Murat Ülker beye açık mektubumdur
- GİRİŞ17.07.2014 14:35
- GÜNCELLEME18.07.2014 19:02
İslam Bey’in manevi şahsına hürmeten yıllar sonra yıkılmış Korbek Camii’ni Kütahya Çinileri ile bezeyen bir torunun samimiyetine inanarak, yazmak istiyorum..!
Kırım’daki zulümden kaçıp anayurt Anadolu’ya sığınan ve küllerinden yeniden doğan bir ailenin temsilcisi olan “yerli” işadamına bütün yüreğimle, yazmak istiyorum..!
Sevgili Murat Ülker bey!
Siz ki İslam Bey’in torunu Murat Ülker’siniz…
Siz ki Kırım’da yaşadığı zulüm nedeniyle Anadolu’ya göçmüş bir ceddin torunusunuz…
Siz ki yıllar sonra “Dedemin namaz kıldırdığı camidir” diyerek, Korbek Camii’ni dedeniz İslam Bey’in ruhaniyeti hatırına baştan sona tadilat yaptıran bir duyarlı işadamısınız..!
Siz ki rahmetli babanız Sabri Ülker’in ne meşakkatlerle kurduğu şirketi, Türkiye’nin sayılı markaları arasına yükseltensiniz..!
Murat bey,
Bugüne kadar hiçbir ortamda yüz yüze gelip konuşmadık.
Sizinle tanışmıyoruz.
Lakin Türkiye’nin gurur verici yerli markası Ülker gibi…
Dünyanın sayılı çikolata üreticisi Godiva gibi…
Muazzam markaları bünyesinde bulunduran dev Yıldız Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı olarak sizi yakinen takip etmekteyim.
Gıda sektöründe sadece Türkiye’de değil dünyada büyük aktörlerden birisiniz.
Harikulade ticari başarınızı Belçikalı ünlü çikolata markası Godiva’yı bünyenize kattığınızda bir kez daha görmüştük.
Godiva’nın bizim için ne ifade ettiğini soracak olursanız…
Bir varoluş manifestosu olan Amentü’de İsmet Özel şöyle demişti yıllar yıllar önce:
“bense
anlamış değilim böyle maceralardan
ne Godiva geçer yoldan, ne bir kimse kör olur
yalnız
coşkunluğu karşısında içlendiğim şadırvan
nüfus cüzdanımda tuhaf
ekmek damgası durur”
(İ.Özel AMENTÜ 1974 DİRİLİŞ DERGİSİ)
Gençlik yıllarımda üniversite kafelerinde mırıldandığım mısraların başında geliyordu “Ne Godiva geçer yoldan, ne bir kimse kör olur” bu mısraın hikayesini bilen bilir.
En fazla elbet siz bilirsiniz!
Zira İsmet Özel’in de işaret ettiği gibi bu memleket, ekmek karnelerini ceplerinde taşıyan dedelerimizin zorlukla kurduğu bir ülkedir.
Bugünse sizin gibi sadece bu ülkede değil dünyada öncü aktörler yetiştiren bir memlekettir burası..!
Sizin ülke sevdalısı, yerli bir işadamı olmanız bizi gururlandırıyor.
Lakin bugün size, sizi şikayet ediyorum.
“Sizi” derken aslında Yıldız Holdingin ilgili birimini size şikayet ediyorum.
Şikayetim şudur Murat Bey:
Biz ki Cemil Meriç rahmetlinin “Bu Ülke” isimli eserini kendimize isim yapmış bir kanalız.
Adımız ÜLKE TV!
Biz ki, Kırım Tatarlarının uğradığı zulmü belgesel yapmış, her fırsatta, her ortamda Kırım meselesini Türkiye ve dünya gündemine taşımış bir kanalız..!
Aynı şekilde, Türkiye’yi kuran dedelerimizin manevi şahsına her daim tazim eden…
Gençlerimize köklerini hatırlatan bir kanalız!
Ne acıdır ki, böyle bir kanala sizin personelleriniz bugüne kadar reklam verilmesine müsaade etmemiştir. Reklam vermeyeceklerini deklare etmiştir.
Oysa biz biliyoruz ki, aynı personelleriniz tarafından memleket sevdasından uzak, yerlilikten uzak birçok mecrayı ciddi anlamda desteklemek maksadıyla sizin şirketlerinizin reklam bütçeleri akıtılmaktadır!
Murat bey,
ÜLKE TV Türkiye merkezli bir perspektif ile kültür-sanat hayatımıza katkı verirken…
Ve kulvarındaki rakiplerine eş değer izlenme paylarına ulaşmışken, ÜLKER olarak sizin reklam vermiyor olmanızı anlayamıyoruz..!
Murat bey,
Size sizi şikayet ediyorum!
Bize reklam vermeyen personelinize bir tek soruyu sormanızı murat ediyorum.
O da şu, “ÜLKE TV’ye neden reklam vermiyorsunuz?” bu soruya anlamlı bir cevap alabilirseniz benimle de paylaşmanızı dilerim..!
Murat bey,
Maruzatım budur..!
Reklam verip vermemek elbette sizin uhdenizdedir..!
Ben sadece sizin gibi duyarlı bir işadamımıza birinci ağızdan konuyu arz etmek istedim.
Baki selamlarımla.
Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni
Yorumlar7