Bildiğiniz üzere FETÖ altyapısı iyice birbirine girdi. Artık ben takip etmekte zorlanıyorum. Allah’tan Ümit Akdemir onların şifrelerini iyi biliyor da bana aktarıyor.
FETÖ sitelerinde ve mesajlaşmalarında üç dört aydır CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirel değerlendirmeler yer almaya başladı.
“Turpun büyüğü heybede” derler ya, “Asıl mesaj”a geçmeden önce Kılıçdaroğlu hakkındaki şu yorumlara bir bakalım:
-Yıllardır iktidarın arkasını topluyor. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bunlar kadar aciz bir muhalefet gelmemiştir.
-Binlerce insan tutuklandı on binlerce insan işini kaybetti. Bu Türkiye tarihinde hiçbir muhalefet döneminde yapılmadı.
-Kılıçdaroğlu 15 Temmuz’dan sonra “Kontrollü darbe” dedi ama sonra nedense “20 Temmuz sivil darbe” diye kıvırdı.
-Kılıçdaroğlu verdiği sözde dursaydı (Kime ne söz verdiyse artık) 600 bin mensubumuz mağdur edilmezdi.
Gelelim büyük turpa…
Yorumlarda ve eleştirilerdeki şu laflar çok dikkat çekici:
“Türkiye tarihinde yapılmayanları Erdoğan eliyle yaptırdılar. Şimdi işi bitti ve alaşağı edecekler.”
Ve aşağıdaki BOMBA İSTİHBARAT:
“Kemal Kılıçdaroğlu, Ulusalcı-Kemalist ekiplerle barış imzaladı. Bunlar eliyle darbe yaptırıp iktidara gelecek. Sonra da bizden intikam alacaklar.”
Vay be diyorsunuz değil mi?
Demeyin. FETÖ kaynaklı her söz, her mesaj şifrelidir, alt okumaları vardır.
İnandırıcı değil çünkü. Sanki bir şeyler tezgâhlanıyor ve bu bir PERDELEME TAKTİĞİ gibi.
Geçen ağustos ayından beri yazıyorum. TSK ve diğer kurumlardaki kalan son FETÖ’cüler eliyle yapılacak bir girişim artık herkes tarafından tepki görecek mahiyette. Ama bu girişimin hakikaten Atatürkçü-Kemalist ekipler tarafından yapılmaya kışkırtılması durumunda renklendirilmiş FETÖ’cülerin kolaylıkla olaya dâhil olabilecekleri sır değil. Ama bu kamikaze dalışın yapılabilmesi için önce FETÖ’cülerle adı çıkmış ana muhalefet liderinin artık Atatürkçü ve Kemalistlerle yakınlaştığı algısını yaymak, darbenin zihinsel temellerinin atılması konusunda faydalı olacaktır şüphesiz.
Tadından yenmez.
Aslında bunun için bir kaotik ortam yeterli. Ama bu ortamı besleyecek gelişme ne olabilirdi?
Misal Suriye’de 33 askerimizin şehit edilmesini hasretle bekleyenler var mıydı?
Büyük bir tepki ortaya çıkacak, sonra bu saldırıyı Rusya’nın yaptığını propaganda edeceksiniz, ardından hükûmet Rusya ile ilişkilerini yeniden bozacak.
Ve Avrasyacı subaylarımız da “Harç bitti yapı paydos” diyerek atılan zokayı yutup, kendileri gibi görünüp renklenen kripto FETÖ’cülerle iş tutacak ve yeni bir maceraya yelken açacak.
Ama beklendiği gibi olmadı. Yine başaramadılar.
Türkiye geçmişte sütten ağzı yanan bir lidere sahip olduğundan yoğurdu üfleyerek yiyince hesaplar bir kez daha bozuldu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Rusya lideri Putin ile anlaşmayı imzaladı. Üstelik imzalanan anlaşma Türkiye’nin İdlib’de Bahar Kalkanı Operasyonu ile elde ettiği de facto durumu kalıcı hâle getirdi. Detayına girmeyeceğim, istediğinin çoğunu elde etti.
Kılıçdaroğlu’nu çıldırtan bu gelişme oldu. Erdoğan’a “Rusya’ya Putin’in ayağına neden gidiyorsun” diye çemkirmesinin de, ağzından köpükler saçarak höyküren tetikçisi Engin Özkoç’a kışkırtıcı galiz hakaretler ettirmesinin de sebebi buydu.
İşte tam bu noktada, şehit haberlerimizin gelmesinden kısa bir süre önce Kılıçdaroğlu’nun “Tabanımız hazır olsun CHP iktidar oluyor” dediği aklımıza geliyor.
Şaşırmıyoruz. Kılıçdaroğlu’nun özellikle 17-25 Aralık yargı darbesi sürecinden itibaren önce Cemaat, sonra da FETÖ denen yapılanmaya örgütlenmeye “demokratik muhalefet yapıyorum” görüntüsüyle alenen destek vermesi onun nasıl bir karanlık kumpas labirentlerinin adamı olduğunun ipuçlarını verdi bize.
Kısaca FETÖ’den Kılıçdaroğlu’na yönelik gelen eleştiriler ve verilen sözüm ona “bilgi”ler inandırıcı değil ve yerli yerine oturmuyor.
Atılan bu oltaya da hiçbir namuslu, vatansever subayın, emniyet ve yargı mensubunun, bürokratın gelmeyeceğini ümit etmekten öte biliyorum. CHP’deki FETÖ’nün kucağından hâlâ Atatürkçülük taslayan pişkin ABD uşaklarının oyununa gelen olursa Türkiye kaybeder.
Soralım, bu örgüte, çok kullandıkları kelimeyle söylersek Kılıçdaroğlu’ndan daha çok “hizmet” eden biri daha var mıdır?
Cevapları alayım…
 

Türkiye