MHP ile HDP aynı çizgide birleşti..!

Daha önce CHP-MHP ittifaklarına şahit olmuştuk, lakin bu kez HDP ile MHP aynı çizgiye geldi.

Neden acaba?

Bu burada öylece dura durdursun!

JAMKO HABERİ NEDEN BUGÜN

Dün Milliyet gazetesinde bir haber vardı ve haber çok “kışkırtıcı” bir iddiayı ortaya atıyordu:

“Milli istihbarat Teşkilatı’nın (MiT) güvenlik soruşturması kapsamında, 15 öğrencinin Jandarma Meslek Yüksek Okulu (JAMYO) ile ilişiğinin kesildiği öğrenildi. Mezuniyetlerine kısa süre kalan 15 öğrencinin çoğunun, 17-25 Aralık soruşturmaları sonrasında tasfiye edilen emniyet personelinin çocuklarından oluştuğu ortaya çıktı.” (24 Şubat 2015 Milliyet)

Bu da burada öylece dursun!

Ege Üniversitesi’nde karşıt görüşlü öğrenciler arasında kavga çıktı ve Ülkücü Fırat Yılmaz Çakıroğlu katledildi. Öğrenci olaylarının büyümesinden ve diğer üniversitelere sıçramasından endişe ediliyor!

Bu da burada öylece dursun!

Birbirinden bağımsız gibi duran bütün bu olayların yaşandığı günlerin gecelerinde muhalefetin Meclis’i kilitlemeye çalıştığına şahit oluyoruz.

“ASKER İYİ SİVİL İKTİDAR KÖTÜ” PROPAGANDASI

Hele ki Pazar sabahından bu yanan “Süleyman Şah Türbesi”nin boşaltılması ve türbenin yerinin değiştirilmesi tartışmasında sivil iktidarı yerden yere vuran “Paralel” unsurların, askere “övgü” düzmesini de bir yere koyunca…

Tablo ortaya çıkıyor!

Şimdi aklıma takılan iki mesele var:

İç Güvenlik Reform Paketi’nde iki çok önemli değişiklik yapılacak. Bunlardan bir tanesi Polis Okulları’nın kapatılması ve “emekli”ye ayrılacak polisler meselesi.

Diğeri, Jandarma Teşkilatı’nın İçişleri Bakanlığı’na bağlanması meselesi.

Dikkat ederseniz bu iki mesele de Meclis’te tartışılmıyor.

Sanki perdeleme tam da burada başlıyor!

JANDARMA İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA BAĞLANIYOR

İç Güvenlik Reformu ile ilgili tartışmalarda, “tutukluluk”, “gözaltı”, “Molotof”, “bonzai”, cezaların alt sınırlarının artırılması gibi konular enine boyuna tartışılıyor da acaba diyorum neden “Jandarma’nın yapısını değiştirecek” olan düzenleme ya da Polislerle ilgili düzenleme hiç tartışılmıyor?

Hatırlar mısınız, GES KOMUTANLIĞI diye bir birim vardı Genelkurmay’a bağlı ve “askeri istihbaratın” ana üssüydü. Ve o birimin MİT’e devri sırasında nasıl bir tartışma yaşanmış, nasıl bir “propaganda” ve “perdeleme” yaşanmıştı.

Şimdi de zannediyorum ki İç Güvenlik Reform Paketi’nin içerisinde yer alan “Jandarma’nın hukuki statüsünde” yapılacak değişiklikler bir takım odakları son derece rahatsız ediyor..!

Bu rahatsızlığı doğrudan dile getirmeyenler, yok “molotof”, yok “gözaltı süresinin uzunluğu”, yok “cezaların alt sınırının artırılması” gibi meseleleri bahane ederek Meclis’i kilitlemeye çalışıyor.

Öbür taraftan o odakları harekete geçirme eğilimindeki bazı çevreler –ki burada Paralel Yapı’nın aktif çalıştığını görüyoruz- Süleyman Şah meselesini, JAMKO’dan atılanlar meselesini ve elbet üniversitede yaşanan olayları kaşıyor!

Peki, İç Güvenlik Reformu ile Jandarma Teşkilatı’nın yapısı nasıl değişecek isterseniz ona da bir bakalım:

Söz konusu düzenleme ile jandarma teşkilatında daire başkanı ile il ve ilçe jandarma komutanlarının atama yetkisi İçişleri Bakanlığına veriliyor.

Sahil Güvenlik Komutanlığı merkez ve doğrudan merkeze bağlı birimleri en üst rütbeli komutanları ve albaylar ile bölge ve grup komutanlarının atamalarında İçişleri Bakanlığı yetkili kılınıyor.

Yine jandarma teşkilatı personelinin görevden uzaklaştırma, denetleme, izin ve değerlendirme yetkileri, sivil dairenin onayına geçiyor.

Valilere jandarma ve sahil güvenlik personeline disiplin cezası verme yetkisi veriliyor.

İçişleri bakanı ile valilerin görevden uzaklaştırma yetkileri genişletiliyor.

Jandarmanın izne ayrılması mülki amirin onayına bağlanıyor.

Bilmem anlatabildim mi?