Seçimi şimdiden şaibeli ilan etmeye hazırlananlar var
- GİRİŞ20.01.2023 09:13
- GÜNCELLEME21.01.2023 09:05
Seçim tarihi belli oldu. 14 Mayıs 2023’te sandık başına gideceğiz. Şimdiden o gün sandıktan çıkacak sonucun memlekete ve millete hayırlı olmasını dilerim.
6’LI MASANIN MEDYASI VE VEKİLLERİ “ŞAİBE” İFADESİNİ KULLANDI BİLE
Seçim tarihi belli olduğuna göre, 6’lı masanın adayının açıklanmasını beklemek kadar doğal bir şey olamaz sanırım.
Fakat, 6’lı masa ortaklarının lider düzeyinde olmasa da milletvekili ve gazetecileri yoluyla yeni bir tartışmanın fitili ateşlemiş durumda.
“14 Mayıs tarihi seçimin bitiş günüdür. Dolayısıyla 12 Mart gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından alınacak seçim kararı, takvimin başlangıcı anlamı taşır. Bu Anayasa’nın 67’nci maddesinin ilgili bendine aykırıdır. 6 Nisan 2021 tarihinde çıkartılan yeni seçim kanunu yürürlüğe giremez. Girerse şaibe oluşur.”
İddia ettikleri özetle böyle. Zaten uzun zamandır alttan alta, “Erdoğan ikinci kez aday olamaz” şeklinde bir tartışmayı da yapıyorlardı.
Bu iddia ve tartışmaların final cümlesi olarak da “Kararı Yüksek Seçim Kurulu (YSK) verecek” diyerek yüksek mahkemeyi de şimdiden “töhmet altında bırakma”nın yolunu yapıyorlar!
SANDIK SAVUNMA HAREKETİ YA DA “SEÇİM GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE” ALGISINA ÇOKTAN BAŞLAMADILAR MI?
2021’in Aralık ayında, CHP’nin İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu, “Sandık Savunma Harekatı başlatıyoruz” diyerek bir toplantı yapmıştı. O toplantıda barolarla birlikte çalıştıklarını ve her sandığı bir avukat koymanın hazırlığını yaptıklarını ilan etmişti.
Aynı gün, “seçim güvenliği”nin tehlikede olduğuna ilişkin sözler de söylediğini hatırlıyoruz.
O günlerde, “Oy ve Ötesi ne yapıyor” diye sorduktan sonra, “Meğerse bu kez Sandık Savunma Hareketi olarak karşımıza çıkmışlar” demiştik.
Yani?
2023 seçimlerine şaibeli bir seçim kanunu, şaibeli bir cumhurbaşkanı adayı ve şaibeli bir seçim süreci ile giriyoruz propagandası o zamandan başladı, şimdi de yeni argümanlar ve iddialarla devam ediyor!
SEÇİM YENİLEM, SEÇİM MEVZUATI İÇİNDE OLAN BİR SÜREÇ DEĞİL Mİ?
Bu iddialarını dillendirirlerken, her seferinde de 2019 yerel seçimlerinde İstanbul seçimlerinin Yüksek Seçim Kurulu tarafından yenilenmesine atıf yapılıyor!
***
Öncelikle şunu söyleyelim. Seçim sonuçlarına itiraz etmek, seçim mevzuatının içinde bir kuraldı. Yine ilçe seçim kurulu, il seçim kurulu ve en son Yüksek Seçim Kurulu, seçimlerin sonuçlarını ilan etme, itirazları sonuçlandırma ile görevlidir. YSK, son karar merciidir ve verdiği kararın temyiz yolu kapalıdır.
DEZENFORMASYON YASASI’NDAN NEDEN RAHATSIZ OLDUKLARINI ANLADIK MI?
Bunları hatırlattıktan sonra, bir konuyu da hatırlatmak lazım. O da, seçim güvenliğini doğrudan ilgilendiren “dezenformasyon yasası”na ilişkin tartışmalardır.
Hatırlarsanız, 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin adayı olan Muharrem İnce, “Adam kazandı” dediği halde… YSK, resmi olmayan sonuçları açıkladığı halde sosyal medya üzerinden büyük bir dezenformasyon yapıldı.
Seçim sonucu şaibeli hale getirilmek istendi.
Bugünlerde, dezenformasyon yasasını “sansür” olarak nitelendirenlerin iyi niyetli olmadığını düşünüyoruz. Çünkü o yasa çıkmadan önce sosyal ağlarda fink adan, “yumurta kafalar” ile fake hesaplar bugünlerde ortalıkta pek görünmüyor.
2018 seçimlerinde ve daha sonraları ortalığı karıştırmak üzere faaliyet yürütenlerin en azından önemli bir kısmının bugünlerde ortalıkta görünmediğine şahidiz.
“ONU SANDIKTA YENECEĞİZ” DİYENLER, PARTİLİLERİNE VE GAZETECİLERİNE BU SÖZLERİNİ HATIRLATMALI
Sayın Kılıçdaroğlu ile Sayın Akşener’in, Cumhurbaşkanı Erdoğan için daha önce çeşitli vesilelerle söyledikleri, “Onu sandıkta yeneceğiz. Öyle hukuki tartışmalara girmeyeceğiz” sözlerini bugünlerde partililerine ve gazetecilerine hatırlatmalarını umuyoruz.
CHP’NİN ADAYI KILIÇDAROĞLU, PEKİ MASANIN ADAYI KİM?
6’lı masanın adayı değil belki ama CHP’nin masaya götüreceği “adayı” yarın Parti Meclis’inde belirlenecek. Kemal Kılıçdaroğlu.
Kılıçdaroğlu’nun, kendi ismini 26 Ocak’taki Akşener’in ev sahipliğindeki toplantıya götüreceği neredeyse kesin ama son karar CHP Parti Meclis’inde alınacak.
Bu durumda Meral Akşener ya “seçilecek aday” cümlesinin ardından “Seçtirdiği” belediye başkanlarının ikisinin birden ismini masaya koyacak.
Ya da bağrına taş basıp Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığına “evet” diyecek.
İkinci olasılığı zor görüyoruz.
O halde, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olacağı, masanın ikinci bir aday daha çıkartacağı… Ve şayet, bu aday CHP’nin iki belediye başkanından biri olması durumunda seçimin ilk turu için nasıl bir kampanya yürütüleceği merak konusu.
Sahi, HDP yıllardır “bizimle açıktan müzakere edin sizi destekleyelim” dediği halde, “Yok tenhalarda buluşalım” diye ısrar eden 6’lı masanın bazı aktörleri, çoklu adaylık meselesinde 2’nci turu çantada keklik mi görüyor?
Seçim yaklaştıkça, 6’lı masada tansiyon her geçen gün artıyor. Bu gerilim ve stresi yönetebileni şimdiden tebrik ediyorum!
Haksız mıyım?
Yorumlar36