Cahiliye Medeniyeti

  • GİRİŞ31.07.2024 08:52
  • GÜNCELLEME02.08.2024 09:53

Uluslararası anlaşmalar, kurumlar ve sözler hepsi yalan, hepsi sanal birer kandırmacadan ibaret.

Uluslararası kamuoyu da önemsiz.

Varsa yoksa güç, silah, para ve teknoloji.

Şeytanın gezegenimizde hüküm icra etme sürecini yaşıyoruz.

Yalanın, riyanın, ahlaksızlığın zirve yaptığı; insanî değerlerin tüketildiği, adaletin güçlü olanları koruduğu ve kötülüğün her tarafı kapladığı öyle bir zamanda yaşıyoruz.

Bütün bir dünya olarak hepimiz; tarihteki kayıtlardan anladığımız kadarıyla İslam'ın gelmek üzere olduğu Mekke dönemini yani ikinci bir cahiliye dönemini yaşıyoruz.

Kötülük, şeytani aklın tüm verilerini kullanarak iyiliği, hakkı, hakikati ve adaleti bastırmıştır.

Bugün artık güç sahipleri; dünyayı ve hayatlarımızı dizayn ederek sadece kendilerinin ve kendilerine tabii olanların mutlu yaşamayı hak ettikleri bir gezegene döndürmek üzereler.

İyilik de, adalet de, din de, hak da, hukuk da her şey sadece kendilerine göre, kendileri için ve onlara kayıtsız şartsız baş eğerek hizmet edenler için olacak.

Cahiliye döneminin tüm kötülükleri, dünyayı uygarlaştırdıklarını iddia eden günümüz Batı zihniyetinin de birebir aynı kötülükleri uyguladıkları kesin bir gerçek olarak önümüzde duruyor.

O dönemin cahiliyesinde, zenginler sürekli daha zengin olurken, yoksullar zor şartlar içinde yaşıyordu. Bugün eşitsizlik daha da arttı, fakirler için hayat yaşanmaz hale geldi.

Cahiliye döneminde tefecilik, soygun, hırsızlık, paradan para kazanma ve faiz insanları yoksullaştırmış, canlarından bezdirmişti.

Bugün bütün bunların âlâsı yapılıyor.

O dönemde kumar olabildiğince yaygındı ve kumar oynamak bir övünç kaynağıydı, dahası kumar meclislerine katılmamak ayıp olarak görülüyordu. Günümüzde ise küresel kumar ve bahislerin 2023 yılında yaklaşık 150 milyar dolar olduğu, beş-altı yıl sonra bu rakamın 230 milyar dolar olacağı öngörülüyor. Bazı ülkelerin kumardan aldıkları verginin GSYH'daki oranı her geçen yıl katlanarak artıyor.

Cahiliye döneminde en yaygın olan kötülüklerin diğerleri de içki, zina ve fuhuştu. Günümüzde ise bunların artık sokaklara taştığını hepimiz görüyoruz.

O zamanlar kadınlar ve çocuklar mal ve eşya gibi açıktan açığa alınıp satılıyordu. Bugün ise açıktan, meydanlarda değil ama kapalı yapılıyor.

Cahiliye devrinde kız çocukları diri diri toprağa gömülüyor veya derin kuyulara atılıyordu. Bugün ise insanlığa medeniyet pazarlayan Amerika’nın göbeğindeki bir havranın altının kazıldığı ve onlarca çocuk iskeleti bulunduğu haber yapılıyor ama daha sonra sosyal medya mecralarından siliniyor bu haber.

Yoksulu, kimsesizi, muhaciri, düşkünü aşağılamak, insan yerine koymamak ise o zaman nasılsa, bugün de aynı.

Cahiliye döneminde kabileler arası zulüm ve savaşlar aralıksız devam ediyordu. Bugün de Karun gibi imkanlar ile besleyip, yetiştirilen teröristlere vekâlet vererek onları savaştırıyorlar.

O zamanlar ötekine, başkaldırana, sesini çıkarana hayat hakkı yoktu, bugün de yok.
 

İsrail başbakanı Amerika’ya gidiyor ve Amerikan kongresinde konuşma yapıyor.

Sanki 1948’den bu tarafa adım adım Filistin’i küçülten, daracık bir toprak parçasına sıkıştıran onlar değilmiş gibi, sanki 7 Ekim'den bu tarafa Gazze’deki bebekleri bile katlederek, hayatta kalanları aç, susuz bırakarak evlerini başlarına yıkarak onlara barınacak bir toprak parçası bırakmayan Siyonistler değilmiş gibi yalan üstüne yalan söylüyor.

Ve bu yalanlar, bu ahlaksızlıklar, bu insanlık dışı sözler 535 kişilik kongrede, 534 kongre üyesi tarafından ayakta alkışlanıyor.

Bir kişi hariç: Rashida Tlaib.

Rashida’nın orada açtığı pankartın bir yüzünde İsrail’in soykırımcı olduğu, diğer yüzünde de güya adı Uluslararası Adalet Divanı olan kurumca Netanyahu’nun soykırımdan suçlu bulunduğuna vurgu yapan bir cümle okunuyor.

Ne var ki, Filistin kökenli Rashida, tıpkı günümüzde kötülüklerin yanında iyiliğin, hakkın ve adaletin yalnız kaldığı gibi, Gazze’nin, koskoca dünyada kimsesiz kaldığı gibi, yalnız kaldı.

Amerika'nın kongresinde o gün ırkçılık ayakta alkışlandı.

Amerika'nın kongresinde o gün yalan ayakta alkışlandı.

Amerika'nın kongresinde o gün insanlığa karşı şeytanın, nefsin, bencilliğin ve kötülüğün ayakta alkışlandığına bütün dünya şahit oldu.

İnsanlığın gözleri önünde çocuk, bebek, hasta, yaşlı demeden katleden bu Siyonist cinnet ve cinayet makinesini alkışlayan tüm Batı ve Batı’nın temsil ettiği değerler iflas etmiştir.

Amerika, İsrail ve İsrail’i destekleyen tüm ülkelerin ilke ve inançlarının yalandan, riyadan ve kötülükten ibaret olduğu belgelenmiştir.
 

Batıcıların Avrupa'da 1688’de sinsi ve içten pazarlıklı İngilizlerle başlatılıp, 1789’da Fransızların devrimiyle de zirveye ulaştığını ve bir düşünce hareketi olduğunu tüm dünyaya benimsettikleri ve adına “Aydınlanma” dedikleri balon patlamış, aslında kendileri gibi felsefe ve doktrinlerinin de kapkaranlık olduğu görülmüştür.

Bütün bu kanlı ve iğrenç düzenlerini, tarihin bir döneminde şamarını yedikleri Osmanlı’yı parçalamak ve ondan ebediyen intikam almak üzere kurduklarını da görmüş olduk.
 

Tüm BM kurullarının yalan olduğu, kararlarının ise bizim gibi safları aldatmaktan ibaret olduğu anlaşılmıştır.

İsrail’in on aydan beri Gazze’de uyguladığı soykırımı onaylayan Batılı baronların güce tapan gerçek yüzleri, silinmez kan lekeleriyle birlikte ortaya çıktı.

Ve güce tapan bu baronlarla, puta tapan cahiliye baronu Ebu Cehiller arasında hiçbir fark olmadığı, tüm dünyaya medeniyet olarak yutturduklarının ise aslında ikinci bir cahiliye dönemi olduğu anlaşılmış oldu.

 

Ferman Karaçam

YouTube     : youtube.com/c/Ferman Karaçam

Twitter        : twitter.com/fermankaracam  

Instagram   : instagram.com/fermankaracam

Facebook   : facebook.com/karacamferman

E-mail         : fermankaracam@gmail.com

Web Sitesi : fermankaracam.com

 

Yorumlar11

  • Kâmil 3 ay önce Şikayet Et
    Sorun islam ülke liderlerinden kaynaklanıyor bu çapsız korkaklar yüzünden ümmetin şerefi iki paralık oldu önce bu lider görünümlü hainler yok edilmeli demokrat liderlerden bu ümmete zerre hayır gelmez
    Cevapla
  • Mahfuz 3 ay önce Şikayet Et
    Bizim içimizdeki batı zihniyetliler ezelde beri belimizi kırmışlar.bugün İslam aleminin en büyük ızdırabı kendi içndeki batı haranlılarındandır.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • MİLLET 3 ay önce Şikayet Et
    Aynen durum yazıda olduğu gibi... Zalimler için Yaşasın CEHENNEM...
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • Maraşlı 3 ay önce Şikayet Et
    Uluslararası anlaşmalar, kurumlar ve sözler hepsi yalan, hepsi sanal birer kandırmacadan ibaret. Varsa yoksa güç, silah, para ve teknoloji. Nokta. Acilen Nükleer silah edinmeliyiz ve yapmalıyız.
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • önce vatan 3 ay önce Şikayet Et
    batının bu gibi yalanlarını ve filistin meselesini başka yönlere ve gündemi değiştirilmemesine asla izin verilmemeli tüm dünya her ne olursa olsun batının ve israilin bu gibi yalanlarını asla gündemden düşmemeli ve herzaman gereken yapılmalı
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat