Zira onca heyulanın ortasında Başbakan Erdoğan öyle bir çıkış yaptı ki yaşadığımız çevrenin ruh halimizi ne hale getirdiğine işaret etti o konuşma.

Daha da önemlisi çuvaldızını kendi belediyelerine batırarak yaptı bunu.

Erdoğan, ''Yaşanabilir ve Estetik Şehirler'' başlıklı AK Parti 4. Uluslararası Yerel Yönetimler Sempozyumu'nda, ''Medeniyet tasavvuru olmayan, geçmişten beslenip geleceği inşa etmek yerine köksüzlükten beslenip açlıkla, hırsla, tamahla betonlar dikenler yüzünden bizim neslimiz viran bir miras teslim aldı” dedi.

Bu söze ilave edilecek söz miras alınan kötülüğün en azından betonlaşma adına devam edip etmediğini sormakla devam etmelidir.

Başbakan  Erdoğan, bu soruya da aynı konuşmada cevap verdi.

Ancak öncelikle,

“Biz kötü bir miras almış olsak da çocuklarımıza kötü bir miras bırakmayacağız” sözünü de söyleme ihtiyacı hissetti.

Çoğu belediyelerde 10 yıldır Ak Parti iktidarda.

Ve şehirlerdeki betonlaşmada günahları hayli fazla.

Hal böyle olunca Başbakan Erdoğan'ın şu sözleri daha a anlamlı:

"Şu anda plan notlarıyla emsallerle oynayanlar var. Belediyelerin içinde bunu görüyorum. Ak Parti olarak 3 emsal azami ilkemiz olmalı. Plan notlarıyla oynayarak biz bunu 7'ye, 6'ya çıkarıyorsanız tarih sizi affetmez, bu millet sizi affetmez.  Asla bunlarla oynama noktasına girmeyin. Sahilleri, denizleri tehdit etmeyin."

Başbakan Erdoğan, kendi belediye başkanlarını toplayıp, yukarıdaki konuşmayı yapması hem de bu dönemde yapması sizce de çok manidar değil mi?

Zira yerel seçimlere tam bir yıl var. Yerel seçimler öncesi eski Türkiye'de belediyelerin gece kondulara, kaçak katlara, hazine arazilerinde yapılan gasplara göz yummalarına alışıktık.

Şimdi durum değişti.

Şimdi kural, bastır parayı, emsal değişsin.

Parayı bastırmak için kamu bankalarından kredi çek.

Çektiğin kredilerle dev projeleriecdev kampanyalarla başla.

İnşaatlar başlamadan maketler üzerinden satışlar yap.

Kredi aldığın bankanın genel müdürünün eşine o maketler üzerinden bir kaç ev ver… (Bakınız 1 Nisan 2013 Yeni Şafak gazesi HÖ)

Estetik yoksunu şehir müteahhitlerinin yöntemi …

“Türkiye'de muhafazakarlaşma sorunu var” diyenler geldi aklıma..!

Hani muhafaza etmeyi önemseyenler ya; şu bizim muhafazakarlar.

Hadi oradan!

Ne geleneğini, ne kadim şehirlerini muhafaza etme hassasiyeti olmayan yeni yetme zengin müteahhit tayfasıyla mı muhafazakarlık olacak?

Ben Başbakan Erdoğan'ın, “Yaşanabilir ve Estetik Şehirler” başlıklı Ak Parti sempozyumunda yaptığı konuşmayı, kendi çevresindeki “rantçılara” sopa göstermesi olarak okumak istiyorum..!

Zira, ömür geçer…

Hayat biter…

Fani olan göçüp gider..!

Geriye “ucube” ya da harikulade eserler kalır!

Kalın sağlıcakla.

Hasan Öztürk - Haber 7

hasan.ozturk@ulketv.com.tr

twitter: @hasanozturke