Ne zaman söyleyebileceksin/söyleyemezsin
- GİRİŞ04.04.2014 08:19
- GÜNCELLEME04.04.2014 21:02
Makam arabalarına bindin..!
Kırmızı halılarda yürüdün..!
Ömründe görmediğin itibarı gördün..!
Bütün bunları bir Uzun Adam'ın arkasına sığınıp yaptın!
O Uzun Adam'ın uzun yürüyüşünü durdurmak isteyenlere bir çift söz söyleyemedin!
Söyleyemezsin!
xxx
Makam arabalarına bindin..!
Makam koltuklarına oturdun..!
Emrine binlerce bürokrat…
Binlerce memur…
Binlerce işçi verildi.
Kamunun imkanları sana sunuldu.
Çevren itaat edenlerle doldu.
Ömründe görmediğin itibarı gördün..!
Bütün bunları bir Uzun Adam'ın arkasına sığınıp yaptın!
O Uzun Adam'ın uzun yürüyüşünü durdurmak isteyenlere bir çift söz söyleyemedin!
Söyleyemezsin!
xxx
Lüks arabalara bindin..!
Her köşeye bir gökdelen diktin!
Zenginleşip palazlandın…
Rezidanslarda oturup…
Banka hesaplarına Dolarları, Euroları, doldurdun..!
Dünyalıkta sınır tanımadın…
Emniyet şeritlerini kendine tahsis edilmiş sandın!
Süfli duygulara kapıldın!
Bütün bunları bir Uzun Adam'ın arkasına sığınıp yaptın!
O Uzun Adam'ın uzun yürüyüşünü durdurmak isteyenlere bir çift söz söyleyemedin!
Söyleyemezsin!
xxx
Lüks siyah arabalara bindin..!
Parayı buldun..!
Milletin değerleriyle alay eden medyaya reklam adı altında milyonları akıttın!
Memleketin kara derili çocuklarını hakir görüp, beyaz Türklere selam durdun!
Bütün bunları bir Uzun Adam'ın arkasına sığınıp yaptın!
O Uzun Adam'ın uzun yürüyüşünü durdurmak isteyenlere bir çift söz söyleyemedin!
Söyleyemezsin!
Çünkü sen "Peygamberini bile dinlemedin, beni hiç dinlemezsin!"
Sözün burasında size göç edebiyatının büyük üstadı Lübnanlı şair Halil Cibran'ın o muhteşem sözlerini aktarmakla yetiniyorum:
Ey kavmim..!
Sen ki peygamberlerini bile dinlemedin beni hiç dinlemezsin. Dönüp de bakmazsın ölülerine. Lut kavminden de değilsin sen, hazdan olmayacak mahvin. Acıyla karıldı harcın ama acıya da yabancısın. Ağıtları sen yakarsın ama kendi kulakların duymaz kendi ağıdını. Bir koyun sürüsünden çalar gibi çalarlar insanlarını ve sen bir koyun sürüsü gibi bakarsın çalınanlarına. Tanrı'ya yakarır ama firavunlara taparsın. Musa Kızıldenizi açsa önünde, sen o denizden geçmezsin. Sen ki peygamberlerini bile dinlemedin beni hiç dinlemezsin. Korkarsın kendinden olmayan herkesten. Ve sen kendinden bile korkarsın. Hazreti İbrahim olsan, sana gönderilen kurbanı sen pazarda satarsın. Hazreti İsa'yı gözünün önünde çarmıha gerseler, sen başka şeylere ağlarsın. Gündüzleri Maria Magdalena'yı 'fahişe' diye taşlar, geceleri koynuna girmeye çabalarsın. Zebur'u, Tevrat'ı, İncil'i, Kuran'ı bilirsin. Hazreti Davud için üzülür ama Golyat'ı tutarsın. Sen ki peygamberlerinin dediklerini bile dinlemedin beni hiç dinlemezsin. Lut kavminden de değilsin hazdan olmayacak mahvin. Ama sen kendi acına da yabancısın. Kadınların siyah giyer, kederle solar tenleri ama onları görmezsin. Her kuytulukta bir çocuğun vurulur, aldırmazsın. Merhamet dilenir, şefkat dilenir, para dilenirsin. Ve nefret edersin dilencilerden. Utancı bilir ama utanmazsın. Tanrıya inanır ama firavunlara taparsın. Bütün seslerin arasında yalnızca kırbaç sesini dinlersin sen. Sen ki peygamberlerini bile dinlemedin beni hiç dinlemezsin. Sana yapılmadıkça işkenceye karşı çıkmazsın. Senin bedenine dokunmadıkça hiçbir acıyı duymazsın. Örümcek olsan Hazreti Muhammed'in saklandığı mağaraya bir ağ örmezsin. Her koyun gibi kendi bacağından asılır, her koyun gibi tek başına melersin. Hazreti Hüseyin'in kellesini vurmaz ama vuranı alkışlarsın. Muaviye'ye kızar ama ayaklanmazsın. Hazreti Ömer'i bıçaklayan ele sen bıçak olursun. Sen ki peygamberlerini bile dinlemedin beni hiç dinlemezsin. Ölülerine dönüp de bakmazsın. Lut kavminden de değilsin hazdan olmayacak mahvin. Ama arkana baktığın için taş kesileceksin. Ve sen kendine bile ağlamayacaksın. Komşun aç yatarken sen tok olmaktan haya etmezsin. Musa önünde Kızıldeniz'i açsa o denizden geçemezsin. Tanrı'ya inanır ama firavunlara taparsın. Sen ki peygamberlerini bile dinlemedin beni hiç dinlemezsin. |
|
Halil Cibran |
Yorumlar18