Cuma akşamından bu yana canımız yanıyor. Bartın’ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen patlama sonucu şu ana kadar 40’ı aşkın madencimiz hayatını kaybetti. Yaralılarımız var. Türkiye büyük bir acı yaşıyor.

Ölenlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifa ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz.

ACIYI İSTİSMARDAN BESLENENLER

Bartın’daki facia elbette yakın tarihlerde yaşadığımız maden facialarını da akıllara getirdi.

Ben size bu acılı günümüzde, “acı”yı istismar edenlerin bu kez ellerinin kollarının kısmen de olsa nasıl bağlandığından bahsedeceğim.

Şayet “yetmez ama evet” dediğimiz Dezenformasyon Yasası Meclis’ten geçmemiş olsaydı bu gece “Sayıştay raporunun saptırılarak aktarılması” gibi bazı yalan haberlerin dışında “sosyal medya şeytanları”nın olağan üstü enformasyon bombardımanıyla geçirecektik.

YALANI YAYANLARA 3 YILA KADAR HAPİS

Her ne kadar yasa çıkmış olsa da milleti galeyana getirmek için “yalan”ı yaymaya kalkışanlar yine oldu. Emniyet Genel Müdürlüğü 12 kişi hakkında işlem başlattı.

Emniyet bu konuda şu açıklamayı yaptı, “Çalışmalar kapsamında, Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı bir maden ocağında meydana gelen patlamaya ilişkin sosyal medya platformlarında vatandaşlar kin, nefret ve düşmanlığa alenen tahrik eden ve provokatif içerikli paylaşımlarda bulunduğu değerlendirilen 12 hesap yöneticisinin tespiti yapıldı, adli işlemlere başlandı.”

Xxx

Sayıştay raporunu saptıranlarla ilgili de Taşkömrü Kurumu gerekli açıklamayı yaptı. Sosyal medya bu tür olaylardakinden çok daha az yalan ve provokasyona sahne oldu.

Oysa yakın tarihimizde bu tür olaylarda milleti galeyana getirmek için sosyal medyada harekete geçen provokatörlerin binlerce hatta yüzbinlerce paylaşımına şahitlik ettik.

xxx

Örneğin, 2014 yılının Mayıs ayında Soma’da yaşanan maden faciasında 301 madencimiz hayatını kaybetmişti hatırlayın.

O facianın yaşandığı günlerde, sosyal medyada, “Suriyeli kaçak işçilerin çalıştırıldığı” yalanından tutun da 15 yaşındaki çocukların madende hayatını kaybettiği yalanına kadar neler söylenmedi ki..!

YASAL DÜZENLEME KISMEN ETKİLİ OLDU MU?

Amasra’daki faciadan iki gün önce Dezenformasyon Yasası Meclis’ten geçti. Yasaya göre, “Halk arasında endişe, korku veya panik amacıyla ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak.”

Emniyet’in verdiği bilgiye göre 12 kişi için bu suçtan işlem yapılıyor.

SOMA’DAKİ SOSYAL MEDYA YALANLARINI HATIRLAYALIM

Peki yasal düzenleme olmasaydı, Bartın Amasra’daki faciadan sonra nasıl yalanlar ortaya atılabilirdi.

Bakın Soma’da neler söylemişler arşiv bize neler hatırlatıyor;

* Facia haberi duyulur duyulmaz ölü sayısı konusunda spekülatif rakamlar zikredildi. Twitter’dan açılan başlıklardan biri "Hükümet ölüleri saklıyor” diğeri ise "600 madenci kayıp!"

* Madende “15 yaşında Kemal Yıldız adında bir çocuğun çalıştırıldığı iddiası” ortaya atıldı. Ancak Yıldız 15 değil 19 yaşındaydı. Sosyal medyada yaydıkları fotoğraf ise bir Afgan çocuğa aitti.

“ Kan donduran bir iddia ise madende 100'den fazla Suriyelinin olduğuydu. Sosyal medyada pompalanan ifadeler aynen şöyleydi, "AFAD ekibi yabancı olanların cenazelerini dışarı çıkarmadı. Sonra da o galeriyi küllü su ile betonlaştırdılar. Cesetler iktidarın emri ile betona gömüldü."

Acımız büyük, acımızı daha da büyütmek için sosyal medyada fırsat kollayanlar bu kez yeni yasal düzenlemeyle kısmen önlenmiş oldu.

Bize göreyse yeni yasal düzenlemenin hala eksikleri var ve bu yasa yeni güncellemelere muhtaç.

Xxx

Tekrar milletimizi başı sağ olsun, vatan var olsun!