açıklamışlardı.
Ne var ki, hesapta olmayan af ve andımız konuları iki parti arasında ortaya çıkan görüş ayrılıkları bu ittifakın yerel seçimlerde olamayacağını gösterdi.
Af meselesini bir tarafa bırakırsak andımız, AK PARTİ ve MHP’nin üzerinde anlaşacakları beka, İstiklal ve vatan kavramları gibi bir kavram değil ancak, onlar kadar hayati derecede önemli bir konudur ve her iki partinin konu ile ilgili yaklaşımları farklıdır ve farklı olması da beklenmelidir.
Bu durumun ortaya çıkması ile birlikte her iki parti de, yerel seçimlere kendi adayları ile gireceğini ancak, ittifakın bir anlayış birliği olarak meclisde belli konularda ve halk nezdinde devam edeceğini açıkladılar.
Madem bu şekilde devam edilmesi uygun bulundu öyle ise, önümüzdeki 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde bunun nasıl olması gerektiği biraz daha netleştirilmeli, “ ittifak tabanda kendiliğinden gerçekleşir” gibi flu alanlar, sonradan herkesin hayıflanacağı, “keşke” diyeceği boşluklar bırakılmamalıdır.
Şöyle ki; eğer AK PARTİ ile MHP arasında noktasal bir ittifak söz konusu olursa, daha önce bölge bölge yaptığım bir çalışmaya göre ve son yapılan 2014 yerel seçim sonuçları baz alındığında CHP’nin elindeki belediyelerin önemli bir kısmı Cumhur İttifakına geçiyor ve bir kısım şehirlerde de aralarda çok küçük yüzdelikler rol oynuyor.
Şunu demek istiyorum: AK PARTİ ile MHP’nin İttifakı madem Temel konularda sürüyor o zaman, sadece CHP’li belediyelerin bulunduğu şehirlerde noktasal ittifak yapılsın ve bu şehirlerde AK PARTİ MHP’den daha güçlü ise AK PARTİ’nin, MHP daha güçlü ise de MHP’nin adayı desteklensin.
Eğer bu dediğim gerçekleşirse,
Marmara Bölgesinden CHP’nin elinde sadece Çanakkale ili kalıyor, orada bile ittifak oyları ile CHP arasında %2.46 oy farkı kalıyor.
Ege bölgesinde ise CHP’nin elinde İzmir ve Muğla, ki Muğla’da da ittifakla CHP arasında 2 puan fark kalıyor.
Akdeniz bölgesinden Burdur ve Hatay ittifaka geçiyor.
2014 yerel seçim sonuçlarına göre; İç Anadolu’dan Eskişehir ve Karadeniz bölgesinden de sadece Sinop ili CHP’de kalıyor.
Böylece;
2014 yerel seçim sonuçlarına göre bütün bölgelerde toplam 14 tane il belediye Başkanlığı olan CHP, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde AK PARTİ ve MHP birbirlerinin adaylarını desteklemesi halinde, bunlardan 9 tanesini ittifaka veriyor, 5 tanesi de CHP’de kalıyor.
Fakat; İzmir ve Sinop dışındaki diğer üç ilimizde ittifakla CHP arasında iki, üç puan gibi çok az farklar kalıyor İttifakın sinerjisini de hesaba katarsak CHP son derece ciddi bir durumla karşı karşıya.
Çünkü CHP, 81 il belediye başkanlığından ancak iki ya da üç tanesinde Başkanlığı alabilecek bir sonuçla karşılaşmış oluyor.
Diğer bölgelerde yani Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 2014 yerel seçim sonuçlarına göre CHP’nin fazla bir varlık göstermesi mümkün görülmüyor.
Geriye CHP’nin, HDP ile kapalı kapılar ardında ittifak yapma çalışmalarını bırakıp, resmi çalışmalar başlatmasını ve ulusalcıların hışmına uğrayarak tarihi bir hezimet yaşamasını beklemek kalıyor.
Ferman Karaçam - Haber 7
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol