Kabataş'ta o gün ne oldu?
- GİRİŞ15.02.2014 14:53
- GÜNCELLEME15.02.2014 20:47
Gezi provokasyonunun en ateşli günlerinde 1 Haziran 2013 tarihinde yaşanan bir hadiseyi biz önce Yeni Şafak gazetesi Ankara Temsilcisi Abdulkadir Selvi ve Star gazetesi yazarı Elif Çakır'dan öğrendik.
Konu şu: Kabataş iskelesinde başörtülü bir genç kadın ve bebeği, Gezi provokasyonuna katılan bir grup erkek ve kadın tarafından darp edilmiş, aşağılanmıştı.
Konunun detayları var. Genç kadının başörtüsünü çekiştiren kadınların hakaretlerini mi, yoksa erkeklerin genç kadın üzerinden bütün başörtülü kadınları aşağılaması mı anlatayım?
Bence gerek yok..!
Olaydan sonra genç kadın Adli Tıp Kurumu'ndan kendisi ve bebeği için "darp edildiğine" dair rapor aldı.
Olayı Başbakan Erdoğan da birkaç gez "güçlü bir ifade" ile dile getirdi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu da "görüntüler nerede" diye sorarak kendini bilgilendirenlerin dümen suyunda yol aldı!
Ve bugün 1 Haziran günü Kabataş'ta yaşanan vahim olayın görüntüleri olduğu öne sürülen "belli belirsiz" görüntüler servis edildi Kanal D'ye!
Görüntülerden "anlayabileceğimiz" hiçbir şey yok!
O zaman o görüntüler üzerinden hemen, "mağdur"u suçlayan tezviratlar…
O görüntüler üzerinden Başbakan'a "yalancı" yaftası…
Bu konuda "duyarlı" yayıncılık yapan gazeteciler itibarsızlaştırılmak istendi!
Ey "Alaca karanlık kuşağı"nın adamları!
Ey alçaklar..!
Ey edepsizler…!
Ey düşmanlığınızı, ahlaksızlığınızla ortaya alenen dökenler..!
O görüntülerden çıkardığınız sonuç, Zehra Develioğlu'nun hiçbir şiddete uğramadığı mıdır?
Ya da o görüntüler olayın tamamına ait görüntüler midir?
O görüntüler "gerçek" midir?
Siz de biliyorsunuz gerçeği oysa..!
Biz "beyan esastır" diyenlerdeniz!
Ha, "beyan esastır" düsturuna itibar etmiyorsanız, o zaman soruşturmanın sonucuna kadar beklemeniz gerekecekken…
"Montajlanmış", bazı yerlerinde saat sayacı "silinmiş" görüntüler üzerinden, "inananları" , "inanlar" üzerinden Başbakan Erdoğan'ı, "Başbakan Erdoğan üzerinden de "ülke"yi vurmaya çalışmanız sadece ve sadece sizin alçaklığınızı gösterir..!
Zehra Develioglu Anadolu Ajansı'na konuştu.
Konuşmasında önemli bir cümle var: "Ben bu söylediklerimin tamamına yaşadım. Kimseye inandırmak zorunda değilim..!"
Şimdi soru şu, o görüntüleri kim sızdırdı?
Sızdırmadan önce ne kadarını montajladı?
Ve bu yayınlanan görüntülerin dışında başka görüntüler var mı?
Varsa bu görüntüler çıkarsa ne olur?
Yazık bu kadar aşağılık olabilmeyi de başardınız!
| Waldoo yine sen burada değilsin Telefondaki ses: Hani görüntüler vardı? Kanal D'de önceki gün yayınlanan Kabataş görüntülerinden sonra bir arkadaş arayıp, "Neden o görüntüleri siz de haber yapmıyorsunuz Ülke tv'de" diye sordu! Elbette buna "nasıl cüret ettiği" de sorgulanabilir, ama aramızdaki "hukuk"a binaen böyle bir soru sorma hakkını kendinde bulmuş olacak! Ve ilave etti o arkadaş, "Siz olayın yaşandığı zaman görüntü var diyordunuz, ne oldu?" bu soruda da doğrudan suçlama ve yalancılık var ya neyse..! Hadi bunu da aramızdaki "hukuk"a binaen içimize attık! Kendisine lisanı halince, "iddianın sahipleri ve konunun mahiyetini" anlatmaya çalıştık. Anlamadı! Anlamasını da beklemiyorum zira! Çünkü bu "arkadaş" Sisi tarafından Mısır'da meşru iktidara karşı darbe yapıldığında Müslüman Kardeşler'in haklı demokratik eylemlerini ekrana taşıdığımız günlerde bana şöyle demişti: "Darbecilerin öldürdüğü Mısırlıların ölümünde sizin de sorumluluğunuz var..!" Ben de ona demiştim ki, "Waldoo sen neden burada değilsin?" Bir kez daha "Waldoo sen yine burada değilsin" diyorum..! |
Yorumlar5