AB’nin “vize muafiyeti” için Türkiye’ye “Terörle Mücadele Yasası’nı değiştirin” dayatmasına “evet” dediğini ilan etti.

Baştan söyleyelim. 6+1’in Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, seçildiği takdirde 2016’dan bu yana sürekli olarak Avrupa Birliği (AB) tarafından “Terörle mücadele yasasını değiştirin” dayatmasına “evet” diyeceğini bir kez daha ilan etti!

Ama öyle bir “kılıf”la yaptı ki bunu, sanki demokrasi ve özgürlükler bağlamında atılacak adımlar neticesinde “vize muafiyeti” elde edeceğimizi söyledi.



GAZETECİ BİLE KILIÇDAROĞLU’NUN “VİZESİZ AB” VAADİNE İNANAMADI

Haber Türk canlı yayınında,

Serap Belet sordu, “Az önce söylediniz dikkatimi çekti. İktidara gelirsek 3 ay sonra herkes Avrupa’ya vizesiz gidecek…”

Kılıçdaroğlu, Belet’in cümlesi bitmeden araya girdi ve, “Vizesiz gidecek.”

Belet, “Nasıl gidecek?”

Kılıçdaroğlu, “Vizeyi kaldıracağız. Gerekli düzenlemelerin tamamını yapacağız. Bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi ve özgürlüğü getireceğiz. Zaten bizi buluşturan… 6 lideri bir araya getiren bu.”

Kürşart Oğuz araya girip, “Ama bu Türkiye’nin yapabileceği bir şey değil, dışarıdan anca planlanabilecek bir şey.”
Kılıçdaroğlu, “Yoo hayır efendim, bizim yapacağımız şey… Bizim yapacağımız şeyler onlar!”

Yani..?

Yani, “Biz Terörle Mücadele Yasası’ndaki değişiklikleri yapacağız, onlar da vize muafiyetini onaylayacak” diyor Kılıçdaroğlu!

Peki Terörle Mücadele Yasası’nın değiştirilmesini sadece AB mi istiyor? Yoksa PKK, DAEŞ, FETÖ gibi ulusal birliğimizi tehdit eden tüm terör örgütleri ve onlara müzahir unsurlar mı?

KILIÇDAROĞLU TERÖRLE MÜCADELE YASASI’NI DEĞİŞTİRECEĞİNİ DAHA ÖNCE DE SÖYLEDİ

Aslınd Kemal Kılıçdaroğlu, Terörle Mücadele Yasası’nda değişiklik yapacaklarını daha önce de söyledi.

Örneğin, 4 Haziran 2022’de İstanbul’da bir toplantıda konuştu ve “Avrupa Birliği yol haritasının kısaca şöyle olmasına inanıyoruz. Terörle Mücadele Yasası uluslararası hukuk normlarına göre yeniden yeniden şekillendirilmelidir” dedi.

AB, VİZE MUAFİYETİ İÇİN DAYATTI, TÜRKİYE KABUL ETMEDİ

Şimdi biraz daha geriye gitmekte fayda var.

12 Mayıs 2016’da AB Komisyonu, “Ankara’nın ‘Terörle mücadele yasasını’ değiştirmeyi reddetmesi süreci değiştirmiyor” diyerek bir çıkış yaptı. AB, vize serbestisi için Türkiye'den, yasalarındaki ‘terör tanımı'nı değiştirmesini istedi. Türkiye ise AB'yi ‘halden anlamamak'la eleştirdi ve teröre karşı yoğun bir mücadele verilirken terörle ilgili tanım değişikliğine sıcak bakmadığını ilan etti.

Türkiye ise her seferinde AB’nin, Türkiye'nin terörist olarak tanıdığı örgütlere iltimaslı davrandığı gerçeğini yüzlerine söyledi.

PKK'nın Avrupa Parlamentosu'nun yanında çadır kurmasına ve radyo televizyon yayını yapmasına izin verilmesini örnek gösterdi.

FETÖ ve PKK’nın AB’ye kaçan teröristlerini iade etmemesini hatırlattı.

Ve teröre karşı bu kadar yoğun bir mücadele verilirken, terörle ilgili tanımın değiştirilmesine karşı çıktı.

Örneğin, o dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AB ‘Vize için Terörle Mücadele Yasası'nı değiştireceksiniz' diyor. Kusura bakma, hadi bakalım biz yolumuza gidiyoruz, sen de yoluna git” diyerek AB'ye tepki gösterdi.

Yine Erdoğan, AB’nin vize muafiyeti için önkoşul olarak Terörle Mücadele Yasası’nda değişiklik talebine "Terör tanımını değiştir demek terörle mücadeleden vazgeç demektir. Bu da terörün yanında yer almaktır" dedi.

Türkiye, her defasında “Çok ciddi terör operasyonlarının sürdüğü bir ortamda terörle mücadele kanununun siyaseten Türkiye’de ele alınması mümkün değildir” açıklaması yaptı. “Terörle Mücadele Yasası’ndan değişikliğin vize serbestisi anlaşmasının bir parçası olmadığını” söyledi.

AP, TERÖRE KARŞI MÜCADELE RAPORUNU ONAYLADI, ULUSAL PARLAMENTOLARA ÖDEV VERDİ

2016’da vize muafiyeti için ön şart olarak Türkiye’ye Terörle Mücadele Yasası’nı değiştirin dayatmasında bulunan AB, bir yıl sonra kendisi terörle mücadelede konusunda yasal düzenlemeye gitti.

16 Şubat 2017’de Strazburg’da toplanan Avrupa Parlamentosu’nda (AP) Genel Kurulunda Hristiyan Demokratlar Grubunun Alman üyesi Monika Hohlmeier’in hazırladığı “teröre karşı mücadele” raporu ve AB Komisyonu’nun konuyla ilgili tasarısı görüşüldü.

Birliğin yasama organı olan AP üyeleri tarafından oylanıp kabul edildi.

Tasarıya göre terör saldırısı planlamak, saldırı için bilgi edinmek, saldırıya niyet etmek, terör gruplarına katılmak amacıyla yabancı ülkelere seyahat etmek, terör saldırısı çağrısı yapmak ve terörü övücü açıklamalarda bulunmak suç sayıldı. Teröre ve terör örgütlerine övgüde bulunmak, eylemleri hakkında grafik ve görüntüleri internet ortamında paylaşmak da suç kapsamında değerlendirildi. AB’nin 2002’de oluşturduğu, 2008’de ilk güncellemesini yaptığı “Terörle Mücadele Yönergesi”, kabul edilen değişiklikle kısa süre içerisinde yürürlüğe girdi. 

Tasarının AB resmi gazetesinde yayınlanmasından sonra üye ülkelere, tasarıyı ulusal yasalarına uygulamaları için 18 aylık süre tanındı.

TÜRKİYE’YE HDP KONUSUNDA ELEŞTİRENLER HERRİ BATASUNA’NIN KAPISINA KİLİT VURDU

Son bir hatırlatma…

İspanya’nın BASK bölgesindeki BASK milliyetçisi Herri Batasuna partisi İspanyol parlamentosunda da temsil edilmişti. Batasuna terör örgütü ETA ile bağlantılı olduğunu reddediyor ama ETA’yı terör eylemleri nedeniyle kınamaktan kaçınıyordu. 

Herri Batasuna 2003’te İspanya Yüksek Mahkeme tarafından kapatıldı.

Yüksek Mahkeme’nin kapatma gerekçesi, “ETA ve onun alt kuruluşlarıyla bağlarının bulunduğu, değişik tarihlerdeki terör eylemlerini kınamaktan kaçındığı, halkı devlete karşı mücadeleye karşı kışkırtmaları ve terörizmi destekleyen afişler asmaları”ydı.

Türkiye’de HDP’nin Herri Batasuna’dan fazlası var eksiği yok!

***

Şimdi başa dönelim.

6+1’in yani CHP, İyi Parti, SP’, DEVA, Gelecek, DP ve HDP’nin ortak Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu daha önce birkaç kez “vaat ettiği” Terörle Mücadele Yasası’nı değiştirme sözünü dün bu kez canlı yayında “vize muafiyeti” sosuyla ilan etti!

Türkiye’ye 2016 yılında verilen “vize muafiyeti” sözünde dönmek için AB tarafından “Terörle Mücadele Yasası’nı değiştirin” dayatmasına “evet” diyen Kılıçdaroğlu, yasayı “demokrasi ve özgürlükleri geliştirme” bağlamında isim vermeden değiştireceğini vaat etti.

***

Şehit yakınları mı yansın; gaziler mi?

Yağmurda, karda, çamurda… Sıcakta, soğukta, gecede ve gündüzde vatan nöbeti tutan Mehmetçik mi?

Yoksa hepimiz mi?

“Dinya pirince giderken evdeki bulgurdan olmak” diye güzel bir sözümüz var.

AB’ye vizesiz gideceğiz derken, memleketten olmak da var Sayın Kılıçdaroğlu farkında mısınız?

Karar da söz de aziz milletimizin!

Her şey gözümüzün önünde oluyor.

Farkında mısınız?