Bağışçılar arasında Abdullah Aymaz da var
- GİRİŞ14.02.2015 09:20
- GÜNCELLEME15.02.2015 09:11
Özellik Türkiye’yi Amerikan Dışişleri Bakanı Kerry’e şikayet eden 88 Kongre üyesinin 40’ına yüklü miktarda bağış yapıldığının haberlerini hep birlikte okuduk ve gördük.
Fakat, Zaman gazetesi yazarlarından ve “camia” içinde “hoca” olarak anılan Abdullah Aymaz’ın da bağışçılardan biri olduğu ortaya çıktı.
Abdullah Aymaz hem de 17 Aralık 2013 tarihinde Kongre üyesi Henry Cuealla’a 500 dolar bağışta bulunmuş.
Gerçekten çok merak ediyorum, Abdullah Aymaz bir Kongre üyesine neden bağış yapar?
Bağış yapanların listesini şu linkten bulabilirsiniz: http://www.fec.gov
Abdullah Aymaz’ın elektronik bağış makbuzuna ise şu lingten erişebilirsiniz: http://docquery.fec.gov/cgi-bin/fecimg/?14960451383
Müslüman katledilince susmak, öyle mi
“Bu sapkın, çocuğuma birkaç kez musallat olmuştu” diyor acılı baba…
Arkadaşları, aileleri gözyaşlarıyla olayı anlatıyor…
Ölen gencin teyzesi İstanbul’dan dünyaya sesleniyor, “Soğukkanlı katil daha önce de tehdit ve hakaret etti” diyor..!
Üç Müslüman genç, Amerika’da başlarına sıkılan kurşunlarla “şehit” ediliyor!
Bir “ateist” sapık, “İslamafobya”nın son örneğini sergileyip eline aldığı silahla üç Müslüman genci katlediyor…
Ekranlar karanlık…
Sayfalar kapalı…
Charlie Hebdo saldırısından hemen sonra “sürek avi”nı canlı yayınlarla ekranlara taşıyan “Yahudi sermayeli” uluslararası televizyonlar bu son olayda üç maymunu oynuyor…
Onlardan ne bekleyebilirdik ki?
Onlar “fıtratları”nın gereğini yerine getiriyorlar…
Susuyorlar, görmüyorlar, duymuyorlar..!
Meksika’dan sesleniyor Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz siyasiler ülkemizde işlenen cinayetlerden sorumluyuz. Sessiz kalırsanız, dünya da size sessiz kalacaktır. Özellikle Başkan Obama’nın Kerry’nin, Biden’in şu ana kadar hiçbir açıklama yapmamış olması çok manidar. Ben Sayın Obama’ya sesleniyorum: Neredesin Başkan? Keryy ve Biden, neredesiniz?”
Erdoğan, Kolombiya’da da “Filistin” demişti hatırlayın..!
Amerika’nın, Batı’nın ve batı medyasının üç Müslüman’ın hunharca katledilmesine sessiz kalması “fıtrat”larının gereği dedik…
Peki bu memleketin yayın organları ne yaptı?
Yerli olduklarını söyleyenlerin tavrı “hicran”dan daha ötedir.
Dün, Star’dan Ahmet Taşgetiren “Kalbinize baktırın” başlıklı bir yazı yazdı ki kalbi olanın “kalbine oturacak” türden!
Vicdanı olanın “vicdanını kanatacak” türden.
“Amerika’nın güceneceğini mi yoksa, New York Times’e serzenişte bulunursanız bir daha Fethullah Gülen’in makalesine yer vermeyeceğini mi düşündünüz, yoksa ‘Müslümanlar katlederse haber olur, katledilirse değil’ gibi bir yaklaşım bir süredir hemhal olduğununuz küresel odaklardan sizin içinize de mi sızdı?” diye yazdı Taşgetiren.
Hürriyet’in haberi bulmaca sayfasında küçük görmesi bir yana, Cumhuriyet’in, Taraf’ın ve Bugün’ün hiç görmemesi elbette üzerinde durulması gerek bir mesele.
Bir de Charlie Hebdo olayında doğrudan tavır sergileyen “Cumhuriyet”i sahiplenen Paralel Yapı’nın bu meselede de Cumhuriyet ile paralellik göstermesi dikkate değer doğrusu..!
Gerçekten Filistin meselesine duyarlı oldukları konusunda bizi ikna edemediklerini biliyoruz.
Gazze’de çocuklar katledilirken sessizliğe gömülmelerine de şahit olmuştuk.
Mısır’da Adeviye Meydanı’nda kurşunlara hedef olan 4 bin İhvan üyesinin kanı yerdeyken “İhvan’ı şiddete bulaşmak”la suçlayan köşe yazarlarının yazılarını da okumuştuk.
Mavi Marmara’da şehit düşen Müslümanlara da “edep dışı” ifadeler kullandıklarını biliyorduk.
Lakin bu kez çok daha ayan beyan durdukları “yer” ortaya çıkıverdi..!
Amerika’da hunharca öldürülen üç genç Müslüman’ın haberini görmekten imtina ettiler!
“Neden?” diye soracak olsak, bu soru artık çok hafif kalıyor..!
Zira, Charle Hebdo olayındaki “basın özgürlüğü” kisvesiyle takınılan tavır ve Hz.Peygamber’e hakareti destekleyen Cumhuriyet yazarlarına “Selam size” diyerek destek çıkanlar mı ararsınız…
Bütün bunları yaşadık, şaşkınlık içinde.
Ve bu yazı yazıldığı saatlerde henüz Pensilvanya’dan üç Müslüman gencin öldürülmesiyle ilgili kınama ya da taziye mahiyetinde hiçbir söz duymadık!
İşte bu şaşkınlığımız devam ederken dün akşam saatlerinde Bugün tv’de konuya ilişkin haber verildi. Ahmet Taşgetiren’in yazısı ve bir çok eleştirinin bu haberin yapılmasında etkili olduğunu düşünüyorum… Neyse..!
Ama ben şaşkınlığımıza atıf yapan Ahmet Taşgetiren’in, “camia” elemanlarına yaptığı çağrıyı buraya almak istiyorum.
“Vatan’a bakın, Habertürk’e bakın, en tepeden kullanmışlar. Onların yazıişleri kadrolarının duyarlılığının bile gerisine düşmüş bir camia medyası var bugün. Kılıçlarınız Yezid diye, Tiran diye kesiyor, münafık, kafir gibi tanımlamaları ima yoluyla Müslümanlara karşı, hatta geniş halk kitlelelerine karşı fütursuzca kullanıyorsunuz, ama bütün dünyada Müslümanların maruz kaldığı canavarlıklar karşısında sesiniz çıkmıyor.
Hakikaten duyarlılıklarınızı denetlemeden geçirtin bir. Psikologlarınıza başvurun, sosyologlarınıza başvurun, “Bize ne oldu?” diye sorun. Bugün gazetesi yan manşetten Kılıçdaroğlu’nu veriyor aynı gün. Yok, katledilen gençlerin pırıl pırıl görüntüsü yok. Varlarınıza ve yoklarınıza bakın bir. Yüreğinizi tarayın bir. Yalanları, iftiraları ayıklayın. Müslümanların acıları ve sevinçleri ile aranıza giren mesafeye bakın bir.
Kur’an’ın “Nereye gidiyorsunuz hey nereye gidiyorsunuz?” sorusunu bir de kendinize sorun.” (Ahmet Taşgetiren Star 13 Şubat)
Yorumlar54