Sednaya Cehennemi ve Vicdan Sahiplerine Çağrı
- GİRİŞ12.12.2024 08:38
- GÜNCELLEME13.12.2024 20:12
Hemen yanı başımızda 61 yıl süren diktatörlük çöktü.
Suriye diktatörlüğü bize çok pahalıya mal oldu.
En başta şunu söyleyelim: Hiçbir maddi servetle mukayese edemeyeceğimiz gibi baba ve oğul Esed’lerin zalim iktidarı, Güneydoğu’da kırk binden fazla şehidimize sebep oldu.
Hatta daha da ileri giderek şunu ifade edelim: PKK’nın bugün, dünyanın en acımasız, en kanlı ve en zalim yapısının temelleri Afrin’de, Şam’da ve Suriye’nin terörist eğitim kamplarında atıldı.
27 Kasım 2024 Çarşamba sabahı, bir şafak operasyonu olarak İdlib’den başlayan “Halk Harekâtı”, 7 Aralık 2024 Cumartesi gecesini 8 Aralık gününe bağlayan gece saatler 4’ü gösterirken, on iki gün süren harekât sonucunda, altmış bir yıllık diktatörlük çöktü.
Ardından, Suriye'de kurulacak olan geçiş hükümetinde başbakanlık görevine Muhammed El-Beşir getirildi.
El-Beşir 1983'te İdlib vilayetinde doğdu. 2007'de Halep Üniversitesi İletişim Bölümü'nden elektrik ve elektronik mühendisliği, 2021'de İdlib Üniversitesi'nden şeriat ve hukuk diploması aldı.
2022'de İdlib Devrim Kurtuluş Hükümeti'nde dernek işleri direktörü, ardından kalkınma ve insani işler bakanı olarak görev yapmış.
Esed’in Kaçırılması, Putin’in Zekası
Baas rejiminin çöküşünden sonra bir süre Esed’in nerede olduğu konuşuldu. Aslında bu konuşmalar ve tartışmalar sırasında benim bu konudaki düşüncem çok netti ve birçok dostumuza bu kanaatimi bildirmiştim.
Yaşadığımız ve tarihe tanıklık ettiğimiz şu zaman diliminde gördüğüm odur ki ne batıda ve ne de dünyanın başka bir ülkesinde “lider” diyebileceğimiz insan sorunu yaşıyoruz, iki kişi hariç: bunlardan biri Türkiye lideri Erdoğan, diğeri de Rusya lideri Putin. O sebepledir ki son bir yıldan beri hepimiz üçüncü dünya savaşı konuşuyoruz.
Dolayısıyla Esed’i de çok zeki ve gerçekten lider özellikleri ile temayüz etmiş olan Putin'den başkası kaçıramazdı.
Bunun iki temel sebebi var:
Birincisi: Putin Esed’den 53 yıllık Baas rejiminin tüm ilişkilerini, mesela İsrail ile, Amerika ve İran ile yapılan gizli görüşmeleri elde etti. Şii yayı denilen İran’ın siyon emellerinin bilgi ve belgelerini aldı. Muhaliflerin, Suriye Baas diktasını bitirmesinden sonra İsrail, dün akşama kadar Suriye topraklarına 300’den fazla saldırı düzenledi. Vurulan yerlere bakınca, İsrail-Esed Suriyesi ile gizli görüşmelerinin açığa çıkmaması için bombalandığı konusu netlik kazanıyor.
Putin Esed’den bu bilgileri aldı.
İkincisi ise: İlgili kişiler tarafından yapılan tahminlere göre Esed Suriye’nin garip gurebasının hakkı olan 153 milyar dolarını Rusya’ya kaçırdı. Rakam ne kadardır bilemem ama hakikat şu ki, Putin gerçekten çok kurnaz bir lider, Esed’i tereyağından kıl çeker gibi çekip aldı ve Rusya’nın ekonomisine hatırı sayılır, çok önemli bir katkı sağladı.
Sednaya Cehennemi
Türkiye’de yıllardır Baasçı ve Esedci faşistler, Esed’in Şam’ından bazı makyajlı fotoğraflar paylaşıp ülkemize göç etmek zorunda kalmış mültecilerin Esed Suriye’sine dönmeleri için tepinip durdular.
Muhaliflerin Suriye’deki cezaevlerini boşaltmalarından sonra ortaya öyle görüntüler çıktı ki insan, insanlığından utanıyor.
Şam’dan 30 km ve meskûn mahallerden de kilometrelerce uzaklıkta 100 bin kişinin tutulduğu, yerin altına doğru üç kat daha derinlerde bir cehennem.
Dün akşam saatlerine kadar yüz bin kişiden otuz bin kişi ancak tahliye edilebildi, diğer yetmiş bin kişiye ulaşılamıyor. Mahkûm yakınları cezaevi çevresinde ve içinde kazılar yaparak yakınlarına ulaşmaya çalışıyor, diğerleri de çoluk-çocuk ateş yakarak bekleşiyorlar.
“İnsan mezbahası” denilen dehlizlere, oradaki ölü ya da diri mahkumlara ulaşılamıyor.
Türkiye’den AFAD’ın uzmanları, teknik elemanları da son zamanlarda şifreleri çözmeye çalışıyorlar.
Baba Esed’in 1982 yılında binlerce insanı katlettiği Hama’dan başka Humus, Halep ve Sünni Müslümanların yoğun olduğu diğer şehir ve bölgelerde ölüme terk edilmiş on binlerce yakınına ulaşmak için acı ve ıstırap içinde öteye, beriye koşan insanlar adeta yürek dağlıyor.
Sednaya zindanlarından kurtarılan birçok insanın ışığa bakamadığı, bazılarının Saddam'ın Suriye'yi kurtardığını sanarak serbest kaldıklarını düşündüğü, bir kısmının ise akıl sağlığını yitirdiği görülüyor.
Genç yaşında Sednaya cehennemine atılan ve yıllar sonra kaç çocuğu olduğunu ve babalarının kim ya da kimler olduğunu bilmeyen kadınlar ise bu zulmün en can yakıcı tablosu oldu.
Vicdan Sahibi İnsanlara Çağrı
Batı zihniyetinin Guantanamo, Ebu Gurayb, New York Rikers Adası, Paris La Santé Zindanı, Afrika Black Beach Hapishanesi, Moskova Butyrka Zindanları, SSCB Sibirya Cehennemi, Kuzey Kore Kamp-22 Zindanları, Nazi kampları ve işkencehaneleri, Siyonist İsrail’in Tel Aviv’deki zindanları gibi tarihte bilinen ve yüz binlerce insanı işkenceyle yok eden tecrübelerinden mülhem Sednaya, insanlığın yüz karasıdır.
İnsanlık bu ayıbı görmelidir.
Her olayda yerden biten pıtıraklar gibi ortaya çıkan küresel patronların siyonist beslemeli televizyonları, Sednaya cehennemini duyurmak için Suriye’de yoklar.
Bu sebeple özellikle Türkiye’ye ve Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarına çok iş düşmektedir.
Vicdan sahibi insanların dikkatini çekmek için elimizi çabuk tutmalı ve mutlaka şunları yapmalıyız:
1- Sednaya zindanlarını olabildiğince, tüm imkanlarımızla dünyaya duyurmalıyız.
2- Sednaya üzerine kısa filmler çekilmeli, müzik eserleri bestelenmelidir.
3- Çok iyi bir prodüksiyon çalışması sonucu, tarihe bir ibret vesikası olarak, Ortadoğu ve Türkiyeli sanatçılarla birlikte etkili bir sinema filmi yapılmalıdır.
4- Sosyal ve geleneksel medyada etkin olan kişileri ve yetkililerini
Şam-Sednaya hapishanesine götürerek, insanlığın ayıbı olan bu cehennem yerinde gösterilmeli ve daha önce Esed Şam’ının sosyetesini makyajlayarak sosyal medyada paylaşanlar protesto edilmelidir.
5- İnsanlığın ayıbı olan Sednaya cehennemi Sadece Baas ailesinin ve Esed’lerin değil, onları savunan ne kadar ülke, şahıs, lider, mezhep, zihniyet varsa bunların hepsi ifşa edilerek sürekli üzerinde durulmalı, aşağılanmalıdır.
Sednaya, insanın bazı hayvanlardan daha aşağı, vahşi ve acımasız olduğuna açık bir delildir.
Sednaya, zalimin ve onun zulmünün 21. yüzyıldaki ispatıdır.
Sednaya, insanların ölüsünü bile presleyerek yok eden bir barbar zihniyetin ürünüdür.
Sednaya, insana ait olan eşref-i mahlukat özelliğini yok sayan, ona baş eğdiren büyük bir mahcubiyetin somut tablosudur.
Sednaya zulmüne Esed’ler ve İran dışında Amerika, İsrail, PKK, Rusya ve bunların yönetimine taraftar olanların ve destekleyenlerin hepsi ortaktır.
Esedler ve onlar gibi insana özgü olan ruhunu, yüreğini ve bir yürek eylemi olan merhametini şeytana ipotek etmiş olduğu için şeytanlaşmış olanların şerrinden Allah, merhamet ve vicdan sahibi insanları korusun.
Allah'ın, peygamberlerin, meleklerin ve melek tabiatlı tüm insanlığın laneti; Sednaya Hapishanesi'nde ve diğer hapishanelerde işlenen cinayetleri, tecavüzleri, işkenceleri yapanların, yaptıranların ve görmezden gelenlerin üzerine olsun.
Ferman Karaçam
YouTube : youtube.com/c/Ferman Karaçam
Twitter : twitter.com/fermankaracam
Instagram : instagram.com/fermankaracam
Facebook : facebook.com/karacamferman
E-mail : fermankaracam@gmail.com
Web Sitesi : fermankaracam.com
Yorumlar22