Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce için önerilen model ortaya çıktı.  “6’lı masaya dahil olmasın ama CHP’ye eklemlensin.”

Böylece, ilk turda  Erdoğan’ı göndermek ama İnce’yi de bir “örne” olarak siyasetten tasfiye etmek istiyorlar. Yazıyı yazdığımız saate kadar hala  bir umutla formüllerini hayata geçirmeye çalışıyorlar.

EŞİTLER ARASINA DAHİL EDİLMEYEN İNCE’Yİ NEREYE OTURTMAYI DÜŞÜNÜYORLAR?

Görebildiğimiz kadarıyla İnce’yi “eşitlerden bir eşit” olarak kabul etmiyorlar!

“Eşitler arasında bir ittifak” olarak tanımladıkları 6’lı masada yeni bir “eşit” olarak İnce’ye bir sandalye koymuyorlar.

CHP’ye yeniden dönen bir İnce istiyorlar.  Partisinin kapısına kilit vuran bir eski CHP’liyi, CHP’ye dönmeye  zorluyorlar.

Buna benzer bir taktiği İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener için de çalıştırdılar  ve başardılar. Akşener 3 Mart’ta zehir zemberek açıklamalarıyla masadan ayrıldıktan sonra 6 Mart’ta masaya tekrar oturturken uyguladıkları taktiğin bir  benzerini İnce için yapıyorlar.

“İki büyük  şehir belediye  başkanını ‘icracı’ cumhurbaşkanı yardımcısı olarak öneriyoruz” deyince Akşener, “Gelin konuşalım” denilerek  masaya oturtuldu.

Akşener’in önerisi “kuşa çevrilmiş”, Akşener’in yüzü “çarşamba pazarı”na dönmüştü.

Ve masanın küçük ortakları, “İki belediye  başkanı bizimle aynı şartlarda ve aynı statüde olamazlar. İki belediye başkanı da CHP’nin kadrolarıdır masada CHP’yi temsil eden bir genel başkan var artı iki CHP’li daha olamaz” tezini kabul  ettirmişti. (Davutoğlu’nun o dönemde yaptığı açıklamalara bkz.)

İNCE’YE 6’LI MASADA DEĞİL HDP’NİN DE OTURDUĞU SOFRADA YER AÇTILAR!

Şimdi aynı oyunu Muharrem İnce  için de  kuruyorlar. Kılıçdaroğlu, “Soframızı genişletmek istiyoruz” diyor.

Bu sofra ile 6’lı masa aynı değil. Bu sofra Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığını garantilemek  için HDP’yi ve sol  bileşenlerini de  oturttuğu sofra. Bu sofraya İnce’yi oturtmak istiyor. İnce ise 6’lı masaya bir sandalye daha konulmasını.

Onun içindir ki  içeride  baş başa görüşmede Kılıçdaroğlu hiçbir teklif yapmıyor. Öneride bulunmuyor.

Çünkü, İnce’nin ne 6’lı masada yeri var ne de seçimi kazanması halinde yürütmede.

Onun  içindir ki çıkışta İnce, “Köroğlu gibi döne döne savaşıyoruz. Bütün PKK'lılar, kaçak FETÖ'cüler herkes ateş ediyor bize. Biz de Köroğlu gibi döne döne vuruşmaya devam edeceğiz" diyor.

***

İnce’ye sadece CHP’de bir sandalye vermek üzerine oyun kurulmuş.  O  sandalye en son tuvalet kapısının önüne konmuştu. Bilmiyoruz hala oradaki sandalye mi öneriliyor!

İnce-Kılıçdaroğlu görüşmesinden sonra Memleket Partisi’nin önündeki vedalaşma görüntüsüne dikkatlice bakabildiniz mi?

İki kişi gülüyordu. Bir  kişinin yüzü kıpkırmızıydı. Kıpkırmızı suratlı kişi biraz da “biran  önce bitse de  odama  geri dönsem” edasındaydı. 

Gülenler Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel… Kıpkırmızı suratlı olansa Muharrem İnce’ydi. Zaten, İnce “Hoş geldiniz. Güle güle” diyerek seremoniyi kısa kesti. Çünkü, Kılıçdaroğlu’nun HDP ve bileşenleri ile KHK mağdurları adı altında FETÖ’cüleri de oturttuğu sofrada olmak istemedi.

İNCE, HDP’NİN OTURDUĞU SOFRADAN  UZAKLAŞANLARIN DESTEĞİNİ ALMIŞKEN…

Bugün akşama kadar İnce’yi Kılıçdaroğlu değil belki ama ona bağlı CHP’li troller, CHP medyası ve sanatçıları döve döve o tuvalet önündeki  koltuğa oturtabilecek  mi göreceğiz. O içinde HDP’den, FETÖ’ye her ‘Erdoğan düşmanı’nın olduğu sofraya oturtabilecek mi?

Bize göre, Muharrem İnce şu anda “CHP’nin bir evladı olan bana yapılanları unutmuyorum” diyor ve ardından da Kılıçdaroğlu’nun HDP ile girdiği angajman sonrası kendisine olan yönelişte yakaladığı rüzgarla yelkenlerini doldurmaya devam ediyor.

Yeni bir parti Memleket Partisi. Onun içindir ki bazıları “Lider  eksenli bir parti. Hiçbir kadrosu yok” eleştirisini getiriyor.

Oysa, Memleket Partisi’ne 20 Haziran 2022’de büyük bir operasyon yapılmıştı hatırlayın. O gün İnce’nin partisinin en ağır toplarından Gaye Usluer ve bir grup Kılıçdaroğlu’nun “vaatleri” neticesinde istifa etmişti.

İnce’nin o gün havlu atacağı ve partinin kapısına kilit vuracağı söyleniyordu ama yanıldılar.

O gün partisinin kapısına  kilit vurmayan İnce, bugün İyi Parti’nin gel-gitli hali ve HDP’nin Kılıçdaroğlu lehine aldığı  tutumun oluşturduğu rüzgarı arkasına alınca bunu heba eder mi?

PKK elebaşlarının kör gözün parmağı misali doğrudan Kılıçdaroğlu ve 6’lı masa lehine açıktan destek vermeleri de İnce  lehine oldu. Arkasına  aldığı rüzgar, yelkenlerini dolduruyor.

Fakat siyaset bu!

İnce, Erdoğan’ın gitmesini istiyor. Ve siyasette var olma  mücadelesi veriyor.

Şayet İnce, CHP’deki tuvalet kapısı önündeki sandalyeye tekrar  oturursa, geçmiş olsun.

Şayet İnce, 6’lı masaya değil de Kılıçdaroğlu’nun HDP’yi de oturttuğu sofraya  oturursa geçmiş olsun.

Seçimi Kılıçdaroğlu kazansa bile İnce kaybeder.

Bunu  da bir not olarak kayıtlara geçirelim.

Takipteyiz.